DEVAM: 16. Meclisinde
Oturulması Tavsiye Edilen Kimseler
حَدَّثَنَا
هَارُونُ
بْنُ زَيْدِ
بْنِ أَبِي
الزَّرْقَاءِ
حَدَّثَنَا
أَبِي حَدَّثَنَا
جَعْفَرٌ
يَعْنِي
ابْنَ
بُرْقَانَ عَنْ
يَزِيدَ
يَعْنِي
ابْنَ
الْأَصَمِّ
عَنْ أَبِي
هُرَيْرَةَ
يَرْفَعُهُ
قَالَ
الْأَرْوَاحُ
جُنُودٌ
مُجَنَّدَةٌ
فَمَا
تَعَارَفَ
مِنْهَا
ائْتَلَفَ
وَمَا
تَنَاكَرَ
مِنْهَا اخْتَلَفَ
Hz. Ebu Hureyre'den
(rivayet edildiğine göre) Nebi (s.a.v.) (şöyle) buyurmuştur: "Ruhlar bir
araya gelmiş topluluklardır. Onlardan (bu dünyaya gelmeden önce ruhlar
âleminde) bir birleriyle tanış (ıp anlaş) anlar (bu dünyada da) anlaşırlar.
(Fakat) onlardan (bu dünyaya gelmeden önce ruhlar âleminde) tanışmayanlar (bu
dünyada da) tanış (ıp anlaş) mazlar."
İzah:
Buhari, enbiya; Müslim,
birr; Ahmed b. Hanbel, II, 295, 527. 537.
İmam Nevevî (r.a.)'nin
açıklamasına göre "Ruhlar bir araya gelmiş toplu cemaatlerdir. Yahut da
muhtelif nevilerden ibarettir. Allah'ın yarattığı bir hikmete mebni olarak, onlar
böyle farklı cemaatler oluşturmuşlardır. Bazılarına göre de, Allah onları,
birbirlerine uygun vasıflarda ve huylarda yaratmıştır. Bazılarına göre
aslında, Allah ruhları toplu halde yaratmıştır. Sonra onları ait oldukları
bedenlere girmek suretiyle birbirlerinden ayrılmışlardır. Binaenaleyh, bu
dünyada huyları birbirine uyan kimseler anlaşıp bir araya gelirler. Huyları
birbirlerini tutmayan kimseler biribirleriyle anlaşmayıp, biribirle-rine ters
düşerler. Hattâbî'ye göre ruhların anlaşması, başlangıçta onların şekavet ve
saadet yönünden birbirlerine benzer halde yaratılmalarından kaynaklanmaktadır.
Şaki olarak yaratılanlar birbirleriyle anlaşırlar. Binaenaleyh ruhlar iki
kısımdır Bunların cesetleri, dünyada karşılaştıkları zaman, aynı kısımdan olan
ruhları taşıyanlar anlaşırlar. Aynı cinsten olan ruh sahipleri ise anlaşamazlar.
Bir başka ifadeyle, hayırlı ruhlar, hayırlı ruhlara, şerliler de şerlilere
meylederler."
Bezi yazarının
açıklamasına göre ruhların böyle birbiriyle anlaşarak, farklı cemaatler haline
gelmeleri, dünyaya gelmelerinden önce ruhlar âleminde olmuş ve ruh
cemaatlerindeki bu farklılık, yaratılışlarındaki farklılıktan ileri gelmiştir.
Fakat ruhlar dünyaya geldikten sonra çeşitli tesirler altında kalarak
kendilerinde değişiklikler meydana gelmiş ve neticede söz konusu cemaatler
arasında karşılıklı kopmalar ve iltihaklar vuku bulmuştur.