SÜNEN EBU DAVUD

Bablar    Konular    Numaralar  

SALAT BAHSİ

<< 774 >>

DEVAM: 118-119. Namaza Başladıktan Sonra Okunacak Dualar

 

حَدَّثَنَا الْعَبَّاسُ بْنُ عَبْدِ الْعَظِيمِ حَدَّثَنَا يَزِيدُ بْنُ هَارُونَ أَخْبَرَنَا شَرِيكٌ عَنْ عَاصِمِ بْنِ عُبَيْدِ اللَّهِ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عَامِرِ بْنِ رَبِيعَةَ عَنْ أَبِيهِ قَالَ عَطَسَ شَابٌّ مِنْ الْأَنْصَارِ خَلْفَ رَسُولِ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ وَهُوَ فِي الصَّلَاةِ فَقَالَ الْحَمْدُ لِلَّهِ حَمْدًا كَثِيرًا طَيِّبًا مُبَارَكًا فِيهِ حَتَّى يَرْضَى رَبُّنَا وَبَعْدَمَا يَرْضَى مِنْ أَمْرِ الدُّنْيَا وَالْآخِرَةِ فَلَمَّا انْصَرَفَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ قَالَ مَنْ الْقَائِلُ الْكَلِمَةَ قَالَ فَسَكَتَ الشَّابُّ ثُمَّ قَالَ مَنْ الْقَائِلُ الْكَلِمَةَ فَإِنَّهُ لَمْ يَقُلْ بَأْسًا فَقَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ أَنَا قُلْتُهَا لَمْ أُرِدْ بِهَا إِلَّا خَيْرًا قَالَ مَا تَنَاهَتْ دُونَ عَرْشِ الرَّحْمَنِ تَبَارَكَ وَتَعَالَى

 

Amir b. Rabia babasından; demiştir ki: Ensardan bir genç Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in arkasında namaz kılarken aksırdı ve; "bize bağışladığı (gerek) dünya ve (gerekse) ahiret (nimetlerin)den dolayı Allah'a pek çok, güzel ve her an ziyadeleşen hamdler olsun" dedi. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) namazı bitirince: "(Bu) duayı okuyan kimdi?" diye sordu. (Amir) dedi ki, genç sükut etti. Sonra "(bu) duayı okuyan kimdi? Gerçekten o kimse sakıncalı birşey söylemedi" buyurdu. Bunun üzerine (o genç): O duayı ben okumuştum, ey Allah'ın Resulü; ben bu dua ile hayırdan başka bir şey kastetmedim diye cevap verdi. (Nebiyy-i Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem de): "(Bu dua) zikri sonsuz derecede büyük olan Rahman'ın Arşına erişti" buyurdu.

 

 

Sadece Ebu Davud rivayet etmiştir.

 

AÇIKLAMA:     Metinde geçen "Arş” kelimesi sözlükte taht, çatı, tavan gibi manalarına gelir.Kur'an-ı Kerim ve hadislerde beyan edildiğine göre Arş, yedi göğün ve kürsinin üzerine bulunur. Bunların hepsini kuşa­tır, Kur'an'da Allah'ın, Arşın sahibi ve Rabbi olduğu belirtilir: “Allah (c.c.) yüce Arşın sahibidir."[Neml 26] Allah gökleri ve yeri altı günde yaratmış ve sonra onun emri Arş üzerinde hükümran olmuştur"[A'raf 54; Yunus 3] "Alem yaratılmadan ön­ce Arş su üstünde idi"[Hud 7] "Allah Arş üzerinde istiva etmiş", "O'nun emri ve hükmü Arşı kaplamıştır."[Taha 5; Secde 4; Hadîd 4]

 

Ehl-i sünnet alimleri Allah'ın Arş üzerine istiva etmesinden, orada otur­masının ve mekana muthaç bulunmasının gerekmeyeceğini söyleyerek bu gibi ifadeleri müteşabih saymışlar ve te'vili cihetine gitmişlerdir.

 

Buna göre Arş, Allah'ın mutlak hüküm verme ve yürütme gücünün ifa­desidir. Arş Allah'ın kudret ve saltanatının tecelli yeridir. O bir manada bü­tün kainatı ifade etmektedir. Bazı ayetlerde meleklerin Arşın etrafını kuşattığı,[Zumer 75] bazılarının Arşı yüklendiği[Mu'min 7] belirtilir.

 

Hadiste geçen "Rahman” kelimesi ise, Cenab-ı Hakk'ın el-Esmau'l-Hüsna'sındandır. Kur'an-ı Kerim'in ilk Suresi olan Fatiha Suresinde Allah Teala'nın hem Rahman hem de Rahîm olduğu ifade edilmektedir. Kur'an ilimleriyle uğraşanlara göre Rahman sıfatı Allah'ın dünya ile ilgili rahmet sıfatıdır. Yani Allah dünyada mü'min-kafir ayırımı yapmadan herkesin rız­kını verir. Çalışmalarını boşa çıkarmaz; hakkıyla hakkının verilmesini emr eder. Rahim sıfatı ise, ahiretteki rahmet sıfatıdır ve yalnız inananlara aittir. Yani Allah Teala, ahirette yalnız mü'minlere acıyacak ve onları rızıklandı-racaktır. Allah Teala Rahmetinin herşeyi kapladığını Kur'an-ı Keriminde haber vermiştir.[bk. A'raf 156] "Rahmetim azabımı ve gadabımı geçmiştir*' mealinde bir kudsi hadis de rivayet edilmektedir.

 

Hadisteki "duanın Rahmanın Arşına erişmesi" tabiriyle bu duanın Al­lah katında kabul edildiği kast edilmiştir.

 

Bu hadis-i şerifle ilgili diğer açıklamalar bir önceki hadis-i şerifte geç­miştir. Oraya müracaat edilebilir. Ancak bu hadis-i şerif zayıftır. Çünkü se­nedinde Asim b. Ubeydullah vardır. Daha önce de ifade ettiğimiz gibi bu kimse zayıftır.