بَاب مَنْ
كَرِهَ
الْقِرَاءَةَ
بِفَاتِحَةِ
الْكِتَابِ
إِذَا جَهَرَ
الْإِمَامُ
132-133. İmamın
Açıktan Okuduğu Namazlarda Fatiha Okumayı Mekruh Sayanlar(In Delilleri)
حَدَّثَنَا
الْقَعْنَبِيُّ
عَنْ مَالِكٍ
عَنْ ابْنِ
شِهَابٍ عَنْ
ابْنِ أُكَيْمَةَ
اللَّيْثِيِّ
عَنْ أَبِي
هُرَيْرَةَ
أَنَّ
رَسُولَ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
انْصَرَفَ
مِنْ صَلَاةٍ
جَهَرَ
فِيهَا
بِالْقِرَاءَةِ
فَقَالَ هَلْ
قَرَأَ
مَعِيَ
أَحَدٌ
مِنْكُمْ
آنِفًا
فَقَالَ
رَجُلٌ
نَعَمْ يَا
رَسُولَ
اللَّهِ
قَالَ إِنِّي أَقُولُ
مَالِي
أُنَازَعُ
الْقُرْآنَ
قَالَ
فَانْتَهَى
النَّاسُ
عَنْ
الْقِرَاءَةِ
مَعَ رَسُولِ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
فِيمَا
جَهَرَ فِيهِ
النَّبِيُّ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
بِالْقِرَاءَةِ
مِنْ
الصَّلَوَاتِ
حِينَ
سَمِعُوا
ذَلِكَ مِنْ
رَسُولِ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
قَالَ أَبُو
دَاوُد رَوَى
حَدِيثَ
ابْنِ
أُكَيْمَةَ
هَذَا
مَعْمَرٌ وَيُونُسُ
وَأُسَامَةُ
بْنُ زَيْدٍ
عَنْ الزُّهْرِيِّ
عَلَى
مَعْنَى
مَالِكٍ
Ebu Hureyre (r.a.)'den
rivayet edildiğine göre, Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sesli okuduğu bir
namazdan sonra: "Demin biriniz benimle beraber okudu mu?" buyurmuş.
Bunun üzerine bir adam: Evet, ey Allah'ın Resulü, diye cevab vermiş, (Resul-i
Ekrem de şöyle) buyurmuş: "Ben de neden kıraatim karışıyor diyordum."
Halk, Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den bunu duyunca bir daha Resul-i Ekrem'in
aşikare okuduğu namazlarda O'nunla beraber okumayı bıraktılar.
Ebu Davud dediki: Bu İbn
Ükeyme hadisini Ma'mer, Yunus ve Usame b. Zeyd, Malik'in (rivayet ettiği
hadisin) manasına uygun olarak ez-Zührî'den rivayet ettiler.
Diğer tahric: Tirmizî,
salat; Nesaî iftitah; İbn Mace, ikame; Muvatta, nida; Ahmed b. Hanbel, II, 240,
284, 285, 302.
AÇIKLAMA:
"Halk bunu duyunca
bir daha Resul-i Ekrem'in aşikare okuduğu namazlarda onunla okumayı
bıraktılar" sözünün mefhum-ı muhalifi, Resülullah'ın sesli okuduğu
namazlarda okumayı bıraktılar ve sessiz okuduğu namazlarda ise, yine okumaya
devam ettiler, demektir. Ulemanın çoğunluğu ile Hanefi mezhebinden imam
Muhammed bu görüştedir. Ancak bir önceki hadiste açıkladığımız gibi, bazılarına
göre imamın sustuğu yerlerde cemaat Fatiha'yı okur ve tamamlar denmiştir.
Delillerin münakaşası için 818 numaralı hadise müracaat edilebilir.
Ancak Resul-i Ekrem'in
arkasındakileri okumaktan nehyetmesine sebep okuyuşuna karışılması, iştirak
edilmesi ve Kur'an konusunda onunla münazaa ediliyormuş gibi bir duruma
düşülmesi olduğu düşünülürse, bu durum cehrî namazlarda olduğu kadar gizli
okunan namazlarda da bulunduğu bir gerçektir. İşte Hanefi uleması meseleye bu
açıdan bakarak gerek cehrî ve gereksc hafi okunan namazlarda imamın arkasında
bulunan cemaatin Kur'an okumasını mekruh saymıştır.
Yine hadis alimlerine
göre "Halk Resul-i Ekrem'den bunu duyunca bir daha Hz. Nebi'in aşikare
okuduğu namazlarda onunla okumayı bıraktılar." cümlesi, Resul-i Ekrem'e
ait değil, ravilerden birine aittir. Bilindiği gibi bu şekilde ravî tarafından
hadise katılan bu gibi sözlere "müdrec" denilir. Ulema bu sözün kime ait
olduğu üzerinde de durmuş, kimisi bu sözün Zührî'ye ait olduğunu söylerken
kimisi de bu sözün Ebu Hureyre'ye ait olduğunu söylemiştir. Bezru'l-mechud
sahibi bu sözün Ebu Hureyre (r.a.)'ye ait olduğunu delilleriyle isbat
etmişler.[Bezlu'l-mechud, V, 62-63.] Her ne kadar Tirmizî bu hadisin Hasen
olduğunu söylemişse de Nevevî'ye göre bu hadisin zayıflığında ulema ittifak
etmişlerdir. Çünkü İbn Ukeyme kimliği meçhul bir kimsedir. Fakat Nevevî'nin
"Bu hadisin zayıflığında ittifak edilmiştir" sözünü ihtiyatla karşılamak
gerekir. Çünkü İbn Hıbban bu hadisin sahih olduğunu söylediği gibi, Muhammed
b. Yahya, Buharî, Ebu Davud gibi muhaddisler sadece "Halk Resul-i
Ekrem'den bunu duyunca bir daha Resul-i Ekrem (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'in aşikare okuduğu
namazlarda onunla birlikte okumayı terkettiler" cümlesinin müdrec olduğunu
söylemişler. Hadisin Nebi'e ait olan esas metninin zayıf olduğuna dair her
hangi bir söz söylememişlerdir. Bu durumda Nevevî'nin "bu hadisin
zayıflığında ittifak vardır" sözü, isabetli değildir. Çünkü aksini
söyleyen de vardır.