SÜNEN EBU DAVUD

Bablar    Konular    Numaralar  

SALAT BAHSİ

<< 1118 >>

بَاب تَخَطِّي رِقَابِ النَّاسِ يَوْمَ الْجُمُعَةِ

230-232. Cuma Günü İnsanların Omuzlarına Basarak İleri Geçmek

 

حَدَّثَنَا هَارُونُ بْنُ مَعْرُوفٍ حَدَّثَنَا بِشْرُ بْنُ السَّرِيِّ حَدَّثَنَا مُعَاوِيَةُ بْنُ صَالِحٍ عَنْ أَبِي الزَّاهِرِيَّةِ قَالَ كُنَّا مَعَ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ بُسْرٍ صَاحِبِ النَّبِيِّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ يَوْمَ الْجُمُعَةِ فَجَاءَ رَجُلٌ يَتَخَطَّى رِقَابَ النَّاسِ فَقَالَ عَبْدُ اللَّهِ بْنُ بُسْرٍ جَاءَ رَجُلٌ يَتَخَطَّى رِقَابَ النَّاسِ يَوْمَ الْجُمُعَةِ وَالنَّبِيُّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ يَخْطُبُ فَقَالَ لَهُ النَّبِيُّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ اجْلِسْ فَقَدْ آذَيْتَ

 

Ebu'z-Zâhiriyye'den; demiştir ki: Bir cum'a günü Nebi (s.a.v.)'in sahâbisi Abdullah b. Büsr ile beraberdik. İnsanların omuzlarına basarak (atlayarak) bir adam geldi. Bunu gören Abdullah b. Büsr şunları söyledi: Cum'a günü Resûlullah hutbe okurken adam'ın biri insanların omuzlarından atlayarak geldi. Bunun üzerine Hz. Nebi kendisine: “Otur!... Zira gerçekten (insanlara) eziyet ettin" buyurdu.

 

 

İzah:

Nesâî, cuma, Ahmed b. Hanbel, III, 417, 438; IV, !90; İbn Mâce, ikame

 

Hadis-i Şerifin Ahmed b. Hanbel ve Beyhakî'deki rivayetleri de "otur, eziyet ettin" cümlesi: “Otur, şüphesiz eziyet ettin ve geciktin” şeklinde vârid olmuştur.

 

Hadisin zahiri insanların omuzlarından atlayarak ilerlemenin caiz ol­madığını gösterir. Omuzdan atlamakla iki kişinin arasını yararak geçme ve­ya aralarında oturmanın aynı şey mi, yoksa farklı mı olduğu ihtilaflıdır.

 

Şevkânî, Nevevî'ye göre ikisinin ayrı ayrı şeyler olduğunu, Muğnî sahi­bi İbn Kudâme'nin ise, ikisine aynı mâmâyı verdiğini söyler. Irakî, Nevevî'nin sözünü benimsemiştir.

 

Şevkânî'nin de dediği gibi bu, hadisin zahiri men'in cuma gününe mahsus olduğunu gösterir. Ancak cuma ve bayram günleri kalabalık olduğu için cemaatin omuzu üzerinde atlayarak ilerleme bu günlerde daha çok rast­landığı için galibe nazaran cumanın zikredilmiş olması muhtemeldir. Doğ­rusu da bu olmalıdır. Çünkü hadisin devamında Efendimiz bu şekilde ilerleyen kimseye "eziyet ettin" buyurmuştur. Bir hareket eziyetse, her zaman eziyet­tir. Bir namaza mahsus değildir.

 

Hadis-i şerif hüküm itibariyle camide insanların omuzlan üzerinden at­lamanın haram olduğuna delâlet ediyor.

 

Ebû Hâmid, Şafiî'den yaptığı bir talikte buna haram demiş, kimileri de bu hareketi büyük günahlardan saymıştır. Nevevî, "Muhtar olan, sahih ha­dislerin delâleti ile haram olduğudur" der, fakat Şafiî mezhebinin meşhur olan görüşüne göre, önde bir açıklık yoksa, mekruhtur. Hanbelîlerin görü­şü de Şâfiîlerinkinin aynıdır.

 

Malikîlere göre, insanların omuzları üzerinden geçmek mutlak olarak haramdır. Önde bir boşluk olmuş, olmamış, imam minbere oturduktan son­ra olmuş oturmadan evvel olmuş, hiç fark etmez, hüküm aynıdır. Ancak bir safı doldurmak için bu hareket caizdir.

 

Hanefilere göre, cuma günü imam hutbeye başlamamışsa başkalarına eziyet etmemek şartıyla öne geçmekte mahzur yoktur.

 

Tahtavî, Merakı'l-Felâh haşiyesinde', Halebî'den naklen şöyle der:

 

"Omuza basmaktan nehyedilmesinin, "imkân olduğu takdirde" kaydı ile kayıtlanması gerekir. Ama geride yer olmayıp önde boş yer olduğu halde zarûreten öne geçmek için omuzlardan atlamak caiz olmalıdır."

 

Hulâsa adındaki kitapta da bu konuda şunlar yer alıyor:

 

"Cami dolu iken içeriye giren bir kimse eğer omuzların üzerinden ge­çerken cemaate eziyet edecekse, geçemez ama kimsenin elbisesine veya be­denine basmadan atlayıp imama yaklaşmasında beis yoktur.”

 

Fakih Ebû Ca'fer de "imam minbere çıkmadan ve kimseye eziyet etme­den tehatti caizdir" der.

 

Naklettiğimiz bu ibarelerden anlıyoruz ki, Hanefîlere göre insanların omuzlarından atlayarak ilerlemek iki şartla caizdir:

 

1. Kimseye eziyet etmemek. Çünkü insanlara eziyet etmek haramdır.

 

2. Cuma günü imamın minbere çıkmamış olması. Zira omuzlar üzerine basıp geçmek bir ameldir. Hatib minbere çıkınca bir amelle meşgul olmak haram veya harama yakın mekruhtur.

 

Bunlardan dolayı imama yakın olma faziletini elde etmek için bu mah­zurlara katlanılarnaz.

 

İnsanların omuzlarına basmayı men eden başka hadisler de vardır. Bun­lardan bir kaçını nakledelim:

 

Muâz b. Enes Resûlullah'ın şöyle buyurduğunu haber verdi: "Kim Cu­ma günü insanların omuzlarına basarsa, Cehenneme bir köprü kurmuş de­mektir". (Tirmizî, İbn Mace).

 

Erkam b. Erkam el-Mahzûmî'den yapılan bir rivayette Resûlullah şöyle buyurmuştur: "Cuma günü imam minbere çıktıktan sonra insanların omuz­larına basan ve iki kişinin arasını ayıran kimse Cehennemde barsağını sürü­yen gibidir" (Ahmed, Taberânî.)

 

Enes'ten rivayet edilmiştir, der ki:

 

"Resûlullah (s.a.v.) hutbe okurken, Efendimizin yakınına oturuncaya kadar, insanların omuzlarından atlaya atlaya ilerleyen bir adam geldi. Hz. Nebi namazını bitirince adama:

 

Ey falan! Bizimle cuma kılmaktan seni men eden şey ne? buyurdu. Adam:

 

Ya Resulallah! Seni görebileceğim bir yere oturmayı istedim, dedi. Bu­nun üzerine Efendimiz:

 

Seni insanların omuzlarına basar ve onlara eziyet ederken gördüm. Kim bir mü si umana eziyet ederse, bana eziyet etmiş olur. Bana eziyet eden de Al­lah'a eziyet etmiş demektir, buyurdu" (Taberânî).