بَاب
مَا يُؤْمَرُ
بِهِ مِنْ
الْقِيَامِ
عَلَى
الدَّوَابِّ
وَالْبَهَائِمِ
44. Hayvanlara Karşı
Yerine Getirilmesi Emredilen Görevler
حَدَّثَنَا
عَبْدُ
اللَّهِ بْنُ
مُحَمَّدٍ
النُّفَيْلِيُّ
حَدَّثَنَا
مِسْكِينٌ يَعْنِي
بْنَ
بُكَيْرٍ
حَدَّثَنَا
مُحَمَّدُ
بْنُ
مُهَاجِرٍ عَنْ
رَبِيعَةَ
بْنِ يَزِيدَ
عَنْ أَبِي كَبْشَةَ
السَّلُولِيِّ
عَنْ سَهْلِ
ابْنِ الْحَنْظَلِيَّةِ
قَالَ مَرَّ
رَسُولُ اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ بِبَعِيرٍ
قَدْ لَحِقَ
ظَهْرُهُ
بِبَطْنِهِ
فَقَالَ
اتَّقُوا
اللَّهَ فِي
هَذِهِ الْبَهَائِمِ
الْمُعْجَمَةِ
فَارْكَبُوهَا
صَالِحَةً
وَكُلُوهَا
صَالِحَةً
Sehl b.
el-Hanzaliyye'den; demiştir ki: Rasûlullah (s.a.v.) (açlıktan) karnı sırtına
yapışmış bir deveye rastladı da; "Bu dilsiz hayvanlar hakkında Allah'dan
korkunuz. Onlara (binmeye) elverişli hallerinde bininiz ve (yenmeye) elverişli
hallerinde onları yiyiniz,” buyurdu.
İzah:
Sadece Ebû Dâvud
rivayet etmiştir.
Rasûl-i Zişan Efendimiz
bu hadis-i şerifte hayvanların haklarına riâyet etmenin önemine dikkatleri
çekerek, onları, aç veya susuz bırakmanın, üzerlerine güçlerinin yetmediği yük
yüklemenin Allah'ın gazabını ve azabını mucib kılacağını dile getirmiştir,
onlara ancak binmeye müsait bir hale geldikleri zaman binilebileceğini ve iyice
semirmeden kesilip yenilmelerinin doğru olmayacağını açıklamış, konuşmaktan
âciz, ağzı dili yok tabiriyle de onların merhamete ne kadar muhtaç olduklarına
çok veciz bir şekilde işaret etmiştir.