SÜNEN EBU DAVUD

Bablar    Konular    Numaralar  

CİHAD BAHSİ

<< 2721 >>

بَاب فِي السَّلَبِ لَا يُخَمَّسُ

138. Selebden Hazine İçin Beşte Bir Hisse Ayrılmaz

 

حَدَّثَنَا سَعِيدُ بْنُ مَنْصُورٍ حَدَّثَنَا إِسْمَعِيلُ بْنُ عَيَّاشٍ عَنْ صَفْوَانَ بْنِ عَمْرٍو عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ جُبَيْرِ بْنِ نُفَيْرٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ عَوْفِ بْنِ مَالِكٍ الْأَشْجَعِيِّ وَخَالِدِ بْنِ الْوَلِيدِ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ قَضَى بِالسَّلَبِ لِلْقَاتِلِ وَلَمْ يُخَمِّسْ السَّلَبَ

 

Avf b. Malik el-Eşcaî ile Halid b. Velid'den rivayet edildiğine göre, Rasûlullah (s.a.v.) (maktulün) eşya (sı) nın (tümüyle onu) öldürene ait olduğuna ve bu eşyanın (beşte birinin hazineye konması için) beştebirinin ayrılmayacağına hükmetmiştir.

 

 

İzah:

Ahmed b. Hanbel, IV, 90; VI, 26.

 

Bilindiği gibi seleb; bir kimsenin üzerindeki elbisesi, silahı, parası ve bindiği hayvan ile bunun üzerindeki eşyasıdır.[Hukuk-u İslamiyye Kamusu, Bilmen Ömer Nasuhi, III, 350.]

 

Mevzumuzla ilgili bu hadis-i şerif, savaş esnasında bir kafiri öldüren mü­cahidin bu kafirin selebinin tümüne malik olacağını ve diğer ganimetlerden Allah'a peygambere yakın akrabalara, öksüzlere, muhtaçlara ve yolculara verilmek üzere ayrılan beştebir hissenin[bk. Enfâl 41] selebden ayrılması gerekmediğini selebin olduğu gibi onun sahibini Öldüren mücahide verilmesi icabettiğini ifade etmekte ve dolayısıyla "Seleb bölünmeden olduğu gibi mücahide verilir" diyen Hanefi âlimlerinin görüşünü teyid etmektedir. Çünkü Hanefi ulema­sının görüşüne göre; bir kumandanın "Her mücahid harp sahasında Öldüre­ceği düşmanın selebine nail olsun" diye, askerleri harbe teşvik etmesi caiz­dir. Böyle bir emre uyarak düşman askerini öldüren bir mücahid, onun sele-binden sayılan mallarının tümüne sahip olur. Buna diğer gaziler iştirak ede­mezler."

 

Ancak daha önce de açıkladığımız gibi , Maliki ve Hanefi ulemasına göre; mücahidin bu selebi hakkedebilmesi için kumandanın harp bitmeden önce herkesin ele geçirdiği selefin kendisine ait olacağını ilan etmesi gerekir. İmam-ı Malik'e göre; Devlet reisi isterse bu selebin tümünü mücahide verir, dilerse beşte birini beytü'l mal için alır. Kadı İsmail de bu görüştedir. İshak'tan rivayet edilen görüşe göre; eğer seleb çok ise devlet reisi beşte birini alabilir. Mekhûl ile es-Sevriye göre devlet reisi mutlak surette beşte birini alır. Bu hususda İmam Şafiî'den iki görüş rivayet edilmiştir. Seleb'in beşte birinin bö­lüneceğini söyleyenler, "Biliniz ki ganimet olarak aldığınız şeylerin beştebiri Allah'a, peygambere, yakın akrabalara, öksüzlere, muhtaçlara ve yolculara aHtir."[Enfâl 41] ayetinin genel hükmüne dayanmışlardır.[bk. Şevkânî Neylii'l-Evtâr, VII, 299.] Bezlül Mechûd yazarı­nın açıklamasına göre İmam Ahmed'e ve İmam Şafii'nin meşhur olan görü­şüne göre de, selebden beytü'1-mal için beşte bir hisse bölünemez. İmam Ma­lik'e göre ise, mücahidin hak ettiği seleb, aslında ganimetten olmayıp hu­mustan verildiğinden ondan ayrıca bir humus ayırmak gerekmez.[Bezlü'l-Mechûd, XII, 313.]

 

Şurasını da belirtmek isteriz ki; Avn'el-Ma'bûd yazarının ifadesine gö­re; bu hadis-i şerifin senedinde İsmail b. Ayyaş bulunmaktadır. Bu ravi; ha­dis âlimleri tarafından tenkid edilmiştir. Bu hadis senedi cihetiyle cerh edilmiştir.