DEVAM: 33. Muhabera
حَدَّثَنَا
أَبُو حَفْصٍ
عُمَرُ بْنُ
يَزِيدَ
السَّيَّارِيُّ
حَدَّثَنَا
عَبَّادُ بْنُ
الْعَوَّامِ
عَنْ
سُفْيَانَ
بْنِ حُسَيْنٍ
عَنْ يُونُسَ
بْنِ عُبَيدٍ
عَنْ عَطَاءٍ
عَنْ جَابِرِ
بْنِ عَبْدِ
اللَّهِ
قَالَ نَهَى رَسُولُ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ وَسَلَّمَ
عَنْ
الْمُزَابَنَةِ
وَالْمُحَاقَلَةِ
وَعَنْ
الثُّنْيَا
إِلَّا أَنْ
يُعْلَمَ
Câbir b. Abdullah
(r.a)'dan; şöyle dediği rivayet edildi: Rasûlullah (s.a.v.); müzâbene, muhâkale
ve bilinir olması hariç sünyâdan nehyetti.
İzah:
Buharî, müsâkât;
Müslim, buyu'; Tirmizî, buyu'; Nesâî, eymân; İbn Mâce, ticârât, rühün; Dârimî,
mukaddime, buyu'; Muvatta, buyu'
Bu hadis, önceki
rivayetten isnad olarak farklı fakat metin olarak hemen hemen aynıdır. Bu
rivayette; istisna edilen kıs mın belli olması halinde "sünyâ"
denilen satışın caiz olduğu ifade edilmektedir. Sünyânın manası önceki hadiste
geçmiştir.
Âlimler, bu satışı
sadece1 bahçedeki bazı ağaçları istisna edip kalanını satmaya tahsis etmezler.
Birkaçım istisna ederek geri kalan sürüyü veya birkaç ölçeğini istisna ederek
geri kalan buğday yığınını satmak da aynı hükümdedir. Caiz değildir.