باب: لا يدخل
الدجال
المدينة.
27. DECCAL'İN MEDİNE'YE GİREMEYECEĞİ
حدثنا أبو
اليمان:
أخبرنا شعيب،
عن الزُهري: أخبرني
عبيد الله بن
عبد الله ابن
عتبة بن مسعود:
أن أبا سعيد
قال:
حدثنا
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم يوماً حديثاً
طويلاً عن
الدجال، فكان
فيما يحدثنا
به أنه قال:
(يأتي الدجال،
وهو محرَّم
عليه أن يدخل
نقاب
المدينة،
فينزل بعض
السِّباخ
التي تلي
المدينة،
فيخرج إليه
يومئذ رجل،
وهو خير الناس،
أو من خيار
الناس، فيقول:
أشهد أنك الدجال
الذي حدثنا
رسول الله صلى
الله عليه وسلم
حديثه، فيقول
الدجال:
أرأيتم إن
قتلت هذا ثم
أحييته، هل
تشكُّون في
الأمر؟
فيقولون: لا، فيقتله،
ثم يحييه،
فيقول: والله
ما كنت فيك أشد
بصيرة مني
اليوم، فيريد
الدجال أن
يقتله فلا
يسلط عليه).
[-7132-] Ebu Said eI-Hudrı şöyIe demiştir: Resulullah
Sallallahu Aleyhi ve Sellem bir gün bizIere DeccaI'Ie ilgili oIarak uzun bir
konuşma yaptı. Onun bize anIattıkIan arasında şu cümIeIer de vardı:
"Deccal gelecektir. Onun Medine'nin içine girmesi haram
kılınmıştır. Ancak Medine etrafındaki baz! çorak haldeki araziye inecektir. O
gün Medine halkının en hayırlı bir siması yahut insanlann en hayırlılanndan
birisi, Deccal'e karşı çıkar ve 'Ben şehadet ederim ki muhakkak sen Resulullah
Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in bize haber verdiği Deccal'sinf' der. Bunun
üzerine Deccal (orada bulunanlara) 'Şimdi ben bu adamı öldürüp, sonra
diriltirsem benim (ilahlık) iddiamda şüphe eder misiniz?' diye sorar. Onlar da
'Hayır, şüphe etmeyiz' derler. Deccal hemen o adamı öldürür, sonra diriltir. O
adam 'Vallahi benim senin Deccal olduğun hakkındaki şimdiki kanaatim bundan
önceki imanımdan daha kuvvetlidir' der. Bu defa Deccal bu adamı tekrar öldürmek
ister fakat bir daha ona musallat edilmez."
حدثنا عبد
الله بن
مسلمة، عن
مالك، عن نعيم
بن عبد الله
المجمر، عن
أبي هريرة قال:
قال
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم: (على
أنقاب
المدينة
ملائكة، لا
يدخلها
الطاعون، ولا
الدجال).
[-7133-] Ebu Hureyre r.a.'in nakline göre Resulullah
Sallallahu Aleyhi ve Sellem
"Medine'nin giriş yerleri üzerinde birtakım melekler vardır.
Medine'ye veba hastalığı ve Deccal giremez" demiştir.
حدثني يحيى
بن موسى:
حدثنا يزيد بن
هارون: أخبرنا
شعبة، عن
قتادة، عن أنس
بن مالك،
عن
النبي صلى
الله عليه
وسلم قال:
(المدينة يأتيها
الدجال، فيجد
الملائكة
يحرسونها،
فلا يقربها
الدجال، قال:
ولا الطاعون
إن شاء الله).
[-7134-] Enes b. Malik'in nakline göre Resulullah
Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur:
"Medine'ye Deccal gelecek ve birçok meleklerin onu korumakta
olduklarını görecektir. Artık oraya Deccal ve veba hastalığı inşallah
yaklaşamayacaktır."
Fethu'l-Bari Açıklaması:
"O adamı öldürür, sonra diri/tir." Hattflbl'ye göre
burada şöyle bir soru gündeme gelebilir: "Yüce Allah'ın bir kflfirin
elinde mucize yaratması nasıl mümkün olur? Zira ölüleri diriltmek, Nebilerin
gösterdiği büyük mucizelerden biridir. Deccal yalancı, iftiracı ve ilahlık
iddia ettiği halde nasılolur da böyle bir mucizeye ulaşabilir?" Bu soruya
cevabımız şudur:
Söz konusu mucize ona kullara karşı bir fitne kabilinden
verilmiştir. Çünkü insanların nezdinde Deccal'in davasında haklı değil, haksız
olduğunu gösteren deliller vardır. Bunlardan birisi onun şaşı gözlü olduğu,
alnında kafir yazdığı ve bunu Müslümanın okuduğudur. Dolayısıyla onun iddiası,
küfür damgası yemiş olması, organındaki eksiklik ve değersiz olmasıyla
kendiliğinden çürümektedir. Zira o ilah olsaydı, bu damgayı alnından silerdi.
Nebilerin mucizeleri, benzeri getirilebilecek şeyler değildir. Dolayısıyla bu
ikisi birbirine benzemez.
Mühelleb şöyle demiştir: Deccal'e sözü edilen maktulü
canlandırma gücü verilmesi, "O Allah katından bundan daha hakirdir"
şeklinde,ki daha önce geçen ifade ile çelişmez. Zira bu sözün anlamı, "o
Allah katında kendisine sahih bir biçimde mucize gösterme gücü verilmeyecek
kadar hakirdir" demektir. Zira onun bir kimseyi öldürüp, sonra diriltme
gücü ne kendisinde, ne de bir başkasında devam etmemiştir. Sonra maktul de
bundan sevap elde etmekle birlikte öldürülürken çektiği acı anı hariç herhangi
bir zarar görmemiştir. O kişi Yüce Allah'ın bu acıyı kendisinden savuşturmaya
olan kudreti sayesinde belki de ölüm acısını hiç duymamış olabilir.
İbnü'l-Arabı şöyle der: Deccal'in elinde görülen yağmur
yağdırma, kendisine inanana bolluk sağlama, kendisini yalanlayana kıtlık verme,
yeryüzünün hazinelerinin onu takip etmesi, beraberindeki cennet ve cehennem,
akan sular şeklinde elinde gözüken mucizelerin tümü Allah tarafından bir
imtihan ve denemeden ibarettir. Yüce Allah bununla şüpheye düşenleri helak
eder, imanı kesin olanları kurtarır. Bütün bunlar korkunç şeylerdir. Bundan
dolayı Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem "Deccal'in fitnesinden daha büyük
bir fitne yoktur" buyurmuştur. Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem
namazında ümmetinebir gidiş yolu olmak üzere Deccal'in fitnesinden Allah'a
sığınırdı. Müslim'de yer alan diğer bir hadiste ise "Deccalden başkası,
sizin hakkınızda endişe ettiğim şeylerin en endişe verici olanıdır"S1
şeklindeki hadise gelince, Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem bu sözü sahabilere
söylemiştir. Zira onlar hakkındaendişe ettiği şey, kendilerine Deccal' den daha
yakındır. Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in hakkında endişe ettiği kimse için
meydana geleceği kesin olan yakın tehlikeden vuku bulacağı zanna dayanan uzak
tehlikeye nazaran -bu daha ağır olsa bile- daha çok korku duyulur.
"Artık oraya Deccal ve veba hastalığı inşallah
yaklaşamayacaktır." Bilginlerin ifadesine göre hadisteki istisna ifadesi
(inşallah) gerçekten durumu Allah'ın iradesine bağlamak olabileceği gibi,
teberrük için de olabilir. Bu ihtimal daha ağır basmaktadır.
Kadı [yaz şöyle demiştir: Bu hadisler, ehl-i sünnete delil
teşkil etmektedir.
Ehl-i sünnete göre Deccal'in gerçekten vardır, o muayyen bir
şahıstır. Yüce Allah onunla kullarını deneyecektir. Kendisine öldürdüğü kişiyi
diriltme, bereket, nehirler, cennet, cehennem, yeryüzünün hazinelerirÜn
ardından gitmesi, göğe emredip yağmur yağdırması, yeryüzüne emredip bitki
bitirmesi gibi birtakım mucizeler verilecektir. Bütün bu sayılanlar Yüce
Allah'ın dilemesiyle olacaktır. Sonra Allah Teala bunları yapmaktan onu aciz
kılacak ve ne o kişiyi, ne de bir başkasını öldüremeyecektir. Sonra davası
çürütülecek ve kendisini Meryem oğlu Hz. İsa öldürecektir. Bu konuda bazı
Haridier, Mutezile, Cehmiye muhalif kalmıştır. Onlar Deccal' in varlığını inkar
etmişler ve sahih olan hadisleri reddetmişlerdir.