بَاب
فِي قَطْعِ
النَّبَّاشِ
20. Nebbaş (Kefen
Soyucu) İn Elinin Kesilmesi
حَدَّثَنَا
مُسَدَّدٌ
حَدَّثَنَا
حَمَّادُ
بْنُ زَيْدٍ
عَنْ أَبِي
عِمْرَانَ
عَنْ الْمُشَعَّثِ
بْنِ طَرِيفٍ
عَنْ عَبْدِ
اللَّهِ بْنِ
الصَّامِتِ
عَنْ أَبِي
ذَرٍّ قَالَ
قَالَ لِي
رَسُولُ
اللَّهِ صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
يَا أَبَا
ذَرٍّ قُلْتُ
لَبَّيْكَ
يَا رَسُولَ
اللَّهِ
وَسَعْدَيْكَ
فَقَالَ
كَيْفَ أَنْتَ
إِذَا
أَصَابَ
النَّاسَ
مَوْتٌ
يَكُونُ الْبَيْتُ
فِيهِ
بِالْوَصِيفِ
يَعْنِي الْقَبْرَ
قُلْتُ اللَّهُ
وَرَسُولُهُ
أَعْلَمُ
أَوْ مَا خَارَ
اللَّهُ
وَرَسُولُهُ
قَالَ
عَلَيْكَ بِالصَّبْرِ
أَوْ قَالَ
تَصْبِرُ
قَالَ
أَبُو دَاوُد
قَالَ
حَمَّادُ
بْنُ أَبِي
سُلَيْمَانَ
يُقْطَعُ
النَّبَّاشُ
لِأَنَّهُ
دَخَلَ عَلَى
الْمَيِّتِ
بَيْتَهُ
Ebû Zer (r.a) şöyle demiştir:
Rasulullah (s.a.v.) bana: Ya Ebû Zer'! dedi. Buyur Ya Rasulullah, emret, dedim.
"İnsanlar (topluca) ölüp evin -yani kabrin- bir köle fiatına olduğu zaman
ne yaparsın (halin ne olur)?" buyurdu. Allah ve Rasulü bilir - ya da Allah
ve rasûlü (benim için) ne seçerse- dedim.[Şek ravidendir] "Sabr'a sarıl
-veya sabretmeye çalış-"[Şek ravidendir] buyurdu.
Ebu Davud der ki: Hammad
b. Süleyman: "Kefen soyucunun eli kesilir, çünkü o ölünün evine
girmiştir" dedi.
İzah:
İbn Mace, fiten
Bu hadis Sünen-i Ebi
Davud'da 4261 numarada geçmişti. Hadisin izahı işaret edilen kısımda yapılmıştır.
Biz burada hadisin konu ile olan münasebetini ve ulemanın bu husustaki
görüşlerini eîe almak istiyoruz.
Hadisin konu ile
ilgisi, Ebu Davud'un talikan verdiği Hammad b, Ebi Süleyman'ın sözüdür. Yani
Rasulullah (s.a.v.) kabri ev olarak nitelemiştir. Ev hırz olduğuna ve evden
çalanın eli kesildiğine göre, kabirden kefen çalanın da elinin kesilmesi
gerekir. İmam Şafii, İmam Malik, İmam Ah-med, İmam Ebu Yusuf, Ebu Sevr, Hasenü'I-Basrî,
Şa'bî, Nehaî, Katade, Hammad ve Ömer b. Abdi'1-Aziz bu görüştedir. Bu görüş,
ashabtan İbn Mes'ud ve Âişe (radıyallahü anhuma)'dan da rivayet edilmiştir.
İmam Azam Ebu Hanife,
İmam Muhammed, Süfyan-ı Sevrî, Evzâî ve Zührî'ye göre kefen çalanın eli
kesilmez. Bu görüş de ashabtan İbn Ab-bas'tan da rivayet edilmiştir.
Aliyyü'1-Kari, bu
hadiste kabre ev denmesinin, kabrin hırz sayılmasını gerektirmeyeceğini, çünkü
her evden çalmanın el kesmeyi gerektirmeyeceğini söyler. Nitekim kapalı bir
kapısı veya bekçisi bulunmayan bir evden hırsızlık yapanın eli kesilmez. Ancak,
herşeyin hırzı, örfün hırz saydığı şeye göredir, denilirse o zaman, kabir hırz
sayılabilir.
Merginani'nin beyanına
göre, kefen soyucunun eli kesilir diyenler, kabri hırz saymalarının yanı sıra,
Beyhaki'nin rivayet ettiği "kim kefen çalarsa elini keseriz"
mealindeki hadistir. Kefen soyanın eli kesilmez diyenler de İbn Ebi Şeybe'nin
rivayet ettiği "Muhtefi'nin eli kesilmez" mealindeki hadistir.
Medileniler muhtefi diye kefen soyucuya derlermiş. Ayrıca el kesilmez
diyenler; kefenin mülk olmadığını, el kesmek için, çalınan malın tam bir mülk
olması gerektiğini de söylerler.