SÜNEN-İ TİRMİZİ

Bablar Konular Numaralar  

KİTABU’T-TEFSİIR BAHSİ

<< 3350 >>

86- Kadir suresinden tefsir edilen ayetler.

 

بسم الله الرحمن الرحيم حدثنا محمود بن غيلان حدثنا أبو داود الطيالسي حدثنا القاسم بن الفضل الحداني عن يوسف بن سعد قال قام رجل إلى الحسن بن علي بعد ما بايع معاوية فقال سودت وجوه المؤمنين أو يا مسود وجوه المؤمنين فقال لا تؤنبني رحمك الله فإن النبي صلى الله عليه وسلم أري بني أمية على منبره فساءه ذلك فنزلت { إنا أعطيناك الكوثر } يا محمد يعني نهرا في الجنة ونزلت { إنا أنزلناه في ليلة القدر وما أدراك ما ليلة القدر ليلة القدر خير من ألف شهر }  يملكها بنو أمية يا محمد قال القاسم فعددناها فإذا هي ألف يوم لا يزيد يوم ولا ينقص قال أبو عيسى هذا حديث غريب لا نعرفه إلا من هذا الوجه من حديث القاسم بن الفضل وقد قيل عن القاسم بن الفضل عن يوسف بن مازن والقاسم بن الفضل الحداني هو ثقة وثقة يحيى بن سعيد وعبد الرحمن بن مهدي ويوسف بن سعد رجل مجهول ولا نعرف هذا الحديث على هذا اللفظ إلا من هذا الوجه

 

Yusuf b. Sa’d (r.a.)’den rivâyete göre, şöyle demiştir:

 

Hasan b. Ali, Muaviye’ye biat ettikten sonra adamın biri kalkıp ona:

 

“Mü’minlerin yüzünü kara ettin” veya “ey mü’minlerin yüzünü kara eden” dedi. Bunun üzerine Hasan şu karşılığı verdi:

 

Allah seni esirgesin beni kınama, Emeviler, Nebi (s.a.v)’e kendi minberi üzerinde gösterilmişlerdi de bu Rasûlullah (s.a.v.)’in fenasına gitmişti. Sonra Rasûlullah (s.a.v.)’e Kevser sûresi indirilmişti. Yani Cennet’te bir nehir kastedilmiştir. Aynı zamanda Kadir sûresi indirilmiştir. Bu sûre Ümeyyeoğullarının hükümranlık süresidir.

 

Kâsım diyor ki: Biz de Emevilerin hükümranlık sürelerini hesab ettik bunun bin aydan ne bir gün fazla ne de bir gün eksik olduğunu gördük.

 

 

İzah:

(Tirmizî rivâyet etmiştir.)

 

Tirmizî: Bu hadis garibtir. Ancak bu şekliyle bilmekteyiz. Kâsım b. Fadl rivâyeti olarak aynı zamanda bu hadisin senedinde Kâsım b. Fadl’den Yusuf b. Mazin’den de denilmiştir. Kâsım b. Fadl el Hudânî güvenilir bir kişidir. Abdurrahman b. Mehdî ve Yahya b. Saîd onun güvenilir bir kişi olduğunu söylemişlerdir. Yusuf b. Sa’d mechul bir şahıstır. Bu hadisi bu lafızla sadece bu şekliyle bilmekteyiz.