باب: إذا
اجتهد العامل
أو الحاكم،
فأخطأ خلاف الرسول
من غير علم،
فحكمه مردود .لقول النبي
صلى الله عليه
وسلم: (من عمل
عملاً ليس
عليه أمرنا
فهو ردٌّ).
20. VALİ -VEYA İDARECİ- "iCTİHAD EDİP HATA EDER VE BİLMEDEN
RESULULLAH S.A.V.'E MUHALİF BİR HÜKÜM VERİRSE ONUN BU HÜKMÜ REDDEDİLİR. ÇÜNKÜ
NEBİ S.A.V. "HER KİM BİZİM İŞİMİzE (DİNİMİZE) AYKIRI BİR İŞ YAPARSA O
REDDEDİLMİŞTİR" BUYURMUŞTUR
حدثنا
إسماعيل، عن
أخيه، عن
سليمان بن
بلال، عن عبد
المجيد بن
سهيل بن عبد
الرحمن بن
عوف: أنه سمع
سعيد بن
المسيَّب
يحدث: أن أبا
سعيد الخدري
وأبا هريرة
حدثاه:
أن
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم بعث أخا
بني عدي
الأنصاري،
واستعمله على
خيبر، فقدم
بتمر جنيب،
فقال له رسول
الله صلى الله
عليه وسلم:
(أكلُّ تمر
خيبر هكذا).
قال: لا والله
يا رسول الله،
إنا لنشتري
الصاع
بالصاعين من
الجمع، فقال
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم: (لا
تفعلوا، ولكن
مثل بمثل، أو
بيعوا هذا
واشتروا
بثمنه من هذا،
وكذلك
الميزان).
[-7350 - 7351-] Ebu Said el-Hudri ve Ebu Hureyre'nin nakline
göre Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem ensardan Adiy oğullarının kardeşi
olan birini Hayber' e memur olarak tayin edip gönderdi. Sonra bu zat Hayber'den
Cenib (denilen iyi cins) hurma ile geldi. Resulullah Sallallahu Aleyhi ve
Sellem ona "Hayber'in bütün hurmalan böyle midir?" diye sordu. O kişi
"Hayır vallahi, hepsi böyle değildir Ya Resulallah! Biz bu iyi hurmadan
bir sa'ını (adi hurmanın) iki sa'ı karşılığında satın alırız" dedi. Bunun
üzerine Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem
"Böyle yapmayın! Fakat misli mukabiliyle mislini değiş tokuş
edin. Yahut bu adi hurmayı para ile satın da onun parasıyla şu iyi hurmadan
alın. Tartılan her şey böyledir" buyurdu.
Fethu'l-Bari Açıklaması:
"Vali -veya idareci- idihad edip hata eder ve bilmeden
Resulullah s.a.v.'e muhalif bir hüküm verirse" yani Resulullah s.a.v.'e
kasten muhalefet etmez, sadece yanlışlıkla muhalefet ederse. "Onun bu
hükmü reddedilir. Çünkü Nebi s.a.v. her kim bizim işimize (dinimize) aykırı bir
şey yaparsa o reddedilmiştir buyurmuştur." İbn Battal şöyle der:
İmam Buhari'nin maksadı şudur: Her kim bilmeden veya yanlışlıkla
sünnet dışı bir hüküm verecek olursa onun sünnetin hükmüne dönmesi gerekir ve
sünnete muhalif olan şeyi -Yüce Allah'ın Resulüne itaati gerekli kılan emrine
sarılmış olmak için- terk eder. İşte bu, sünnete sarılmanın ta kendisidir.
باب: أجر
الحاكم إذا
اجتهد فأصاب
أو أخطأ.
21. HAKİM HÜKMÜNDE İCTİHAD ETIİĞİ ZAMAN İSABET EDERSE YA DA HATA
YAPARSA ECİR ALACAĞI
حدثنا عبد
الله بن يزيد
المقرئ
المكِّي: حدثنا
حيوة بن شريح:
حدثني يزيد بن
عبد الله بن
الهاد، عن
محمد بن
إبراهيم بن الحارث،
عن بسر بن
سعيد، عن أبي
قيس مولى عمرو
بن العاص، عن
عمرو بن العاص:
أنه
سمع رسول الله
صلى الله عليه
وسلم يقول: (إذا
حكم الحاكم
فاجتهد ثم
أصاب فله
أجران، وإذا
حكم فاجتهد ثم
أخطأ فله أجر).
قال: فحدثت
بهذا الحديث
أبا بكر بن
عمرو بن حزم
فقال: هكذا
حدثني أبو
سلمة بن عبد
الرحمن، عن
أبي هريرة.
وقال عبد
العزيز بن
المطَّلب، عن
عبد الله بن
أبي بكر، عن
أبي سلمة، عن
النبي صلى
الله عليه
وسلم مثله.
[-7352-] Amr b. eı-As Resulullah Sallallahu Aleyhi ve
Sellemı şöyle buyururken işitmiştir:
"Bir hdkim hükmedeceği zaman içtihat eder sonra bu hükümde
isabet ederse o hdkime iki ecir vardır. Eğer hükmedeceği zaman içtihat eder
fakat sonunda hata ederse onun da bir ecri vardır."
Fethu'l-Bari Açıklaması:
İmam Buhari yukarıda attığı başlıkla bir hakim içtihat edip,
yanıldığı takdirde hükmünün veya fetvasının reddedilmesinden onun günaha
girdiği sonucunun çıkmayacağına, aksine olanca gücünü harcadığı takdirde ecir
ve sevap kazanacağına, hükmünde isabet ederse ecrinin iki katına çıkacağına
işaret etmektedir. Fakat kişi bilgisi olmadığı halde hüküm veya fetva vermeye
kalkarsa daha önce işaret edildiği üzere günaha girer.
İbnü'l-Munzir şöyle demiştir: Hakim hata ettiğinde içtihat
usullerini bildiği takdirde içtihat ettiği için sevaba girer. Buna karşılık
alim değilse sevap elde etmez. İbnü'l-Munzir bu görüşünü "Hokimler
üçtür" hadisine dayandırmaktadır. Bu hadiste şöyle bir ifade geçmektedir:
"Haksız yere hükmeden hdkim ki cehennemdedir. Bir diğeri ise bilmeden
hüküm veren hdkimdir ki o da cehennemdedir."