UMDETU’L

AHKAM

TAHARET

 

NEBİ (S.A.V.)'İN ABDEST ALIŞI HAKKINDA BİR BAB

 

554-1811- Bana Muhammed b. Sabbah tahdis etti. .. Abdullah b. Zeyd b. Asım el-Ensarı-ki sahabiliği vardır- dedi ki: Ona, bize Rasulullah (s.a.v.)'in abdest aldığı gibi bizim için ab de st al, denildi. O da bir su kabının getirilmesini istedi. Kaptan ellerine su döküp, ellerini üç defa yıkadıktan sonra elini kaba sokup, çıkardı. Bir avuç ile ağzına su alıp çalkaladı, burnuna su çekti. Bunu da üç defa tekradadı. Sonra elini yine (kaba) daldırıp çıkardı üç defa yüzünü yıkadı. Sonra elini (kaba) sokup, çıkardı ellerini ikişer defa dirseklerine kadar yıkadı. Sonra elini yine (kaba) soktu, onu çıkartıp başını -iki elini öne arkaya doğru götürüp getirerek- başına me sh etti sonra topuklarına kadar ayaklarını yıkadı, sonra: Rasulullah (s.a.v.)'in abdesti böyleydi, dedi.

 

 

556- .. ./3- Bize İshak b. Musa el-Ensarı tahdis etti. Amr b. Yahya'dan bu isnad ile rivayet etti ve dedi ki: Üçer defa mazmaza ve istinsar yaptı ancak: "Tek bir avuçla" demedi, ellerini öne ve arkaya doğru götürüp getirdi, sözünden sonra da şu fazlalığı zikretti: Başının önünden başladı sonra ellerini kafasına doğru götürdü sonra onları başladığı yere dönünceye kadar geri getirdi, ayaklarını da yıkadı.

 

Açıklama:

 

"Bir kap su getirilmesini istedi. Ondan ellerine su döktü." Bu ibarede (su kabı için kullanılan zamir) asıl yazmalarda bu şekilde müennes bir zamirdir ki doğrudur. Mataradan yahut ibrikten döktü, demek olur.

 

Bu ifadeden elleri kabın içerisinde yıkamadan önce su dökerek yıkamanın müstehab olduğu anlaşılmaktadır.

 

"Tek bir avuç sudan mazmaza ve istinşak yaptı ve bunu üç defa tekrar etti."

 

Bundan sonraki rivayette ise "üç avuç sudan mazmaza ve istinşak ile istinsar yaptı" denilmektedir. Hadiste tercih edilen ve sahih kanaat olan mazmaza ve istinşakta sünnetin üç avuç su ile yapılacağının sünnet olduğunun açık bir delili bulunmaktadır. Bunların her birisinden ayrı ayrı mazmaza ve istinşak yapar. Bu meselenin açıklaması ile bu husustaki görüş ayrılığı ilk babta geçmiş bulunmaktadır. Allah en iyi bilendir.

 

İkinci rivayette: "Mazmaza, istinşak ve istinsar yaptı" ifadesinde dil bilginlerinden ve başkalarından büyük çoğunluğun benimsediği ve tercih edilen kanaat olan istinsar, istinşaktan farklıdır şeklindeki görüşün lehine delil bulunmaktadır. Bu ise her ikisi de aynı anlamdadır diyen İbnu'l-A'rabı ile İbn Kuteybe'nin görüşlerine muhalifiir. Birinci babta buna dair açıklama geçmiş bulunmaktadır. Allah en iyi bilendir.

 

"Sonra elini (kaba) sokup çıkarttı, üç defa yüzünü yıkadı." Müslim'in sahihinde bu şekilde "el" kelimesi tekil olarak kullanılmıştır. Buharı'nin rivayetlerinin çoğunluğunda da böyledir. Buharı'de yer alan burada adı geçen Abdullah b. Zeyd'in naklettiği bir hadis rivayetinde ise: "Sonra iki elini (kaba) sokup iki eliyle su avuçlayarak yüzünü üç defa yıkadı" denilmektedir. Yine Buhari'nin sahihinde İbn Abbas'tan gelen rivayette: "Sonra bir avuç su aldı, onu böyle yaparak öbür eline kattı ve onunla yüzünü yıkadı, sonra da:Ben Rasulullah (s.a.v.)'i böyle abdest alırken gördüm, dedi" şeklindedir.

Ebu Davud'un Süneni ile Beyhaki de Ali (radıyallahu anh)'dan gelen Rasulullah (s.a.v.)'in abdest alışının niteliği hakkındaki hadiste de şöyle denilmektedir: "Sonra iki elini birlikte kaba soktu, her iki eliyle bir avuç su alıp onu yüzüne çaldı."

 

Görüldüğü gibi bu hadislerin kimisinde "elini" kimisinde "iki elini" kimisinde de "elini sokup onu diğerinin yanına getirdi" denilmektedir. Buna göre bu hadisler, üç şeklin de caiz olduğuna ve tamamının sünnet olduğuna delildir. Hadisler onun bunları farklı defalarda yaptığı belirtilerek telif edilir.

 

Bu üç şekil, Şafii mezhebi alimlerimizin benimsedikleri üç şekildir. Ama bunlar arasında cumhurun kati olarak ifade edip, Şafii (r.a.)'ın Buveyti ve Müzenı'nin kitaplarında açkıça belirttiği meşhur ve sahih kanaat, müstehab olan yüz için iki elle birlikte su almaktır. Çünkü bu daha kolay ve yüzü iyice yıkamak imkanı bakımından daha uygundur. Allah en iyi bilendir.

 

Mezhebimize mensup ilim adamları derler ki: Yüzünü yıkamaya üst tarafından başlamak müstehaptır çünkü orası daha değerlidir. Ayrıca böylesi yüzün tamamını yıkamak açısından daha kolaydır. Allah en iyi bilendir.

 

"Yüzünü üç defa yıkadı sonra ellerini. .. ikişer defa yıkadı." Bu lafızlar abdest azalarının farklı kereler yıkanmasının caiz olduğuna ve bir kısmını üçer defa, bir kısmını ikişer, kimini de bir defa yıkamanın caiz olduğuna delildir. Evet, bu caizdir ve bu şekilde abdest almak da hiç şüphesiz sahihtir ama müstehab olan önceden de belirttiğimiz gibi bütün organları üçer defa yıkamaktır. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in bazı zamanlarda bunları farklı şekillerde yıkaması bunun caiz olduğunu beyan etmek içindir.

Nitekim bazı zamanlarda yine caiz olduğunu beyan etmek için birer defa yıkayarak abdest almıştır. O zamanda Nebi (s.a.v.) için bu daha faziletli idi; çünkü beyan (şeriatı açıklamak) onun hakkında farz idi. Eğer beyan sözlü olarak da gerçekleşir denilecek olursa, fiilen yapılması nefisleri daha bir etkileyicidir ve tevil edilme ihtimalini daha çok uzaklaştırıcıdır, diye cevap verilir. Allah en iyi bilendir.

"Ellerini öne ve arkaya götürüp getirerek başını mesh etti." Bu da ilim adamlarının ittifakıyla müstehaptır. Böylesi başın tamamını mesh etmenin ve suyun bütün tüylerine varmasını sağlamanın yoludur.

 

Mezheb alimlerimiz der ki: Bu şekilde geri getirmek örgülü saçı olmayan kimseler için müstehaptır. Başında saç bulunmayıp, saçı da örgülü ise elini geri getirmesi müstehab olmaz; çünkü bunun bir faydası yoktur. Şayet bu durumda elini geri getirecek olursa bu geri getirmesi başını ikinci defa mesh etmesi olarak sayılmaz. Çünkü su o meshin dışındakiler için müsta'mel (kullanılmış) su olur. Allah en iyi bilendir.

 

Bu hadiste başın tamamının mesh edilmesinin vacip olduğuna delil yoktur. Çünkü hadis abdestte zorunlu olan yıkamalar için değil, abdestin kemali hakkında varid olmuştur. Allah en iyi bilendir.

 

"Başını mesh etti, onu önden yaptı." Yani meshi önden yaptı.

 

"Elinden artan sudan başkası ile başını mesh etti." Bazı nüshalarda "iki elinden" şeklindedir. Yani o başını ellerinde artık kalmış su ile değil, yeni bir su ile mesh etti. Bu ifade müsta'mel su ile taharetin sahih olmayacağına delil gösterilemez. Çünkü bu sadece baş için yeni bir su aldığını haber vermektedir, böyle bir haber vermekten ise bunun şart olması gerekmez. Allah en iyi bilendir.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

TEMİZLİKTE VE BAŞKA HUSUSLARDA SAĞ'DAN BAŞLAMA BABI