ECZACILARIN ALIP
SATTIKLARI ŞEYLER
Şafii(Allah'ın rahmeti
ona) dedi ki: Eczacıların alıp sattıkları bütün ilaçları, attarların alıp
sattıkları şeyler gibidir. Aralarında fark yoktur. Cins ya da renk ya da daha
başka bir suretle farklılık gösterenin, o cinsi ve farklılık gösteren vasfı
ismen belirtilir. Tartısı, yeni ve eski olduğu açıkça söylenir. Çünkü eski
değişecek olursa, yeni olarak bıraktığı etkiyi yapmaz. Başka şeyin içine
karıştırıldığı şey ise tıpkı attarların alıp sattıkları eşya hakkında söylediği
gibi caiz değildir. Bunların herhangi bir kısmında ya tek başına selef
alışverişinin yapılması caizdir yahut da başkası ile birlikte olup bunların her
birisinin tartısının belli olması gerekir ve bunları birbirinden ayrı olarak
alır. Fakat karışmış iki sınıf yahut da birçok sınıfın selef yoluyla
alışverişinin yapılması ise, -tane haline getirilmiş ilaçlar yahut da hamur
gibi yoğurmaksızın bir araya getirilmiş habbecikler haline getirilmemiş ise-
caiz değildir. Çünkü onun sınırı tespit edilemez. Bunların her birisinin
tartısı da kalitesi de kalitesizliği de -karışık olması halinde- bilinemez.
Şafii (Allah ondan razı
olsun) dedi ki: Yenilmeyen, içilmeyen ve tartılmayan şeyler, eğer bu şekilde
olursa, açıkladığıma kıyas edilerek alınıp, satılır. Aralarında hiçbir fark
yoktur. Eğer farklılık gösterirlerse, o zaman cinsleri zikredilir. Renkleri
farklılık gösterirse, renkleri belirtilir. Tanelerinin büyüklüğü birbirine
yakın ise, o takdirde ağırlığı zikredilir. İşte bu türlerin kıyası ve hükümleri
buna göredir.
Dedi ki: Kendisinden
farklı türden saf olarak çıkartılıp ayrılamayan, onlardan olmayıp da gözle
görüldüğü takdirde de -ilim ehli, Müslüman ve adalet sahibi kişilerce de-
tanınması söz konusu olmayan ve katıksız bulunmayan eczacıların alıp sattıkları
şeyler ve buna benzer şeylerin, eğer tam olarak bilinmelerini önleyen ve gizli
saklı kalmalarını sağlayan bir özellikte iseler, bunlarda selef alışverişi caiz
olmaz. Şayet Müslüman olmayan tabipler ile Müslüman olmayan eczacılar yahut
Müslüman köleler ya da adil olmayan kimseler arasında, genel olarak bilinen bir
şey ise, ben bunlarda selef alışverişinin caiz olmadığı görüşündeyim. Ancak bu
işi bilen, Müslüman, adaletli, kimseler tarafından genelolarak bilindiğini
gördüğüm hususları caiz kabul ederim. Bunun asgari sınırı ise, adalet sahibi
iki kişinin birbirlerinden ayırt edilip farklı olduklarına dair tanıklık
ettiklerini görmemdir. Eczacıların alıp sattıkları şeyler arasında, haram
kılınmış herhangi bir şeyin satışı da satın alınması da helal değildir. Satın
alınması helal olmayan bir şeyin, selef yoluyla satın alınması da caiz olmaz.
Çünkü selef de satış şekillerinden birisidir. Böylesinin yenilmesi de içilmesi
de helalolmaz. Zarar verme ciheti dışında haram olması söz konusu olmayan, ağaç
ve bitki türünden olup, eczacıların alıp sattıkları şeyler ise, zehirdir.
Yenilmesi ve içilmesi için zehrin satın alınması ise helal değildir. Eğer içine
/ karna ulaşmayan ve bedenin dış tarafında ilaç olarak kullanılan ve herhangi
bir kimseye zarar vermeye ceğinden yana emin olunan tahir / temiz olup bir
hastalığa daha faydalı ise, bunu satın almakta bir sakınca yoktur. Tiryak ve
bunun dışında yılan etlerinin karıştığı herhangi bir şeyin satın alınmasında
hayır yoktur. Çünkü yılanlar, haram şeylerdir. Zira yılanlar, tayyibat / hoş ve
temiz şeylerden değildir. Diğer taraftan bu gibi şeylere meyte karışmış olur.
İnsanların dışında, eti yenilmeyen varlıkların sütlerinin, eti yenilmeyenlerin
ve diğerlerinin sidiklerinin karıştığı şeyler de helal değildir. Sidiklerin her
türlüsü ise necistir. Bunlar, bu bahsin tamamında yaptığım açıklamalara ve
onlara uygun kıyasa göre olması şartıyla ancak zaruret halinde helal olurlar.
Dedi ki: Özellikle
yenilmesi haram olan bütün canlıların hükmü de budur.
Yerden çıkanlar ve
bitkiler arasında zehir ve buna benzer zarar vermesi itibariyle olması hali
dışında da haram bir şey bulunmamaktadır -sarhoşluk verenlerden haram
kılınanlar müstesna-. Buna göre canlılardan olup ilaç kapsamına girenlerden
eğer yenilmesi haram ise, helal değildir. Yenilmesi haram olmayanlarda ise, bir
sakınca yoktur.
Sonraki için tıkla:
İNCİ VE BENZERİ
MÜCEVHERATI SELEF YOLUYLA ALIP SATMAK