SÜNEN-İ TİRMİZİ

Bablar Konular Numaralar  

KİTABU’T-TEFSİIR BAHSİ

<< 3351 >>

DEVAM: 86- Kadir suresinden tefsir edilen ayetler.

 

حدثنا بن أبي عمر حدثنا سفيان عن عبدة بن أبي لبابة وعاصم هو بن بهدلة سمعا زر بن حبيش وزر بن حبيش يكنى أبا مريم يقول قلت لأبي بن كعب إن أخاك عبد الله بن مسعود يقول من يقم الحول يصب ليلة القدر فقال يغفر الله لأبي عبد الرحمن لقد علم أنها في العشرة الأواخر من رمضان وأنها ليلة سبع وعشرين ولكنه أراد أن لا يتكل الناس ثم حلف لا يستثني أنها ليلة سبع وعشرين قلت له بأي شيء تقول ذلك يا أبا المنذر قال بالآية التي أخبرنا رسول الله صلى الله عليه وسلم أو بالعلامة أن الشمس تطلع يومئذ لا شعاع لها قال أبو عيسى هذا حديث حسن صحيح

 

Zirr b. Hubeyş (r.a.)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Ubey b. Ka’b (r.a.)’e: Senin din kardeşin Abdullah b. Mes’ûd:

 

“Bütün seneyi değerlendiren kişi Kadir gecesine rastlar diyor” dedim. Übey b. Ka’b şu karşılığı verdi:

 

“Allah, Ebû Abdurrahman’ı bağışlasın, Kadir gecesini Ramazan’ın son on gününde veya yirmiyedinci gününde olduğunu bilmektedir. Fakat, Müslümanların sadece bu geceye güvenmemelerini istemiştir. Sonra Übey b. Ka’b, Kadir gecesinin yirmi yedinci gece olduğuna dair istisnasız yemin etti.” Bunun üzerine kendisine:

 

“Ey Ebû Münzir! Bunu neye dayanarak söylüyorsun?” dedim. Dedi ki:

 

“Nebi (s.a.v)’in bize bildirdiği ayet ve alametle ki; Güneş o gün parlak olarak doğmaz.”

 

 

İzah:

(Müslim, Salat-ül Müsafirin; Ebû Dâvûd, Salat)

 

Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.