KUR’AN الْقُرْآنُ
KURTUBİ’DE SURELER |
TEMEL ESERLER Kur’an’a ve Kitaplara İman (Şuabu’l-İman) Kur'an'ın Allah Kelamı Olduğu, Kelam’ın
Allah'ın Sıfatlarından Olduğu (Şafii)
Zadu’l-Mead’da Nebi (s.a.)’in Kur’an okuyuş ve Dinleyişi Kur'an Her an günceldir. Her soru'ya cevap verir ve cevbın ötesinde
suru sahibini güçlendirir. Derdi olan kişi'nin derdini anlar, sıkıntısını giderir onu
mutlu eder. Gerçek dünyayı önüne serer, hileleri aşması basit çöpler
haline getirir. İnsanların önem verdiği ile gerçekte önemli olan şeyi
tanıtır. İleride meydana çıkacak yeni hileleri tanıma konusunda yetenek
kazandırır. Evham ve korku dünyasından çıkıp gerçekte her şeyi kontrol
eden ve gözeten'nin olduğunu O dilemeden zarar yada fayda bulamayacağını
kalbine yerleştirmeye başlar. Yeterince güçlü kalp doğru yolda gider, doğru
karar alır ve doğru şey için karar alır. Böylece yanında kendisini her
zarardan koruyan yardımcılar bulur. Zamanı gelene kadar kimse o'na dokunamaz.
Musibetler gelir, o bunları görür hatta bazen sıkıntı da hissedebilir ama o
musibet o'na çarpmadan geçer gider. Kur'an menfaatçiyi hiç sevmez, o'na kendini açmaz. Kendini
açtığı kişi ise Kur'an'ın o'na ne verdiğini anlatamaz. Kur'an vefa ister, sürekli saygı ve devamlı okunmak ister.
Baştan başlayıp sonuna kadar devam etmeni ister. Bir kısmını alıp bir kısmını
bırakmanı kabul etmez. Nesh varsa bile lafzı bakidir. Mutlaka okunmalıdır. İmtihanı serttir. İşin çıkar hasta olursun, yakının ölür,
maddi sıkıntıya girersin ve saire.... İşte bu durumlarda bile Kur'an'ı terk
etmezsen o seni öğrencisi olarak kabul eder. Terk edersen artık yoldan geçen
bir yolcusundur, belki yardım eder belki etmez. Kur'an ALLAH kelamıdır. Kainattaki hiçbir yaratığa benzemez.
Mushaflardaki O'nun yazıya dökülmüş halidir. Kur'an'ın herkesin
anlayabildiği, akıllıların anlayabildiği, Alimlerin anlayabildiği ve çok az
sayıdaki Kur'an dostunun anlayabildiği hüküm ve mesajı vardır. Kafirler ise
bu sıkalanın en altındadırlar. Aynı
ayeti iki kişi dinler, biri öfkelenir diğeri korkar. Biri ümitlenir biri alay
eder. Unutmaki insanlar bilim denen safsatayı din edindiler. O'na ne
kadar dalarlarsa gerçeği daha fazla o sanacaklar. ALLAH kendisinie yol
arayana gerçeğin yolunu gösterir. Diğerlerini ise İsrailoğullarının Tih
çöllerindeki kırk yıllık bocalamaları gibi yerinde saydırır, ama onlar bir
şeyin üzerinde olduklarını sanırlar, gün bitince ne olduğu ortaya çıkınca o
zaman iş bitirilmiş olacaktır. (mahir) |
Hadis Kaynaklarında Metalibu’l-Aliye’de Faziletleri |