DEVAM: 67. Kıldığı
Namazı Bir De Cemaate Kıldıran Kimse
حَدَّثَنَا
مُسَدَّدٌ
حَدَّثَنَا
سُفْيَانُ
عَنْ عَمْرِو
بْنِ
دِينَارٍ
سَمِعَ جَابِرَ
بْنَ عَبْدِ
اللَّهِ
يَقُولُ
إِنَّ مُعَاذًا
كَانَ يُصَلِّي
مَعَ
النَّبِيِّ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
ثُمَّ
يَرْجِعُ
فَيَؤُمُّ قَوْمَهُ
Cabir b. Abdillah (r.a.)
şöyle demiştir: "Muaz (r.a.) namazı Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
ile kılar, sonra da döner kavmine imam olurdu."
Diğer tahric: Buharî,
ezan; Müslim, salat; Ebu Davud, salat; Tirmizî, cum'a; Nesai, imame; Ahmed b.
Hanbel, I, 450; III, 376, 377.
AÇIKLAMA: Bu hadis-i şerifle ilgili açıklamalar bir
evvelki hadis-i şerifte geçmiştir. Oraya müracaat edilebilir.
Bu
hadıs-ı şerifi Beyhakî, Cabir b. Abdillah'dan şöyle rivayet etmiştir: Cabir b.
Abdillah der ki "Muaz İbn Cebel, yatsı namazını Resulullah ile birlikte
kılar, daha sonra kavmi Beni Seleme'ye dönerdi ve onlara yatsı namazını
kıldırırdı. Bir gün Resulullah (s.a.v.) yatsı namazını geciktirmişti. Muaz
(r.a.) Resulullah (s.a.v.) ile yatsı namazını kıldıktan sonra kavmine dönüp
imam oldu. Namazda (en uzun sure olan) Bakara suresini okumaya başlayınca
arkasından biri ayrılarak tek başına namaz kıldı. Namaz bitince,
"arabozanlık yaptın, münafıklık yaptın" dediler. O da "hayır
münafıklık yapmadım, Rasulullah (s.a.v.)'a gideceğim ve bu durumu haber
vereceğim" dedi ve Resulullah'a giderek, "Ya Resulallah, dün yatsı
namazını geciktirmiştiniz. Muaz (r.a.) da sizinle birlikte kılmıştı. Döndüğünde
bize imam olup Bakara Suresini okumaya başladı. Ben de ondan ayrıldım, namazımı
tek başıma kıldım. Bizler bahçelerinde bedenen çalışan kişileriz (bu kadarına
tahammül edemeyiz)" deyince.. Resulullah (s.a.v.) Muaz'a dönerek "Ya
Muaz! Sen insanları namazından mı edeceksin?" diye iki defa tekrarladı ve;
"Şu, şu sureleri oku!" diyerek Muaz'a emir verdi. Bu sureler (Tarık,
Buruç sureleri gibi kısa surelerdi).