İBNÜ’L-ESİR |
3. CİLT |
HİCRİ
ELLİNCİ YIL OLAYLARI (M. 670)
Bu
yıl içinde Busr bin Ebi Ertat ve Süfyan bin Avf el-Ezdi Bizans topraklarına gazaya
çıkmışlardı. Diğer taraftan Fudale bin Ubeyd el-Ensari de denizde gaza
düzenlemişti.
MUĞİRE
BİN ŞU'BE'NİN VEFATI VE ZİYAD'IN KUFE VALİLİĞİ'NE TAYİN EDİLMESİ
Bazı
tarihçilerin ifadelerine göre -ki sahih olan da budur- Muğire bin Şu'be bu
yılın Şaban ayında vefat etmişti. Bu yılda Küfe'de bir veba hastalığı meydana
gelmiş, Muğire de şehri terk etmişti; ancak veba hastalığının tamamen şehirden
çekildiği haberi üzerine Küfe'ye geri dönmüş, fakat yine veba hastalığından
k-urtulamamış ve ölmüştü.
Muğire
tek gözlü idi. Bir gözü Yenmlk Gazası 'nda kör olmuştu. Yetmiş yaşında iken
vefat etmişti. O'nun H. 51. yılda vefat ettiğine dair bir rivayet olduğu gibi
H. 49. yılda vefat ettiği de kaydedilir.
Muğire
vefat edince Muaviye Ziyad'ı Küfe'ye vali tayin etmişti. Ziyad Basra ile
Küfe'yi bir arada idare eden ilk vali olmuştu. Oraya tayin edilir edilmez hemen
Küfe'ye varmış ve Basra'da yerine Semure bin Cündeb'i vekil bırakmıştı. Ziyad
altı ay Kufe'de, altı ay da Basra'da ikamet ederdi. Kufe'ye varıp halka hutbe
okumak üzere minbere çıktığında Kufeliler O'nu taş yağmuruna tutmuşlardı. Hemen
oturmuş ve onlar taşlamayı bırakıncaya kadar beklemiştİ. Arkasından yakın
adamlarından bazılarını çağırarak mescidin kapılarını tutmasını istemiş ve
mescitte bulunanların her birine yanında oturanı yakalamasını emretmiştİ. Sonra
bir iskemle getirilmesini istemiş ve mescidin kapısına oturarak içeride
bulunanları dörder dörder çağırmış ve kendisini taşlayıp taşlamadıkları hususunda
onlara tek tek yemin ettirmiştİ. Yemin edeni serbest bırakmış, etmeyeni ise
hapse attırmıştı. Böylece otuz kişi diğer bir rivayete göre ise seksen kişi
toplamış, cezaya çarptırarak ellerini kestirivermişti.
Ziyad'ın
Küfe'de ilk öldürdüğü kişi Avfa bin Hısn idi. Ziyad O'nun hakkında bazı şeyler
işitmiş, alıp getirmeleri için adam gönderdiği halde Avfa kaçmıştı. Kufe'de
Ziyad'a Müslümanlar tanıtılırken Ziyad Avfa'nın yanına vardığında kim olduğunu
sormuş, o da Avfa bin Hısn olduğunu söylemişti. Ziyad O'na: "Sen kendi
ayağınla geldin." demiş ve: "Hz. Osman hakkında ne dersin?" diye
sormuştu. Avfa: "O Resulullah (S.A.V.)'ın damadı ve iki kızının da
kocasıdır." diye cevap verince Ziyad: "Muaviye hakkında ne
dersin?" diye sormuş, Avfa: "O son derece cömert ve halim bir
kişidir," şeklinde karşılık vermişti. Ziyad: "Peki benim hakkımda
görüşün nedir?" diye sorduğunda Avfa: "Senin Basra'da: "Vallahi
günahlı günahsız, gideni geleni cezaya çarptıracağım" diye konuştuğunu
işittim," şeklinde cevap verince Ziyad: "Evet, bunları
söyledim." demiş Avfa da: "O zaman meseleyi karıştırdın?"
şeklinde karşılık vermişti. Ziyad: "Ney çalan neyin zararını istiyor demek
değildir." demiş ve Avfa'yı öldürtmüştü.
Ziyad
Kufe'ye vardığında Umare bin Ukbe bin Ebi Muayt'ın O'na şöyle dediği rivayet
edilir: "Amr bin el-Hamik, Ebu Turab'ın adamlarını etrafında
toplamıştır." Bunun üzerine Ziyad hemen O'na adam gönderip getirtmiş ve:
"Bu etrafındaki gruplar neyin nesi oluyor, mescitte neyi konuşmak
istiyorsunuz?" diye sormuştu. Başka bir rivayette ise Amr hakkında bu
ihbarı Yezid bin Ruveym'in yaptığı da kaydedilir. Bu muhbirliği üzerine Ziyad
O'na:
"Adamın
kanını döktürdün" demiş ve şöyle devam etmişti: "Eğer bir başkasının
yönettiğini bilseydim gerçekten bana isyan edinceye kadar ona olan duygumu
saklardım." Kufe Mescidi'nde taşa tutulmasından sonra Ziyad Kufe'de
müstahkem bir köşk yaptırmıştı.
Ziyad'ın
Basra'da yerine vekil bıraktığı Semure orada birçok kişiyi öldürmüştü. İbn
Sirin'in anlattığına göre Semure Ziyad'ın bu yokluğu sırasında sekiz bin kişiyi
öldürmüştü: Ziyad O'na: "Bu öldürdüklerin arasında günahsız kimselerin
olmasından korkmuyor musun?" diye sormuş. Semure şöyle cevap vermişti:
"Eğer öldürdüklerimin bir katını daha öldürmüş olsaydım yine korkmazdım. "
Ebu
Sevvar el-Adevi bu konuda şunları anlatır: "Semura benim akrabalarımdan
Kur'an-ı Kerimi tam olarak bellemiş kırk yedi kişiyi bir günde öldürmüştü. Bir
gün Semure adamlarıyla birlikte atlara binip çıkmış ve öncüleri rast geldikleri
bir adamı öldürmüşlerdi. Semure yanına vardığında adamın henüz kanı titreyip
duruyordu. Ne olduğunu sorunca: "Senin atlılarının öncüleri onu
öldürdü." diye cevap verilmiş, Semure de: "Bundan sonra atlara binip
bu şekilde dolaştığımızı gördüğünüz ve işittiğiniz anda mızraklarımızın
uçlarından kendinizi korumağa çalışınız" şeklinde karşılık vermişti.
BİR SONRAKİ
SAYFA İLE DEVAM ETMEK İÇİN AŞAĞIDAKİ İSME TIKLA
BU YILIN DİĞER OLAYLARI:
MUAVİYE'NİN
RESULULLAH (S.A.V.)'İN MİNBERİNİ MEDİNE'DEN NAKLETME TEŞEBBÜSÜ
UKBE BİN NAFİ'İN
İFRİKİYYE (TUNUS) VALİLİĞİNE TAYİNİ VE KAYREVAN ŞEHRİNİ KURMASI
MESLEME BİN MUHELLED'İN
İFRİKİYYE'YE TAYİNİ
ŞAİR FEREZDAK'IN
ZİYAD BİN EBİH'TEN KAÇIŞI
EL-HAKEM BİN AMR
EL-ĞIFARİ'NİN VEFATI