UMDETU’L

AHKAM

YEMİNLER VE ADAKLAR

 

KABE'YE YÜRÜYEREK GİTMEYİ ADAYAN KİMSE BABI

 

4226-11/4- Bize Zekeriyya b. Yahya b. Salih el-Mısri de tahdis etti. .. Ukbe b. Amir'den şöyle dediğini rivayet etti: Kızkardeşim yalın ayak Beytullah'a yürüyerek gitmeyi adadı. Bana kendisi adına Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den fetva sormamı istedi. Ben de ondan fetva sorunca o: "Hem yürüsün hem binsin" buyurdu. 

 

Açıklama:

 

(4226) Ukbe b. Amir'in rivayet ettiği hadiste o şöyle dedi: "Kızkardeşim Allah'ın evine yalın ayak yürüyerek gitmeyi adadı. .. Hem yürüsün hem binsin buyurdu. " Bu birinci hadis yürümekten aciz olan kişi hakkında yorumlanır. Böyle bir kimse aynı zamanda binebilir ve bir kurban kesmesi gerekir.

 

Hadisin Ukbe'nin kızkardeşi ile alakalı kısmına gelince. Bu da yürümeye gücünün yettiği zamanda yürümesi, yürüyemeyeceği zamanlarda yahut da açıktan açığa yorgun ve bitkin düştüğü hallerde binmesi anlamındadır. Bu durumda hem binerek yol alır hem de bir kurban kesmesi gerekir.

 

Her iki durumda da kurban kesme gereğini söz konusu etmemiz İmam Şafii'nin bu husustaki iki görüşünden tercih edilen kanaatidir. Bir topluluk da bu kanaattedir. İkinci görüş ise kurban kesme yükümlülüğü olmayıp bunun müstehab olduğudur. Çıplak ayakla yürümeye gelince çıplak ayakla yürümek gerekmez. Aksine ayakkabı giyinebilir. Ebu Davud'un Süneni'nde Ukbe'nin kızkardeşi ile ilgili hadiste yürümekten acze düşmesi sebebi ile bindiği beyan edilmektedir. Ukbe şöyle demiştir: Kızkardeşim yürüyerek haccetmeyi adadı. Halbuki onun buna gücü yetmiyordu. Bunun üzerine Rasulullah (s.a.v.): "Şüphesiz Allah'ın senin kızkardeşinin yürümesine ihtiyacı yoktur, binsin ve bir deve kurban etsin" buyurdu.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

ADAĞIN YERİNE GETİRİLMESİNİ EMİR BABI