DEVAM: 70. Cemaat Üç Kişi Olduğu Zaman Nasıl Saf
Tutarlar?
حَدَّثَنَا
عُثْمَانُ
بْنُ أَبِي
شَيْبَةَ
حَدَّثَنَا
مُحَمَّدُ
بْنُ
فُضَيْلٍ عَنْ
هَارُونَ
بْنِ
عَنْتَرَةَ
عَنْ عَبْدِ
الرَّحْمَنِ
بْنِ الْأَسْوَدِ
عَنْ أَبِيهِ
قَالَ
اسْتَأْذَنَ
عَلْقَمَةُ
وَالْأَسْوَدُ
عَلَى عَبْدِ
اللَّهِ
وَقَدْ
كُنَّا
أَطَلْنَا
الْقُعُودَ
عَلَى
بَابِهِ
فَخَرَجَتْ
الْجَارِيَةُ
فَاسْتَأْذَنَتْ
لَهُمَا
فَأَذِنَ لَهُمَا
ثُمَّ قَامَ
فَصَلَّى
بَيْنِي وَبَيْنَهُ
ثُمَّ قَالَ هَكَذَا
رَأَيْتُ
رَسُولَ
اللَّهِ
صَلَّى اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
فَعَلَ
Abdurrahman b.
el-Esved'in, babası Esved'den rivayet ettiğine göre (Esved şöyle) demiştir:
Alkame ve ben (Esved) Abdullah (b. Mes'ud)'un huzuruna girmek için izin
istedik. Kapısında uzun müddet oturduk. (Nihayet) cariyesi çıktı(ve dönüp
Abdullah'dan) bizim (içeriye girmemiz) için izin istedi. O da girmemize müsaade
etti (girdik). Sonra (Abdullah) kalktı ikimizin arasına durup namaz kıldı (ve
şöyle) dedi: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)’i işte böyle
yaparken gördüm."
Diğer tahric: Müslim,
mesacid; imare; Tirmizî, fiten; Nesaî, imame; bey'at; Darimî, salat; Ahmed b.
Hanbel, 1,384, 409, 424, 428, 433, 456, 462; 11,95,
AÇIKLAMA: Bu hadis-i şerifte el-Esved kendisinden Esved
diye bahsetmekte, "biz izin istedik" diyecek yerde "Alkame ile
Esved izin istediler" demektedir. Biz tercümemizde kavis içinde bu
noktaya işaret ettik. Ancak Abdullah (r.a.) ile namaz kılışlarını anlatırken
ise kendisiyle arkadaşından "biz" kelimesiyle bahsetmektedir.
Hadis-i
şerifin zahirine göre imamla beraber iki kişi daha olduğu zaman, imamı
aralarında almak şartıyle hepsi aynı safta ve hizada bulunarak namazlarını
cemaatle kılarlar. Nehaî, Ebu Yusuf, ve bazı Kufeli alimler bu görüşü
benimsemişlerdir. Delilleri de, bu hadisle beraber "İmamı ortanıza
durdunuzu ve saftaki boşlukları doldurunuz" mealindeki 681 no'lu hadisi
şeriftir. Ulemanın büyük ekseriyetine göre cemaat iki kişi olduğu zaman imam
öne durur, iki kişilik cemaat de imamın arkasına durur. Delilleri ise daha önce
geçen (612) no'lu Enes b. Malik hadisiyle Müslim'in Cabir'den rivayet ettiği,
"Resul-i Ekrem namaz kılmak için kalktı, ben de gelip sol tarafına durdum.
Bunun üzerine elimden tutarak beni çevirdi ve sağ tarafına durdurdu. Sonra
Cubar b. Sahr geldi o da Resul-i Ekrem'in (s.a.v.) soluna durdu. Bunun üzerine
ikimizin de elinden tutarak arkasına durdurdu"[bk. Müslim, müsafirîn] mealindeki hadis ve
Tirmizî'nin Semure b. Cundub'den rivayet ettiği "Resul-i Ekrem (s.a.v.) üç
kişi olduğumuz zaman namazda birimizin öne geçmesini emretti”[bk. Tirmizî, salat] mealindeki hadis-i
şeriftir. Bu görüşte olan fıkıh alimleri mevzumuzu teşkil eden Ebu Davud
hadisi üzerinde şu görüşleri ileri sürerler: Resul-i Ekrem (s.a.v.)'in iki
kişiyle beraber aynı safta ve aynı hizada, namaz kılması namaz kıldıkları yerin
çok dar oluşundan ileri gelmiş olabileceği gibi, bu şekilde namaz kılmanın
caiz olduğunu göstermek maksadıyla da olabilir. Nitekim Beyhakî'nin
Abdulvehhab b. Ata'dan rivayet ettiğine göre İbn Sirin, Resul-i Ekrem
(s.a.v.)'in namazı bu şekilde saf teşkil ederek kıldırmasını mescidin
darlığına bağlamıştır. Şevkanî ise, Neylu*l-Evtar isimli eserinde şunları
söyler: "Ebu Ömer bu İbn Mes'ud hadisinin mevkuf olduğunu söylerken bir
çok ilim adamı da bu hadis-i şerifin mensuh olduğunu söylemektedirler. Çünkü
Resul-i Ekrem (s.a.v.) Medine'ye geldiği zaman bu uygulamayı terk etmiştir.
Nitekim Hanefi alimlerinden İbn Hümam da bu hadis-i şerifin mensuh olduğunu
söylemektedir, ileride gelecek olan 681 no'lu Ebu Hüreyre hadisi üzerinde de şu
görüşleri ileri sürüyorlar: İmamın safın ortasında bulunmasından maksat,
saffın ortasında bulunan kişinin önünde durması demektir. Ayrıca Arapçada
"falan ortada bir kişidir" demek "kavminin en hayırlısı"
demektir. Buna göre "imamı ortanıza durdurunuz" sözünün anlamı,
"en hayırlınızı imam tayin ediniz" demektir."