SAHİH-İ BUHARİ

Bablar - Konular - Numaralar

KİTABU’L-AHKAM

<< 2361 >>

باب: إخراج الخصوم وأهل الرِّيب من البيوت بعد المعرفة.

52. DAVACı VE DAVALILARLA, ŞÜPHELİLERİN BU SIFATLA TANINMALARINDAN SONRA EVLERDEN ÇIKARILMALARI

 

وقد أخرج عمر أخت أبي بكر حين ناحت.

Hz. Ömer, Ebu Bekir'in vefatı üzerine bağırıp çağırarak feryat eden kızkardeşini evden dışarı çıkarmıştır.

 

حدثنا إسماعيل: حدثني مالك، عن أبي الزناد، عن الأعرج، عن أبي هريرة رضي الله عنه:

 أن رسول الله صلى الله عليه وسلم قال: (والذي نفسي بيده، لقد هممت أن آمر بحطب يُحتَطب، ثم آمر بالصلاة فيؤذَّن لها، ثم آمر رجلاً فيؤمَّ الناس، ثم أخالف إلى رجال فأُحرِّق عليهم بيوتهم، والذي نفسي بيده، لو يعلم أحدهم أنه يجد عَرقاً سميناً، أو مرماتين حسنتين لشهد العشاء).

 

[-7224-] Ebu Hureyre r.a.'in nakline göre Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur:

 

"Kudretiyle yaşadığım Allah'a yemin olsun, içimden öyle geçiyor ki emredeyim de birçok odun toplansın. Sonra namaz için ezan okunmasını emredeyim, ardından birisine emir vereyim, o cemaate imam olsun. Ardından geri kalıp (namaza gelmeyen) kimselerin üzerlerine gidip (kendileri içlerinde iken) evlerini üzerlerine yakıvereyim! Kudretiyle yaşadığım AI/ah'a yemin ederim ki cemaatten geri kalanların herhangi birisi burada semiz etli bir kemik parçası yahut iki tane iyi paça bulacağını bilseydiı elbette yatsı namazına gelip hazır bulunurdu."

 

 

Fethu'l-Bari Açıklaması:

 

"Davacı ve davalılarla, şüphelilerin bu sıfatla tanınmalarından sonra evIerden çıkarılmaları." Bu başlık, başlıkta yer alan haber ve hadis, el-Eşhas Bölümünde geçmişti. Orada "ehlü'r-riyeb" yerine "el-meası" kelimesi geçmişti. İmam Buhari bu hadisi başka bir yolla Ebu Hureyre' den nakletmiştir. Hadisin geniş bir açıklaması Cemaatle Namaz Bölümünün baş taraflarında geçmişti.

 

باب: هل للإمام أن يمنع المجرمين وأهل المعصية من الكلام معه والزيارة ونحوه.

53. DEVLET BAŞKANININ SUÇLULARI VE GÜNAH İŞLEYENLERİ KENDİSİ İLE KONUŞMAKTAN, KENDİLERİNİ ZİYARET ETMEKTEN VE BENZERİ ŞEYLERDEN MEN EDİP EDEMEYECEGİ

 

حدثني يحيى بن بكير: حدثنا الليث، عن عقيل، عن ابن شهاب، عن عبد الرحمن بن عبد الله بن كعب بن مالك: أن عبد الله بن كعب بن مالك، وكان قائد كعب من بنيه حين عمي، قال: سمعت كعب بن مالك قال:

 لمَّا تخلَّف عن رسول الله صلى الله عليه وسلم في غزوة تبوك، فذكر حديثه، ونهى رسول الله صلى الله عليه وسلم المسلمين عن كلامنا، فلبثنا على ذلك خمسين ليلة، وآذن رسول الله صلى الله عليه وسلم بتوبة الله علينا.

 

[-7225-] Ka'b b. Malik Tebuk savaşına katılmayıp, geri kaldığı olayı anlatırken şöyle demiştir: Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem Müslümanların bizimle konuşmasını yasakladı. Bu hal üzere elli gün kaldık. Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem (sabah namazı kıldığı zaman) Allah'ın tövbemizi kabul ettiğini ilan etmişti.

 

 

Fethu'l-Bari Açıklaması:

 

"Devlet başkanının suçluları ve günah işleyenleri kendisi ile konuşmaktan, kendilerini ziyaret i3tmekten ve benzeri şeylerden men edip, edemeyeceği." İmam Buhari burada Ka'b b. Malik'in Tebuk savaşına katılmaması ve tövbesiyle ilgili hadisinin bir kısmına yer vermiştir. Bu hadisin geniş bir açıklaması Meğa.zı Bölümünün sonlarında -hamdolsun Allah'a- geçmişti.