SÜNEN EBU DAVUD

Bablar   Konular    Numaralar  

SALAT BAHSİ

<< 1069 >>

DEVAM: 209-210. Köylerde Cuma

 

حَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ بْنُ سَعِيدٍ حَدَّثَنَا ابْنُ إِدْرِيسَ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ إِسْحَقَ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ أَبِي أُمَامَةَ بْنِ سَهْلٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ كَعْبِ بْنِ مَالِكٍ وَكَانَ قَائِدَ أَبِيهِ بَعْدَ مَا ذَهَبَ بَصَرُهُ عَنْ أَبِيهِ كَعْبِ بْنِ مَالِكٍ أَنَّهُ كَانَ إِذَا سَمِعَ النِّدَاءَ يَوْمَ الْجُمُعَةِ تَرَحَّمَ لِأَسْعَدَ بْنِ زُرَارَةَ فَقُلْتُ لَهُ إِذَا سَمِعْتَ النِّدَاءَ تَرَحَّمْتَ لِأَسْعَدَ بْنِ زُرَارَةَ قَالَ لِأَنَّهُ أَوَّلُ مَنْ جَمَّعَ بِنَا فِي هَزْمِ النَّبِيتِ مِنْ حَرَّةِ بَنِي بَيَاضَةَ فِي نَقِيعٍ يُقَالُ لَهُ نَقِيعُ الْخَضَمَاتِ قُلْتُ كَمْ أَنْتُمْ يَوْمَئِذٍ قَالَ أَرْبَعُونَ

 

Babası Ka'b b. Mâlik'in gözleri görmez olduktan sonra ona rehberlik eden Abdurrahman b. Ka'b demiştir ki:

 

Ka'b cuma günü ezanı duyunca Es'ad b. Zürâre için dua ederdi. Kendisine:

 

Ezanı işitince Es'ad b. Zurâre'ye (niçin) duâ ediyorsun? dedim.

 

Çünkü o Naklu'l-hadamat denilen çukurdaki Beni Beyâda Harrasından Hezmü'n-Nebît denilen yerde bize ilk defa cum'a namazını kıldırandır, karşılığını verdi.

 

O gün kaç kişiydiniz? dedim.

 

Kırk kişi idik, diye cevap verdi.

 

 

izah:

İbn Mâce, ikâme

 

Anlaşıldığına göre Ka'b b. Mâlik'in gözleri ömrünün sonuna doğru görmez olmuştur.Bu yüzden oğlu Abdurrahman onun elinden tutuyor ve gideceği yere götürüp getiriyordu. Cuma ezanı okununca Ka'b b. Mâlik Es'ad b. Zürâre'yi rahmetle anıyor ve onun için dua ediyor­du. Bunun sebebini soran oğluna kendilerine Medine'nin bir köyünde ilk defa cuma namazını Es'ad'ın kıldırdığını söyledi. Bu köy Nakîü'l-hadamât deni­len çukurdaki Benû Beyâda Harrasında Hezmu'n-Nebit denilen bir yerdi.

 

Naki': İçinde yağmur suyu biriken, sular çekildikten sonra da ot biten çukurlara denir.

 

Hadamât: Medine civarında bir yerin adıdır.

 

Benû Beyâda: Ensardan bir sülâlenin adı.

 

Harra: Ateşte yanmış gibi simsiyah taşlardan oluşan taşlık.

 

Harratü Benî Beyâda: Medine'ye bir mil mesafede bir köyün adı.

 

Hezmü'n-nebît: Harratü Beni Beyâda köyündeki bir yer.

 

Hezm: Alçak arazi.

 

Nebît: Yemen'de bir kabilenin adı.

 

Bu hadis, köylerde cumanın sahih ve cuma kılmak için kırk adedini şart koşanların görüşüne delil sayılmaktadır. Ancak Es'ad b. Zürâre cuma kıl­dırdığında cemaatin sayısının kırk olması, cumanın sıhhati için kırk kişinin şart olduğunu göstermez.

 

Mahir: Menhel yazarı bu hadis’in şerhinde oldukça geniş açıklama yapmış ancak burada o açıklama yok, hepsi olmasada Menhel açıklamasının bir kısmı ve daha geniş hadis metni için: BURAYA TIKLAYIN