باب: قول الله
تعالى:
{السلام
المؤمن}
/الحشر: 23/.
5. ALLAH TEALA'NIN "SELAMET VERENDİR, EMNİYETE
KAVUŞTURANDIR" AYETİ(Haşr 23)
حدثنا أحمد
بن يونس:
حدثنا زهير:
حدثنا مغيرة: حدثنا
شقيق بن سلمة
قال: قال عبد
الله:
كنا
نصلي خلف
النبي صلى
الله عليه
وسلم فنقول:
السلام على
الله، فقال
النبي صلى
الله عليه
وسلم: (إن الله
هو السلام،
ولكن قولوا:
التحيات لله،
والصلوات،
والطيبات،
السلام عليك
أيها النبي
ورحمة الله
وبركاته،
السلام علينا
وعلى عباد
الله
الصالحين،
أشهد أن لا
إله إلا الله،
وأشهد أن
محمداً عبده
ورسوله).
[-7381-] Şekik b. Seleme'nin nakline göre Abdullah b.
Mesud şöyle demiştir:
Bizler Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in arkasında namaz
kılardık da teşehhüdde "es-selamu alallahi=Allah'a selam olsun"
derdik. Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem "Selam, Allah'zn kendisidir.
Fakat şöyle deyiniz: et-Tahiyyatu lillahi ve'ssalavatu ve't-tayyibdtu. es-Selam
u aleyke eyyuhe'n-nebiyyu ve rahmetu'l-lahi ve berekatuh. es-Selamu aleyna ve
ala ibadi'l-lahi's-salihin. Eşhedu en la ilahe illailah ve eşhedu enne
Muhammeden abduM ve rasuluh=Tahiyyat Allah'a mahsustur. Salavat Allah içindir.
Tayyibat da ona mahsustur. Ey Nebi, Allah'zn selamı, rahmeti ve bereketleri
senin üzerine olsun. Biz ve Allah'ın salih kullarına selam olsun. Şehadet
ederim ki Allah 'tan başka hak mabud yoktur. Yine şehadet ederim ki Muhammed
onun kulu ve resuıüdür."
Fethu'l-Bari Açıklaması:
Yukarıdaki başlık bütün eserlerde bu şekildedir. Ancak İbn
Battal buna bir de "el-muheymin" ismini eklemiştir.
Bilginler Allah açısından "es-selam" kelimesinin
manasının "mu'minIerin ukCıbetinden . salim oldukları varlıktır"
demişlerdir. Buna paralelolarak "elmu'min" kelimesinin tefsirinde ise
"mu'minierin ukCıbetinden gü\knde oldukları varlık" ifadesini
kullanmışlardır. "es-Selam", "selime min külli naksin = her
türlü noksanlıktan salim oldu" ve "Berie min külli Metin ve aybin=Her
türlü afet ve ayıptan uzak oldu" manasındadır. Bu, sıfat-ı selbiyyedir
demişlerdir. Bazıları "esselam" kelimesinin "Onlara merhametli
Rabbin söylediği selam vardır"(Yasin 58) ayetinden dolayı kullarına selam
veren manasında olduğunu söylemişlerdir. Bu takdirde kelime, kelam sıfatı olmuş
olur. Bazıları "es-selam" kelimesinin yaratıkların zulmünden salim
olduğu varlık derken, bazıları kullarına selamet kaynağı varlık demişlerdir.
Kelime bu durumda fiili sıfat olur. Bazı bilginlere göre "el-mu'min"
nefsini ve dostlarını tasdik eden, doğrulayan demektir demişlerdir. Onun
tasdiki, kendisinin doğru sözlü, kullarının doğru sözlü olduklarını bilmesidir.
Bazılarına göre bunun manası kendi nefsini birleyen demektir. Bazı bilginler
ise "güven yaratan" derken, başkaları "güven bahşeden"
demişlerdir. Bazılarına göre ise kelimenin manası "kalplerde huzur
yaratan" demektir.
Beyhakl'nin nakline göre Halımı şöyle demiştir: el-Muheymin'in
manası itaatkara sevabından hiçbir şeyi -çok bile olsa- eksiltmeyen, isyankara
da cezayı hak ettiğinden daha fazla vermeyen demektir. Çünkü onun yalan
söylemesi mümkün değildir. Sevaba ve ikaba ceza adı verilmiştir. O sevabı
arttırıp, birçoklarının cezasını bağışlamak suretiyle lütufta bulunabilir.
Beyhakl'nin görüşü şöyledir: Bunlar tefsir bilginlerinin
"el-muheymin"in "el-emin" olduğu yolundaki açıklamalarıdır.
Beyhaki bunun akabinde Teyml'den, İbn Abbas'ın "muheyminen aleyhi"
ifadesi hakkındaki şu açıklamasına yer verir. "Muheyminen" güven
veren demektir. Ali b. Ebi Talha'nın nakline göre İbn Abbas
"el-muheymin"i emin şeklinde açıklarken, Mücahid'in nakline göre
"eş-şahid" şeklinde tefsir etmiştir. Bazı bilginler
"el-muheymin" her şeyi gözeten ve muhafaza eden anlamındadır
demişlerdir.