KAMIŞ VE TAZE
YONCA'NIN SATILMASI
[1534] Bize er-Rebi'
haber verip dedi ki: Bize Şafii haber verip dedi ki: Bize Said b. Salim, İbn
Cüreyc'den, o Atidan haber verdiğine göre, o kamış hakkında: Ancak bir kesimi
-ya da bir demeti dedi- satılır, dedi.
Şafii dedi ki: Biz de
böyle diyoruz. Taze yonca, ancak biçim zamanı geldiği vakit bir tek biçim
olarak satılır. Sahibi onu satacağı vakit biçmeye koyulur. Gününde biçmesi
mümkün olan miktarından daha fazla bir sürede onu ge ciktirmez.
Şafii (Allah'ın rahmeti
ona) dedi ki: Eğer onu, birkaç günlüğüne uzaması, kalınlaşması ya da bir başka
sebep için yerinde bırakınası şartıyla, yerinde sabit iken satın alırsa ve sözü
edilen o birkaç günde artış kaydediyorsa, bu alışverişte bir hayır yoktur ve bu
münfesihtir. Çünkü onun kökü satıcıya, görünen dalları müşteriye aittir. Çünkü
eğer uzayıp satıcının malından çıkıp ondan satın alanın malına bir şeyler
katılıyor ve bu baştan beri alışveriş akdinin kapsamına dahil olmadığı halde,
müşteri ona malik oluyorsa (ve ben bunu kabul edersem) böylelikle müşteriye
satın almamış olduğu bir şeyi vermiş, satıcıdan satmadığı şeyi almış, sonra
onun gözle görülmeyen, bilinmeyen belli bir nitelikle tespit edilemeyen ve
ayırt edilemeyen böylelikle hangisinin satıcıya hangi miktarının müşteriye ait
olduğu bilinmiyor ise, bu, çeşitli bakımlardan fasit bir alışveriş olur.
Dedi ki: Onu
kesmeklbiçmek üzere satın alıp yerinde bıraksa, onu kesmel biçme imkanı varken
uzaması mümkün olan bir süre yerinde bırakırsa, alışveriş eğer asıl alışverişte
yerinde bırakınayı nitelendirdiğim şekilde şart koşmuş ise, açıkladığım gibi
ona ayırt edilmesi söz konusu olmayan bir miktarın satıcının malından ona
karışmış olacağından ötürü alışveriş münfesih olur. Nitekim götürü bir miktar
buğdayı satın alsa ve onun lehine üzerine buğday dökülecek olursa, o da
alışverişe dahildir, şartını koşsa ve gerçekten de satıcıya ait fakat satmamış
olduğu bir miktar buğday üzerine dökülürselilave edilirse, bu alışveriş
münfesih olur. Çünkü satın aldığı şey, diğerinden ayırt edilemediği gibi, satın
almamış olduğundan ayrı olan miktarının ne olduğu da bilinmemektedir.
Böylelikle satın aldığını verip satın alınmayanı vermemek gibi bir imkanı
olmaz. O bütün bu hallerinde, önceden olan bir şeyi ve bununla birlikte eğer
alışverişe dahil edilmiş ise, teminatı imkansız bir şeyi -önceden alışverişin
kapsamına girmemiş olmalda bidikte- satmış olur. Böyle bir alışverişin fasit
kabul edileceğinde Müslümanların ihtilafhalinde olmadığı hususlardandır. Çünkü
bir kimse, bir diğerine, henüz bitmemiş yahut az miktarda bitmiş bir şey için:
Ben sana arazimde eğer biterse, bir şeyleri şu bedel karşılığında satıyorum ve
senin de bu durumda o bedeli ödemen gerekir, derse bu alışveriş münfesih olur.
Aynı şekilde: Benim ticaret malımdan bana gelecek olursa, sana bir şeyleri, şu
kadara satıyorum, gelmese dahi senin bu bedeli ödemen gerekir, demesi halinde
de durum budur.
Dedi ki: Fakat
açıkladığım şekilde, o bitkiyi satın alsa ve şart koşmaksızın birkaç gün
bıraksa, bununla birlikte bundan daha kısa bir süre zarfında, onu kesme / biçme
imkanı da varsa, satan kişi artan kısmı ona bedelsiz olarak bırakmakta ya da
alışverişi bozmakta serbesttir.
Dedi ki: Nitekim
müşterisine götürü usulü bir miktar buğday satsa, onun üzerine de satıcıya ait
bir miktar buğday daha dökülse / ilave edilse, satıcı sattığını ve kendisine
ait buğdaydan ona ekleneni, teslim etmek ile satmamış olduğu bir şey sattığına
karıştığından ötürü, alışverişi reddetmek arasında istediğini tercih edebilir.
Dedi ki: Alışverişin
fasit olduğunu kabul ettiğim hallerde, eğer kamışa, müşterinin elindeyken telef
olmasına sebep olacak bir afet isabet ederse, müşterinin onun kıymetinin
tazminatını ödeme yükümlülüğü vardır. Değerini eksiltecek bir afet isabet
ederse, yine müşterinin eksilttiği kadarının tazminatını ödeme yükümlülüğü olup
ekinCin geri kalanı) satıcıya aittir. Fasit bir alışverişle bir şeyler satın
alan herkesin, o aldığını aldığı gibi yahut da aldığından daha iyi bir şekilde
geri vermesi gerekir. Eğer telef olursa, onun tazminatını öder. Şayet değeri
eksilirse, eksildiği kadarının tazminatını öder ve bu her şeyde böyledir.
Sonraki için tıkla:
SATILAN ŞEY'İN
KABZEDİLMEDEN ÖNCEKİ VE SONRAKİ HÜKMÜ