MİN HAC ANA SAYFA

 

BUYU’ : ALIŞVERİŞ/ TİCARET

 

A. ALIŞ -VERİŞİN ŞARTLARI

Satışın bir şartı icab (teklif)'tır. Satıcının: "Bu malı şu fiyata sana sattım veya şu malı sana mülk ettim." demesi gibi. Diğer şartı ise kabuldür. Müşterinin: "Satın aldım veya mülk edindim veya ka­bul ettim." demesi gibi.

 

Akid esnasında alıcının kabul sözünün satıcının icab sözünden önce olması caizdir. Meselâ alıcı satıcıya: "Şu malı bana sat." der ve satıcı da: "Sattım." derse, en zahir kavle göre akid tamamdır. En sa­hih kavle göre satış akdi kinayeli kelimelerle de olur. Satıcının müşteriye: "Şu malı senin için kıldım." demesi gibi.

 

İcab ve kabul kelimeleri arasına uzun bir fasılanın girmemesi ve icab ile kabul lafzının birbirine uygun olması şarttır. Buna göre, satıcı müşteriye: "Şu malı kırık bin lira ile sana sattım." der, müşte­ri de: "Sağlam bin lira ile kabul ettim." derse, akid sahih olmaz.

 

Dilsiz olanın alışveriş ile ilgili işareti sözü gibi olup, satıcı ve müşterinin reşid olmaları şarttır.

 

Ben diyorum ki; alışverişte haksız yere bir zorlama olma­malıdır. Kafir kimseye Kur'an-ı Kerim'i ve en zahir kavle göre müslüman köleyi satmak caiz değildir. Ancak azad etmesi maksadı ile köleyi kafire satmak en sahih kavle göre caizdir. Müslümanlarla sa­vaş halinde olan kafire silâh satmak da caiz değildir. Allah daha iyi bilir.

 

Üzerine akid yapılan malın şartları şunlardır:

 

1-  Üzerine akid yapılan mal bizzat temiz olmalıdır. Şu halde; köpek, içki ve temizlenmesi mümkün olmayan necis sirke ve süt gi­bi şeyleri satmak caiz değildir. Keza en sahih kavle göre, temizlen­mesi mümkün olmayan necis yağın hükmü de böyledir.

 

2- Satılan mal, kendisinden yararlanılabilen bir mal olmalıdır. Faydası olmayan haşerelerin, tüm yırtıcı hayvanların, bir iki buğday tanesi gibi şeyler ile haram olan çalgı aletlerinin satışı caiz değildir. Zayıf kavle göre çalgı aletinin parçası bir mal sayılırsa satışı sahih­tir. En sahih kavle göre nehirdeki suyu ve sahradaki toprağı satmak caizdir.

 

3- Satılan malın müşteriye teslim edilmesi mümkün olmalıdır. Kayıp olan bir malı, kaçmış köleyi veya gasp edilmiş bir malı satmak caiz değildir. Müşteri malı ele geçirmeye muktedir ise, en sahih kav­le göre satış akdi caiz olur.

 

Kap ve kılıç gibi şeylerin belli bir kısmını satmak caiz değildir. En sahih kavle göre, bir parçasını kesmekle kendisinde noksanlık meydana gelmeyen elbiseyi satmak caizdir. Rehin verenin izni olma­dan rehineyi satmak ve en zahir kavle göre, boynuna mal taallûk eden cani köleyi satmak caiz değildir. Zimmetinde mal bulunan köle­yi satmanın zararı yoktur. Keza en zahir kavle göre, zimmetinde kısas cezası bulunan köleyi satmanın da zararı yoktur.

 

4- Satılık mal, satıcının mülkü olmalıdır. Fuzuli akid (mal sahi­binin izni olmadan veya velayet hakkı olmadan yapılan akid) geçer­sizdir. İmam'm ilk kavline göre fuzuli satış dondurulur; sahibi rıza gösterirse geçerli olur, rıza göstermezse akid geçerli olmaz. Bir kim­se hayatta olduğunu zannederek mirasçısı olduğu kişinin malını sa­tar da sonra öldüğü ortaya çıkarsa, en zahir kavle göre satış sahihtir.

 

5- Satılık malın miktarı ve nitelikleri satıcı ve alıcı tarafından bilinmelidir. Buna göre kıymetleri eşit olsa da iki elbiseden biri satılırsa akid batıldır.

 

Bir yığın buğdaydan belli sayıda birkaç sa' (avuç) satmak sa­hihtir. Keza en sahih kavle göre, sa'm sayısı bilinmezse de akid sa­hihtir. Mal sahibi müşteriye: "Şu malı bu ev dolusu kadar buğdaya veya şu çakıl taşlarının sayısı kadar altına, filanın atını sattığı ücre­te, bin dirhem ve dinara sana satım." derse, böyle bir satış akdi sa­hih değildir. Bir kimse, malını herhangi bir para karşılığında satar da akid mahallinde genelde kullanılan bir para varsa, o para belirle­nir. Akid mahallinde iki çeşit para olur da biri genelde kullamlmi-yorsa, hangi para karşılğında sattığını belli etmesi şarttır.

 

Her bir sa' (avuç) bir dirheme olmak üzere, sa' sayısını belli et­meden bir yığın buğdayı satmak sahihtir. Bir sa' bir dirheme olmak üzere bir yığın buğday yüz dirheme satılır ve buğday yığını yüz sa' çıkarsa böyle bir satış sahihtir. Yığın yüz sa' çıkmazsa, en sahih kav­le göre akid caiz değildir.

 

Malın bedelinin hazırda olması, miktarının bilinmesi için ye­terlidir. En zahir kavle göre, hazırda olmayan eşyanın satışı sahih değildir. Ezhere karşı olan ikinci kavle göre satışı sahihtir. Fakat müşterinin malı görmesi halinde kendisi için muhayyerlik hakkı vardır.

 

Akdin gerçekleşeceği zamana kadar bozulmayan malın akid-den önce görülmesi, akdin sahih olması için yeterlidir. Akdin gerçek­leşeceği ana kadar bozulan malı önceden görmek yeterli değildir. Malın gerisine delalet etmesi şartıyla satılık malın bir bölümünü görmek yeterlidir. Bir yığın buğdayın dış kısmını veya numunesini görmek gibi.

 

Malın gerisine delalet etmeyen nar ve yumurta gibi yaratılış itibariyle malın iç kısmını koruyan dış kabuğunu görmek, ceviz ve bademin yaratılış itibariyle olan iç kabuğunu görmek yeterlidir.

 

Her mal, kendisine mahsus özeliklere göre dikkate alınır. (Me­selâ satılık mal ev ise; tavanı, çatısı, duvarı, hamamı, kanalizasyonu ve yolu; bahçe ise ağaçları ve su arkı gibi özellikleri dikkate alınır.) En sahih kavle göre satılık malı selem akdi için geçerli olan sıfatlar­la belirtmek, görme şartı için yeterli olmaz.

 

Kör olanın selem akdi yapması caizdir. Zayıf kavle göre ise tem­yiz çağına varmadan kör olmuşsa selem akdi yapması caiz değildir.

 

 

 

 

1. Riba Ve Ahkamı

2. Caiz Olmayan Satışlar

3. Batıl Olmayan Satışlar

4. Bir Satışta İki Satış Akdi Yapmak

5. Muhayyerlik Hakkı

6. Bir Satışta Ayıplı İki Malı Satın Almak

7. Musarrat Hayvanın Satışı

8. Malın Teslimden Önceki ve Sonraki Hükmü

9. Müşterinin Malı Teslim Alması

10. Satıcının Malı Teslim Etmesi

11. Tevliye Ortaklık Murabaha ve Muhatat

12. Arazi Satışı

13. Ağaçların Satışı

14. Meyve ve Zirai Ürünlerin Satışı

15. Satıcı ve Müşterinin Anlaşmazlığı

16. Kölenin Ticaret Yapması

 

 

 

 

B. SELEM (PEŞİN PARA İLE VERESİYE MAL ALMAK)

 

C. İKRAZ (BORÇ)

 

D. REHİN

 

E. İFLAS

 

F HACR (KISITLILIK)

 

G. SULH

 

H. MÜŞTEREK KULLANILAN YERLERDE İZDİHAM YARATMAK

 

I. HAVALE

 

J. DAMAN (TEKEFFÜL) AKDİ

 

K. ŞİRKET (ORTAKLIK)

 

L. VEKALET

 

M. İKRAR (İTİRAF)

 

N. ÂRIYE (İĞRETİ)

 

O. GASP

 

P. ŞÜF'A (ÖNCELİK HAKKI)

 

R. KIRAD - MUDAREBE (SERMAYE EMEK ORTAKLIĞI)

 

S. MÜSÂKÂT (AĞAÇLARIN BAKIMI VE SULAMA İŞİ)

 

T. İCARE (KİRAYA VERME)