UMDETU’L

AHKAM

ALIŞVERİŞ

 

SELEM ALIŞVERİŞİ BABI

 

Dil bilginleri der ki: Bu alışverişe selem de selef de denilir. Fiilleri esleme ve seleme ile eslefe ve selefe diye gelir. Selef aynı zamanda karz da olur. Selem akdi yapmak anlamında "isteslefe" de denilir. Mezheb alimlerimizin, dediklerine göre selem ve karz (borç) her ikisinin peşin olarak verilen bir mal karşılığında zimmette bir malın sabit kılınması bakımından aralarında ortak özellik bulunmaktadır.

Selem akdinin tarifini yaparken çeşitli ibareler kullanmışlardır. Bunların er: iyisi şudur: Selem; peşin olarak verilen bir mal karşılığında zimmette nitelikler: belli bir mal üzerinde akit yapmaktır.

 

Buna selem denilmesinin sebebi Rasulmal denilen ana paranın mecliste ödenmesi dolayısıyladır. Selef denilmesi de ana paranın peşin olarak ödenmesinden ötürüdür. Müslümanlar selem alışverişinin caiz olduğunu icma ile kabul etmişlerdir.

 

 

 

4094-127/1- Bize Yahya b. Yahya ve Amr en-Nakid de -lafız Yahya'ya ait olmak üzere- tahdis etti. Amr, bize Süfyan b. Uyeyne tahdis etti, derken Yahya haber verdi" dedi. O İbn Ebu Necih'den, o Abdullah b. Kesir'den, o Ebu Minhal'den, o İbn Abbas'dan şöyle dediğini rivayet etti: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Medine'ye geldiğinde Medineliler mahsullerde bir yıllığına, iki yıllığına selef alışverişi yaparlardı. Bunun üzerine Allah Rasulü (s.a.v.): "Her kim hurma yemişinde selef akdi yapacak olursa ölçeği belli, tartıs! belli olmak üzere bilinen bir vadeye kadar selef akdi yapsın" buyurdu.

 

Açıklama:

 

(4094) "Her kim hurma meyvesi hakkında selef akdi yaparsa belli bir ölçek ve belli bir tartı hakkında belli bir vadeye kadar selef yapsın" buyruğundan şu hükümler anlaşılmaktadır:

 

1. Selem alışverişi caizdir.

 

2. Bu alışverişte ölçek, tartı ya da bunun dışında miktarının kendisi ile tespit edileceği belli bir miktarda olması şarttır. Eğer kumaş gibi zira' (uzunluk ölçüsü) ile ölçülen bir mal ise o vakit belli sayıda zira'ın söz konusu edilmesi şart olur. Şayet canlı hayvan gibi sayılı türden ise belli bir sayının zikredilmesi şart olur.

 

Hadisin anlamına gelince; eğer ölçek ile miktarı tespit edilen bir mal üzerinde selem akdi yapılacak olursa ölçeği belli olmalıdır. Eğer tartı ile miktarı tespit ediliyor ise belli tartı üzerinde yapılmalıdır. Eğer vadeli olacaksa bunun vadesinin de belli olması gerekir. Buradan selem akdinin vadeli olmasının şart olması gerekmemektedir. Aksine peşin olması da caizdir. Çünkü garar (denilen bir risk) ile birlikte vadeli caiz olduğuna göre peşin olarak yapılmasının caiz olması öncelikle söz konusudur. Çünkü bu durumda garar ihtimali daha uzaktır. Hadis-i şerifte vadenin söz konusu edilmesi, vadenin şart olduğunu belirtmek için değildir. Aksine eğer vade söz konusu olacaksa belli olmalıdır anlamındadır. Nitekim ölçek ile ölçülmesi de şart değildir. Aksine kumaşlarda uzunluk ölçüsü ile ölçülebilir olması caizdir. Hadiste ölçeğin söz konusu edilmesinin anlamı şudur: Eğer ölçülebilir türden olan bir malda selem yapılacak olursa ölçeğin belli olması gerekir. Ağırlık ile tartılan türde yapılırsa bunun da ağırlığının belli olması gerekir.

İlim adamları vadeli selemin caiz oluşu üzerinde icma etmiş olmakla birlikte peşin selemin caiz oluşu hususunda ihtilaf etmişlerdir. Şafii ve başkaları peşin olanını da caiz kabul ederken Malik, Ebu Hanife ve başkaları kabul etmemişlerdir. Bununla birlikte anlaşmazlığa götürmeyecek şekilde niteliklerinin tespit edilmesinin şart olduğu üzerinde de icma etmişlerdir.

 

"Hurma meyvesi hakkında selef yapan bir kimse ölçeği belli, tartısı belli miktar üzerinde selef yapsın. " İbaresi nüshaların pek çoğunda bu şekilde iki noktalı te ile "temr (hurma)" şeklindedir. Bazılarında ise üç noktalı peltek se ile "semer (meyve, mahsul)" şeklindedir. Bu ise daha genel bir ifadedir. Bütün nüshalarda da bu şekildedir. Vav harfi ile miktarı belli bir vezn (tartı) ibaresinin anlamı da şudur: Eğer ölçek ile ölçülen yahut tartılan bir mahsul de selem yapacak olursa bunun miktarı belli olmalıdır. Bunda tartılarak ölçülen şeylerde selem yapmanın caiz olduğuna delil vardır. Bunun caiz olduğu hususunda da görüş ayrılığı yoktur. Ölçek ile tartılan şeylerde selem yapmanın caiz oluşu hususunda ise Mezheb alimlerimizin iki görüşü bulunmaktadır. Bu iki görüşün daha sahih olanı aksi gibi caiz olduğudur.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

ALIŞ-VERİŞTE KOŞULAN ŞARTLAR - VELA HAKKI ANCAK HÜRRİYETİ VEREN KİMSEYE AİTTİR BABI