بَاب
فِيمَا
تَجْتَنِبُهُ
الْمُعْتَدَّةُ
فِي
عِدَّتِهَا
44-46. Kocası Ölen Bir
Kadının İddeti İçinde Kaçınması Gereken Davranışları
حَدَّثَنَا
يَعْقُوبُ
بْنُ
إِبْرَاهِيمَ
الدَّوْرَقِيُّ
حَدَّثَنَا
يَحْيَى بْنُ أَبِي
بُكَيْرٍ
حَدَّثَنَا
إِبْرَاهِيمُ
بْنُ
طَهْمَانَ
حَدَّثَنِي
هِشَامُ بْنُ
حَسَّانَ ح و
حَدَّثَنَا
عَبْدُ
اللَّهِ بْنُ الْجَرَّاحِ
الْقُهِسْتَانِيُّ
عَنْ عَبْدِ
اللَّهِ
يَعْنِي
ابْنَ بَكْرٍ
السَّهْمِيَّ
عَنْ هِشَامٍ
وَهَذَا
لَفْظُ ابْنِ
الْجَرَّاحِ
عَنْ
حَفْصَةَ
عَنْ أُمِّ
عَطِيَّةَ
أَنَّ النَّبِيَّ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
قَالَ لَا
تُحِدُّ
الْمَرْأَةُ
فَوْقَ ثَلَاثٍ
إِلَّا عَلَى
زَوْجٍ
فَإِنَّهَا
تُحِدُّ
عَلَيْهِ
أَرْبَعَةَ
أَشْهُرٍ
وَعَشْرًا
وَلَا
تَلْبَسُ
ثَوْبًا
مَصْبُوغًا إِلَّا
ثَوْبَ
عَصْبٍ وَلَا
تَكْتَحِلُ
وَلَا
تَمَسُّ
طِيبًا
إِلَّا
أَدْنَى
طُهْرَتِهَا
إِذَا طَهُرَتْ
مِنْ
مَحِيضِهَا
بِنُبْذَةٍ
مِنْ قُسْطٍ
أَوْ
أَظْفَارٍ
قَالَ
يَعْقُوبُ
مَكَانَ
عَصْبٍ
إِلَّا
مَغْسُولًا
وَزَادَ
يَعْقُوبُ
وَلَا
تَخْتَضِبُ
Ummu Atiyye (r.anha)dan
rivayet edildiğine göre, Nebi (s.a.v.) şöyle buyurmuştur; "Kadın,
kocasından başka hiçbir ölü için üç günden fazla yas tutamaz. Kocası içinse
dört ay on gün yas tutar. Bu süre içerisinde boyalı elbise giyemez, fakat
(boyalı bir yemen kumaşı olan) asb kumaşını giyebilir. Sürme çekinemez ve koku
sürünemez. Ancak hayızlıyken temizlik yaklaşınca, kust veya uzfur denilen
buhurlardan biraz sürünebilir.
Bu hadîsi Ebû Davud'a
nakleden iki râvîden biri olan Yakub hadîste geçen, "Asb kumaşı"
yerine "yıkanmış kumaş" kelimesini rivayet etmiş ve hadise, "kına yakmama/" cümlesini de eklemiştir.
İzah:
Buharî, hayız, talâk;
Müslim, talâk; Nesâî, talâk; İbn Mâce, talâk; Dârîmi, talâk; Ahmed b. Hanbel,
V, 85; VI. 408.
Bilindiği gibi
"ihdâd" veya hidâd menetmek manasına gelen hadd'dan alınmıştır.
Zînetlenip kokulanmayı terketmek,
matem tutmak demektir.
Metinde geçen
"asb" bir çeşit yemen kumaşıdır. Bunun ipliği bir/araya toplanarak
bağlanır, sonra boyanır ve yayılır. Bu suretle bağlanan yerlere boya
işlemediğinden kumaş alacalı kalır.
"Kust" ise,
bir nevi güzel buhur veya öd ağacıdır; "Ezfâr" da onun başka bir
çeşididir. Hayızdan yıkandıktan sonra pis kokuyu gidermek bazı yerlerde
âdettir.
Hadîs-i şerîfte
kocasından boşanan bir kadının iddetini beklerken temizlik haline girmesi
yaklaşırken bu kokuyu sürünebileceği ifâde edilmektedir. İmâm Ahmed'in
Müsned'in ile Nesâî'nin Sünen'inde ise, temizlik haline girince sürünebileceği
ifâde edilmektedir. Nesâî'nin ifâdesinde ayrıca taran a m az ifâdesi de
vardır.
Metinde geçen
"sürme çekinemez" sözüyle kocası ölen bir kadının gözde süs teşkîl
eden ve süs için bulunan sürme çeşitlerini kullanamayacağı fakat göz
ağrılarını kesmek için kullanılan sürme çeşitlerini kullanabileceği ifâde
edilmek istenmiştir.