MİN HAC ANA SAYFA

 

NİKAH

 

A. NİKAHIN KEYFİYETİ     B. SIDAK (MEHİR)

C. KASM VE NÜŞUZ (GECELEME HAKKI VE KADININ KOCASINA ASİ OLMASI)

D. HUL' (MAL KARŞILIĞINDA BOŞANMA)    E. TALAK (BOŞANMA)    F. İLA

G. ZIHAR    H. LİAN BAHSİ    I. İDDET    J. RADA' (SÜT EMME)    K. NAFAKA

 

NİKAH’IN KEYFİYETİ

 

1. Evlilikte Teklif

2. Nikahın Rükünleri

3. Nikah Akdini Yapmaya Yetkili Olan Kişi

4. Nikahta Veli Olmaya Mani Olan Haller

5. Küfuv (Evlenmede Tarafların Denk Olması)

6. Kısıtlılık Altında Olanın Nikahı

7. Evlenilmesi Haram Olan Kadınlar

8. Köleliğin Nikaha Engel Olması

9. Din Ayrılığı Olan Kadınlarla Evlenmek

10. Müşrikin Nikahı

11. Kafir Müslüman Olduktan Sonra Nikahında Bulunan Kadınlar

Kafir olan kimse, İslam'a girdiğinde nikahı altında dörtten faz­la kadın olur ve kendisi ile birlikte müslüman olurlarsa veya iddet esnasında İslam'a girerlerse veya kadınlar ehli kitap iseler, bunların arasında dört kadım seçmesi lazımdır. Geri kalan kadınlara ise yol verir. Cinsel ilişkiden önce veya iddet esnasında sadece dört kadının kendisi ile birlikte müslüman olması halinde evlilikleri devam eder.

 

İslam'a girerken nikahı altında ehli kitaptan bir kadın ile kızı varsa veya her ikisi onunla birlikte İslam'a girmişlerse ve ikisi ile de gerdeğe girmişse, kendisine ebedi olarak haram olurlar. Hiçbirisi ile gerdeğe girmemişse, kadının kızı ile evlenebilir. Bir kavle göre erkek muhayyerdir. Kadının kızı ile cinsel ilişkide bulunmuşsa sadece an­nesi kendisine haram olur. Eğer sadece kızın annesi ile gerdeğe gir­mişse, her ikisi de kendisine ebedi olarak haram olur. Bir kavle göre ise nikah kızın anası üzerine kalır.

 

Bir erkek İslam'a girer de nikahı altında bulunan cariye onun­la birlikte müslüman olur veya iddet süresi içerisinde müslüman olursa, evlilikleri bu nikah üzere devam eder. Fakat o anda cariye ile evlenmesinin kendisi için helal olması şarttır. Cinsi temas olmadan  nikah önce cariye kendisine muhalefet ederse yani, müslüman olmazsa derhal ayrılırlar. Şayet nikahı altında birkaç cariye olur da kendisi ile birlikte veya iddet içerisinde İslam'a girerlerse bir tanesini seçe­bilir. Ancak taraflar İslam'a girdiklerinde erkeğin cariye ile evlen­mesinin helal olması şarttır. Cariye ile evlenmesi kendisi için helal değilse, hepsine yol verir.

 

Kafir olan kişi İslam'a girdiğinde nikahı altında hür bir kadın ve birkaç cariye varsa ve kendisi ile birlikte veya iddet içerisinde müslüman olurlarsa, hür olan kadının nikahı devam eder cariyele­rin nikahı ise fesholur. Hür olan kadın küfürde kalmayı ısrar eder ve iddeti biterse, cariyelerden bir tanesini seçebilir. Hür olan kadın müslüman olduğunda cariyeler azad edilmiş ve iddet içerisinde İslam'a girmişlerse, bunların hükmü de hür olan kadının hükmü gi­bi olup dört tanesini seçebilir.

 

Muhayyerlik (kişinin nikahı altındaki kadınları seçme hakkı) şu lafızlardan biri ile olur: "Seni seçtim, senin nikahını ikrar ettim, seni tuttum veya seni sabit kıldım." gibi. Talak lafzı muhayyerliğe delalet eden lafızdır. En sahih kavle göre talâk lafzı, zihar ve ilâ ak­di için muhayyerliğe delalet etmez. Muhayyerliği veya nikahın fes­hini bir şarta bağlamak sahili değildir.

 

Şayet nikahı altında beş kadın varsa, fazla olana yol verir. Yol vereceği kadını belli etmelidir. Seçme hakkını kullanıncaya kadar da kadınların nafakaları kendisine aittir. Erkek seçme hakkım kullan­mazsa hapsedilir. Seçme hakkını kullanmadan ölürse hamile olanın iddeti doğumla sona erer. Kadın aylar hesabı ile iddet bekleyenler­den ise ve kocası kendisi ile cinsel temasta bulunmamışsa, iddeti dört ay on gündür. Kadın kur' (temizlik süresi) hesabı ile iddet bek­leyenlerden ise, kur' ve dört ay on gün sayısından en çok olanına göre iddet bekler.

 

Erkeğin ölümü halinde mirastaki hakları için bir antlaşma yapılıncaya kadar kadınların hisseleri bekletilir.

 

 

 

12. İslam'a Giren Kadının Nafakası

13. Evlenmede Muhayyerliği Sabit Kılan Ayıplar

14. İ'faf (Çocuğun Babasını Evlendirmesi)

15. Köle ve Cariyenin Evlenmesi