بَاب
الرَّجُلِ
يَعْتَمِدُ
فِي
الصَّلَاةِ
عَلَى عَصًا
172-173. Namazda
Bastona Dayanmak
حَدَّثَنَا
عَبْدُ
السَّلَامِ
بْنُ عَبْدِ
الرَّحْمَنِ
الْوَابِصِيُّ
حَدَّثَنَا أَبِي
عَنْ
شَيْبَانَ
عَنْ حُصَيْنِ
بْنِ عَبْدِ
الرَّحْمَنِ
عَنْ هِلَالِ
بْنِ يَسَافٍ
قَالَ
قَدِمْتُ
الرَّقَّةَ فَقَالَ
لِي بَعْضُ
أَصْحَابِي
هَلْ لَكَ فِي
رَجُلٍ مِنْ
أَصْحَابِ
النَّبِيِّ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
قَالَ قُلْتُ
غَنِيمَةٌ
فَدَفَعْنَا
إِلَى
وَابِصَةَ
قُلْتُ
لِصَاحِبِي
نَبْدَأُ
فَنَنْظُرُ
إِلَى
دَلِّهِ فَإِذَا
عَلَيْهِ
قَلَنْسُوَةٌ
لَاطِئَةٌ ذَاتُ
أُذُنَيْنِ
وَبُرْنُسُ
خَزٍّ أَغْبَرُ
وَإِذَا هُوَ
مُعْتَمِدٌ
عَلَى عَصًا فِي
صَلَاتِهِ
فَقُلْنَا
بَعْدَ أَنْ
سَلَّمْنَا
فَقَالَ
حَدَّثَتْنِي
أُمُّ قَيْسٍ بِنْتُ
مِحْصَنٍ أَنَّ
رَسُولَ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
لَمَّا
أَسَنَّ
وَحَمَلَ اللَّحْمَ
اتَّخَذَ
عَمُودًا فِي
مُصَلَّاهُ
يَعْتَمِدُ
عَلَيْهِ
Hilal b. Yesaf'dan;
demiştir ki: Rakka'ya geldim. Arkadaşlarımdan biri: Rasûlullahm ashabından biri
ile görüşmek ister misin? dedi. Bu benim için ganimettir, dedim. Vâbisa (b.
Mabed b. el-Haris) ya gittik. Arkadaşıma: Önce dış görünüşüne bakalım, dedim.
Vâbisa'nın üzerinde, başına bitişik iki uçlu bir başlık ve toz renginde ipekten
bir bornoz göze çarpıyordu. O namazda bir baston'a dayanmış vaziyette idi.
(Namazı bitirince) kendisine selâm verdikten sonra (namazda baston'a dayanmayı)
sorduk. Şu karşılığı verdi: Ümmü Kays bint Muhsin bana haber verdi ki,
Rasûlullah (s.a.v.) yaşlanıp kilo alınca; namaz kıldığı yerde üstüne dayanacağı
bir direk edinmişti.
Sadece Ebû Dâvûd
rivayet etmiştir.
AÇIKLAMA:
Hilal'e, Rasulullah’ın
bir sahabesi ile görüşmeyi teklif eden zat’ın ismi, burada açıklanmamıştır.
İmam Ahmed'in Müsned'indeki bir başka rivayetten [Ahmed b. Hanbel, IV , 228.]
anladığımıza göre bu zat Ziyâd b. Ebi'l-Ca'd'dır.
Hadisi şeriften,
Rasûlullah (s.a.v.)'m yaşlanınca kilo aldığı anlaşılmaktadır. Bazı âlimler bu
keyfiyeti kabul etmiyorlarsa da, bu bir vakıadır. Nitekim Hz. Âişe, Resûlullah
hakkında "yaşlanıp kilo alınca..." tâbirini kullanmıştır.
Hadisi şerif, bir özür
halinde namaz kılarken baston gibi bir şeye dayanmanın caiz olduğuna delildir.
Bunda bütün imamlar müttefiktir. Hadisi şerifte özür olarak yaşlılık ve
şişmanlık söz konusu edilmiş ise de, hastalık ve zayıflık gibi haller de
özürdür. Ancak, bir şeye dayanarak ayakta durmaya gücü yeten kimsenin, oturarak
namaz kılmasının cevazı konusunda ihtilâf etmişlerdir. Hanefîler, Hanbelîler ve
Şâfiîlerden bazılarına göre bu durumda olan bir kimse namazım oturarak kılamaz.
Ayağa kalkıp bir şeye dayanması vâciptir.Mâlikîlerle Şâfiîlerden bazılarına
göre bu durumda olan kimsenin ayağa kalkması vacip değil, müstehaptır. Fakat,
kişinin dayanması, dayandığı şey çekildiği takdirde yere düşeceği bir durumda
ise, Hanbelîlerle Şafiîlerin cumhuruna göre namaz bâtıl; Hanefîlere göre,
kerahetle sahihtir. Bu hükümler sadece farz namazlara hastır. Nafile, namazlar,
oturarak da, bir şeye yaslanarak da kılınabilir. Zaruret olmaksızın farz
namazlarda bir şeye yaslanmak mekruhtur.