DEVAM:
3. Mehir Ve Mehirsiz Evlilik Hakkındaki Rivayetler
وَحَدَّثَنِي
عَنْ
مَالِكٍ،
عَنْ نَافِعٍ
: أَنَّ
ابْنَةَ
عُبَيْدِ
اللَّهِ بْنِ
عُمَرَ،
وَأُمُّهَا
بِنْتُ
زَيْدِ بْنِ
الْخَطَّابِ،
كَانَتْ
تَحْتَ ابْنٍ
لِعَبْدِ
اللَّهِ بْنِ
عُمَرَ
فَمَاتَ
وَلَمْ
يَدْخُلْ
بِهَا،
وَلَمْ يُسَمِّ
لَهَا
صَدَاقاً،
فَابْتَغَتْ
أُمُّهَا
صَدَاقَهَا،
فَقَالَ
عَبْدُ
اللَّهِ بْنُ
عُمَرَ :
لَيْسَ لَهَا
صَدَاقٌ،
وَلَوْ كَانَ
لَهَا
صَدَاقٌ لَمْ
نُمْسِكْهُ
وَلَمْ
نَظْلِمْهَا.
فَأَبَتْ
أُمُّهَا
أَنْ
تَقْبَلَ
ذَلِكَ،
فَجَعَلُوا
بَيْنَهُمْ
زَيْدَ بْنَ
ثَابِتٍ،
فَقَضَى أَنْ
لاَ صَدَاقَ
لَهَا وَلَهَا
الْمِيرَاثُ.
Nafi’ anlatıyor:
Ubeydullah b. Ömer'in kızının annesi, Zeyd b. Hattab'ın kızıdır. Abdullah b. Ömer'in
oğlu ile evlenmişti. Henüz onunla gerdeğe girmeden oğlan Öldü. Mehri de tayin
etmemişti. Anası kızının mehrini istedi. Abdullah b. Ömer (r.a.):
«Ona mehr
gerekmez. Eğer mehr gerekse idi elbette verirdik. Ona haksızlık etmezdik»
dediyse de anası kabul etmedi. Bunun üzerine aralarında Zeyd b. Sabit (r.a.)'i
hakem tayin ettiler. Zeyd b. Sabit (r.a.):
Mehirin
düşmediğine, kocasının mirasını almasına fetva verdi.