SÜNEN EBU DAVUD

Bablar    Konular    Numaralar  

ZEKAT BAHSİ

<< 1659 >>

DEVAM: 32. Mal'daki Haklar

 

حَدَّثَنَا جَعْفَرُ بْنُ مُسَافِرٍ حَدَّثَنَا ابْنُ أَبِي فُدَيْكٍ عَنْ هِشَامِ بْنِ سَعْدٍ عَنْ زَيْدِ بْنِ أَسْلَمَ عَنْ أَبِي صَالِحٍ عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ عَنْ النَّبِيِّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ نَحْوَهُ قَالَ فِي قِصَّةِ الْإِبِلِ بَعْدَ قَوْلِهِ لَا يُؤَدِّي حَقَّهَا قَالَ وَمِنْ حَقِّهَا حَلَبُهَا يَوْمَ وِرْدِهَا

 

Ebû Hureyre Nebi (s.a.v.)'den bir önceki (1658.) hadisin benzerini rivayet etmiştir: (Hadisin senedindeki) Zeyd b. Eslem, deve ile ilgili bölümde "onların hakkını (zekâtını) vermeyen" sözünden sonra, "su başına geldikleri günde sağılmaları haklarındandır" sözünü söyledi.

 

 

İzah:

Müslim, zekât

 

"Su başına geldikleri günde sağılmaları haklarındandır” cümlesindeki "hak"tan maksat, vacib hak değil, mendub haktır. Cumhur bu görüştedir. Bazıları bu hakkın, yardımın yapılma­sı vâcib olduğu duruma mahsus olduğunu söylerken Kadı Iyaz da: "İhtimal ki, bu zekât farz olmadan önceydi" demiş ve bu hakkın, zekâtın farz olmasıyla nesh edildiğini kast etmiştir.

 

Hayvanların su başında sağılmaları hem hayvanlara hem de fakirlere kolaylık olması içindir. Zira onları su başında sağmak, evde sağmaktan daha rahat, fakirlere yardım için daha münâsibtir.