DEVAM: Bir Abdestle
Bir Kaç Namaz Kılmak
حَدَّثَنَا
مُسَدَّدٌ
أَخْبَرَنَا
يَحْيَى عَنْ
سُفْيَانَ
حَدَّثَنِي
عَلْقَمَةُ بْنُ
مَرْثَدٍ
عَنْ
سُلَيْمَانَ
بْنِ بُرَيْدَةَ
عَنْ أَبِيهِ
قَالَ صَلَّى
رَسُولُ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ وَسَلَّمَ
يَوْمَ
الْفَتْحِ
خَمْسَ
صَلَوَاتٍ
بِوُضُوءٍ
وَاحِدٍ
وَمَسَحَ
عَلَى خُفَّيْهِ
فَقَالَ لَهُ
عُمَرُ
إِنِّي
رَأَيْتُكَ
صَنَعْتَ
الْيَوْمَ
شَيْئًا لَمْ
تَكُنْ
تَصْنَعُهُ
قَالَ
عَمْدًا
صَنَعْتُهُ
Süleyman b. Büreyde'nin
naklettiğine göre babası Büreyde şöyle demiştir: "Rasulullah (sallallahu
aleyhi ve sellem) Fetih Günü beş (vakit) namazı bir abdestle kıldı ve
mestlerinin üzerine meshetti. Ömer (r.a.) kendilerine; (bu güne kadar)
yapmadığın bir şeyi yaptın, deyince, (o da); "Bunu bile büe yaptım"
buyurdu.”
Diğer tahric: Müslim,
tahare; Tirmizî, tahare; İbn Mace, tahare; Nesai, tahare, Darimi tahare; Ahmed
b. Hanbel (müsned)
AÇIKLAMA: Hadiste geçen Fetih
Gününden maksat, Mekke'nin Fethi günüdür. Mekke hicri 8, Miladi 630 yılında
fethedilmiştir. Mekke'nin fethiyle sonuçlanan hadiseler, Hudeybiye barışının,
Mekke' li müşriklerin müttefikleri tarafından bozulmasıyla başladı, İslam
devletiyle Bizans ilişkilerinin bir müslüman elçinin öldürülmesinden sonra
gerginleştiği bir ortamda Mekke'lilerin müttefiki olan Ben-i Bekir kabilesi
İslam Devleti'nin müttefiki olan Huzaa kabilesine saldırmıştır.
Mekke'liler
bu saldırıya fiilen katılmışlar, belki de Bizansla ilişkileri gergin olan
müslümanların kendileriyle bir savaşı göze alamayacaklarını düşünmüşlerdi.
Fakat Nebi (s.a.v.) Huzaa kabilesinin yardım isteğini geri çevirmemiştir.
Hudeybiye andlaşmasının yenilenmesi için Medine'ye gelen, müşriklerin başkanı
Ebu Süfyan, Mekke'ye eli boş dönmüştür.
Hz.
Nebi her savaş öncesinde olduğu gibi büyük bir gizlilikle hareket etti.
Medine'den çıkışı yasakladı, hedef bildirmeksizin Medinelilere sefer için
hazırlanmalarını bildirdi. Müttefik kabilelerden Eslem, Ğifar ve diğerlerine
hazırlıklı olmaları için haber gönderdi.
Müslümanlar,
Bizanslılarla yapılan Mute savaşından yeni çıkmışlar, Medine'nin doğusundaki
Süleym oğullarının düşmanlığı çok kan dökülmesine sebep olmuştu. Buna rağmen
hazırlıklarını tamamlayan İslam ordusu Hz. Nebiin kumandasında Medine'yi
terketti.
Yolda
müttefik kabilelerin de kendilerine katılmasıyla on bin kişiye ulaşan İslam
ordusu, Mekke'nin ardındaki dağlarda karargah kurdu. Hz. Nebi o zaman her
muharibin bir ateş yakmasını emretti. Af istemek için Ebu Süfyan karargaha
geldi, fakat sonuç vermedi. Ertesi gün İslam ordusu birkaç yerden Mekke'ye
girmeye başladı.
Mekke'liler
böyle bir şeyle karşılaşacaklarını hiç beklemediklerinden tam bir şaşkınlık
içindeydiler. Şehirde tam bir kargaşalık hüküm sürüyordu, İslam birlikleri
şehre giren yolları tutmuş ve şehir merkezine girmişti. Bu arada Ebu Süfyan
Mekke'lileri müslümanlara direnmemeye çağırdı. Müslüman münadileri de evine
çekilip veya Kabe'ye sığınıp veya Ebu Süfyan'ın evine girip silahlarını teslim
edenlere dokunulmayacağını bildiriyorlardı.
Böylece
Mekke'liler bir kaç olay dışında direnme göstermeden boyun eğdiler. Sadece
Halid b. Velid'in kumanda ettiği birliğe küçük çaplı bir saldırı yapıldıysa da
geri püskürtüldü.
Devesinin
üzerinde şükür secdesi yapan Hz. Nebiin ilk işi Ka'be'yi putlardan ve
resimlerden temizlemek oldu.
Bütün
Mekke'liler Kabe'nin avlusunda toplandı. Hz. Nebi ve müslümanlar tam yirmi bir
yıldır, bu şehir halkının zulümlerine maruz kalmıştı.
Kendisi
ve müslümanlar hicrete mecbur kalmışlar, mallan ellerinden alınmış birçok mü'mine
işkence edilmiş, sığındıkları Medine saldırıya uğramış, Islamı boğmak için
ellerinden gelen her şeyi yapmışlar ve nihayet resmi barış andlaşması
Mekke'lilerce bozulmuştu. Sonunda ise mazlumlar fatih olarak Mekke'ye
girmişlerdi.
Şimdi
bütün Mekke'lilerin hayatı Hz. Nebi'in vereceği emre bağlıydı. Fakat o şöyle
buyurdu: "Bugün siz kınanmayacaksınız. Gidiniz hepiniz hürsünüz."
Arkasından umumi af ilan etti. Yeni müslüman olan Attab b. Esid'i Mekke'ye vali
tayin edip birkaç hafta sonra Huneyn seferine çıktı. Mekke'de hiçbir Medineli
asker bırakmamıştı. Fetihten iki sene sonra Hz. Nebiin vefatını takiben
Arabistan'ın bazı bölgelerinde islamdan dönme hareketleri görülmesine rağmen
Mekke İslamın en emin kalelerinden biriydi. Bu Hadisle ilgili açıklama 62 ve
171. Hadislerin izahında geçiyor.