باب: عهد الله
عز وجل.
11. ALLAH ADINA SÖZ VERMEK
حدثني محمد
بن بشار:
حدثنا ابن أبي
عدي، عن شعبة،
عن سليمان
ومنصور، عن
أبي وائل، عن
عبد الله رضي
الله عنه،
عن
النبي صلى
الله عليه
وسلم قال: (من حلف
على يمين
كاذبة،
ليقتطع بها
مال رجل مسلم،
أو قال: أخيه،
لقي الله وهو
عليه غضبان).
فأنزل الله
تصديقه: {إن
الذين يشترون
بعهد الله}.
[-6659-] Abdullah İbn Mesud Nebi Sallallahu Aleyhi ve
Sellem'den şöyle rivayet etmiştir:
Kim Müslüman bir adam'ın -ya da kardeşinin malını elde etmek için
yalan yere yemin ederse Allah'ı gazaplandırmış olarak huzuruna varır. Allah bu
sözü tasdik etmek üzere şu ayeti indirmiştir:
"Şüphesiz Allah'a olan ahidIerini ve yeminlerini az bir
pahaya değiştirenler, işte onlar için ahirette hiç bir nasip yoktur. Allah,
Kıyamet günü onlarla konuşmaz, onlara (rahmet gözüyle) bakmaz ve onları temize
çıkarmaz. Onlar için acıklı bir azab da vardır"(A.ı-i İmran, 77)
قال سليمان
في حديثه: فمر
الأشعث بن قيس
فقال: ما
يحدثكم عبد
الله؟ قالوا
له، فقال
الأشعث: نزلت
فيَّ وفي صاحب
لي، في بئر كانت
بيننا.
[-6660-] (Bu hadisin senedinde yer alan) Süleyman İbn
Mihran (A'meş) kendi rivayetinde şöyle demiştir: Eş'as bin Kays geldi ve
Abdullah size ne rivayet ediyor? Diye sordu. Ona bu rivayeti naklettiler. Eş'as
şöyle dedi:
Bu ayet ben ve bir arkadaşım hakkında nazil olmuştur. Bir kuyu ile
ilgili aramızda bir anlaşmazlık vardı.
Fethu'l-Bari Açıklaması:
Allah adına söz vermek: Kişinin "Allah adına söz veriyorum
şöyle yapacağım" demesidir. Ragıb el-Isfahani şöyle demiştir: Söz vermek
(ahit) bir şeyi korumak ve gözetmektir. Bu nedenle anlaşmalara ahit
denilmiştir.
Allah'ın kendilerinden söz alırkn kullarını iman üzere yaratması
hakkında da ahit tabiri kullanılır. Ahitle Allah'ın kitap ve sünnette emrettiği
hususlar ile . kişinin adak adamak gibi kendi kendine bağlayıcı hale getirdiği
hususlar da kastedilir.
Ahit kelimesinin güvence vermek, vefa, vasiyet, yemin, saygılı
olmaya özen göstermek, bilgi, yakından karşılaşmak, zimmet altında güvence
vermek gibi pek . çok anlamı vardır. Bunların bir kısmı birbirine benzer. Allah
en doğrusunu bilir.
İbnu'l-Münzir şöyle demiştir: Kim Allah adına söz verir de bu
sözden dönerse İmam Malik, el-Evzai ve Kufeliler'e göre, yemine niyet etsin ya
da etmesin kefaret vermesi gerekir. Hasan-ı Basri, Şa'bı, Tavus ve başka pek
çok kimse bu görüştedir. Ahmed, Ata, Şafii ve İshak da bu görüştedir. Ebu Ubeyd
ancak niyet edilirse bunun bir yemin olacağı kanaatindedir. Bu konu İman
kitabının başlarında, Şafii'nin, 'Allahın emaneti lafzını söyleyen kimse'
ilgili görüşü aktarılırken ele alınmıştı.