DEVAM: 194-195.
Otururken Teşehhüdü Unutan (Ne Yapar?)
حَدَّثَنَا
عُبَيْدُ
اللَّهِ بْنُ
عُمَرَ الْجُشَمِيُّ
حَدَّثَنَا
يَزِيدُ بْنُ
هَارُونَ
أَخْبَرَنَا
الْمَسْعُودِيُّ
عَنْ زِيَادِ
بْنِ عِلَاقَةَ
قَالَ صَلَّى
بِنَا
الْمُغِيرَةُ
بْنُ شُعْبَةَ
فَنَهَضَ فِي
الرَّكْعَتَيْنِ
قُلْنَا
سُبْحَانَ
اللَّهِ
قَالَ
سُبْحَانَ اللَّهِ
وَمَضَى
فَلَمَّا
أَتَمَّ
صَلَاتَهُ
وَسَلَّمَ
سَجَدَ
سَجْدَتَيْ
السَّهْوِ
فَلَمَّا
انْصَرَفَ
قَالَ
رَأَيْتُ رَسُولَ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
يَصْنَعُ كَمَا
صَنَعْتُ قَالَ
أَبُو دَاوُد
وَكَذَلِكَ
رَوَاهُ ابْنُ
أَبِي
لَيْلَى عَنْ
الشَّعْبِيِّ
عَنْ الْمُغِيرَةِ
بْنِ
شُعْبَةَ
وَرَفَعَهُ وَرَوَاهُ
أَبُو
عُمَيْسٍ
عَنْ ثَابِتِ
بْنِ
عُبَيْدٍ
قَالَ صَلَّى
بِنَا
الْمُغِيرَةُ
بْنُ
شُعْبَةَ
مِثْلَ
حَدِيثِ
زِيَادِ بْنِ
عِلَاقَةَ
قَالَ أَبُو
دَاوُد أَبُو
عُمَيْسٍ
أَخُو
الْمَسْعُودِيِّ
وَفَعَلَ سَعْدُ
بْنُ أَبِي
وَقَّاصٍ
مِثْلَ مَا
فَعَلَ
الْمُغِيرَةُ
وَعِمْرَانُ
بْنُ حُصَيْنٍ
وَالضَّحَّاكُ
بْنُ قَيْسٍ
وَمُعَاوِيَةُ
بْنُ أَبِي سُفْيَانَ
وَابْنُ
عَبَّاسٍ
أَفْتَى
بِذَلِكَ
وَعُمَرُ
بْنُ عَبْدِ
الْعَزِيزِ
قَالَ أَبُو
دَاوُد
وَهَذَا
فِيمَنْ
قَامَ مِنْ ثِنْتَيْنِ
ثُمَّ
سَجَدُوا
بَعْدَ مَا
سَلَّمُوا
Ziyâd b. Alâka'dan;
demiştir ki:
Muğîre b. Şu'be bize
namaz kıldırdı da iki rekatte(n sonra oturmadan) kalktı. Biz (hatırlatmak için)
"Sübhânellah" dedik. O da "sübhânellah" deyip namaza devam
etti. Namaz'ı bitirince selâm verip iki defa sehv secdesini yaptı. (Cemaate)
döndüğü zaman:
Ben, Resûlullah
(s.a.v.)'i aynen benim yaptığım gibi yaparken gördüm, dedi.
Ebû Dâvûd dediki: Bu
hadisi aynen bu şekilde İbn Ebi Leyla, Şa'bî'den; o da Muğîre b. Şu'be'den
rivayet etti. Yine onu Ebû Umeys, Sabit b. Ubeyd'den; "Muğire b. Şu'be
bize namaz kıldırdı...”(diye başlayıp) Ziyâd b. Alâka'nın hadisi gibi rivayet
etti. Ebû Umeys, Mes'udî'nin kardeşidir.
Sa'd b. Ebî Vakkas,
îmran b. Husayn, Dahhak b. Kays ve Muaviye b. Ebî Süfyan Muğîre b. Şu'be'nin
yaptığı gibi yaptılar. İbn Abbas ve Ömer b. Abdilaziz de aynı şekilde fetva
verdiler.
Bu, iki rek'atten sonra
kalkan ve selâm verdikten sonra secde edenler hakkındadır. (Bu
zikrettiklerinin 'Muaviye b. Ebî Süfyan hariç- selam’dan sonra sehv secdesi
yapmışlardır.)
İzah:
Bu "eser"
bundan önceki hadiste rivayet edilen hükmün aynısını haber vermektedir. Ancak burada
imam’ın yanılması halinde cemaatin onu uyarmak için "sübhânellah"
demesinin meşru olduğu anlaşılmaktadır. Nitekim bu mevzuda daha önce bilgi
verilmiştir.
"Eser'Men, Muğîre
b. Şu'be'nin cemaate namaz kıldırırken ikince rekatten sonra oturmayıp ayağa
kalktığını, tam doğrulduktan sonra cemaatin kendisine hatırlatmak için
"sübhânellah" dediklerini, Muğîre'nin de "namaza devam
edin" mânâsında "sübhânellah" diyerek karşılık verdiğini anlamaktayız.
Ebû Dâvûd bu eseri
rivayet ettikten sonra rivayetin sıhhatine işaret babında Sa'd b. Ebî Vakkâs,
İmrân b. Husayn, Dahhâk b. Kays ve Muâviye b. Ebî Süfyân'ın da aynen Muğîre b.
Şu'be gibi yaptıklarını İbn Abbâs ve Ömer b. Abdilaziz'in de o şekilde fetva
verdiklerini söylemiştir.