UMDETU’L AHKAM |
TAHARET |
AYAKLARI TAMAMEN YIKAMA'NIN VACİB OLDUĞU BABI |
574-30/10- Bana Zuheyr b. Harb da tahdis etti. .. Ebü Hureyre dedi ki: Rasülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
''Ayak ökçelerinin ateşten vay haline!" buyurdu.
Açıklama:
Müslim (yüce Allah'ın
rahmeti ona)'in bu hadisi burada zikretmekten maksadı, ayakları yıkamanın vacip
(farz) olduğuna ve ayakları mesh etmenin yeterli
olmadığına delil göstermektir.
Bu mesele hakkında
insanlar farklı görüşlere sahiptirler. Çeşitli dönemlerde ve çeşitli bölgelerde
fetvaya ehil olan fukahadan bir topluluğun kanaatine
göre, farz olan topuklarla birlikte ayakları yıkamaktır. Onları mesh etmek yeterli değildir. Yıkamakla birlikte de me sh ise vacip (farz) değildir. İcma konusunda kendisine itibar olunan hiçbir kimseden bu
hususta farklı herhangi bir kanaat sabit olmamıştır.
Şia ise, farz olan
ayakların mesh edilmesidir, demişlerdir.
Muhammed b. Cerir ile çağında Mutezile'nin başı olan Cubbai (abdest alan) mesh etmek ile yıkamaktan birisini yapmakta muhayyerdir,
demişlerdir. Bazı zahirI mezhebi mensupları da meshi ve yıkamayı birlikte yapmak icab
eder, demişlerdir. Pek büyük çoğunluğa muhalefet eden bu kimseler ise, delaleti
açık olmayan delillere sarılmışlardır. Ben bu meselenin kitap ve sünnetten
delilleri ile bunların tanıklarının muhaliflerin delil diye ileri sürdüklerine
verilecek cevabı el-Mühezzeb Şerhinde oldukça güzel
ve en geniş ibareler ile açıklamış bulunmaktayım.
Öyle ki bu husustaki
kanaatimize muhalif olan bir kimsenin birkaç bakımdan doğru bir şekilde cevabı
verilmedik tek bir şüphesi dahi kalmamaktadır. Burada maksadımız ise hadislerin
metinlerini ve lafızlarını delilleri ve muhaliflere verilecek cevapları geniş
bir şekilde açıklama yoluna gitmeden Şerh etmektir. Bu hususta söyleyeceğimiz
en özlü ifade de şudur: Çeşitli durumlarda ve pek çok nitelikte Rasulullah (s.a.v.)'in abdest
alışını anlatanların tamamı ayakların yıkandığını ittifakla belirtmişlerdir.
''Ayak ökçelerinin
ateşten vay haline" buyruğu ile Allah Rasulü abdestsiz kaldıklarından ötürü ökçeleri cehennem ateşiyle
tehdit etmektedir. Eğer mesh etmek yeterli olsaydı
ökçelerini yıkamayan kimseleri asla tehdit etmezdi. Diğer taraftan Amr b. Şuayb'ın babasından, onun
dedesinden sahih olarak rivayet ettiği hadise göre bir adam: Ey Allah'ın Rasulü, abdest nasıl alınır, diye
sorunca, Allah Rasulü su getirilmesini istemiş ve
ellerini üç defa yıkamıştı ... Nihayet:
Sonra da ayaklarını üç
defa yıkadı, dedi, arkasından: "İşte abdest
almak böyle olur. Kim bundan fazlasını yapar ya da
eksiltirse kötü yapmış ve zulmetmiş olur" buyurdu. Bu, Ebu
Davud ve başkalarının kendi sahih senetleriyle tahriç ettikleri sahih bir hadistir. Allah en iyi bilendir.
''Ateşten dolayı
ökçeler üstündeki sinirlerin vay haline!" Burada geçen "erarakib: ökçeler üstündeki sinirler" kelimesi "urkub" lafzının çoğuludur. Bu da ökçenin üzerindeki
sinire denir. "Veyl (vay haline)" ise onlar
helak oldu, hüsrana uğradı, demektir.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan: