باب: رؤيا
الصالحين.
2. SALİH KİMSELERİN RÜYASI
وقوله تعالى:
{لقد صدق الله
رسوله الرؤيا
بالحق
لتدخلنَّ
المسجد
الحرام إن شاء
الله آمنين محلِّقين
رؤوسكم
ومقصِّرين لا
تخافون فعلم ما
لم تعلموا
فجعل من دون
ذلك فتحاً
قريباً} /الفتح:
27/.
Allahu Teala şöyle buyurur: "Andolsun ki Allah elçisinin
rüyasını doğru çıkardı. Allah dilerse siz güven içinde başlarınızı traş etmiş
ve kısaltmış olarak korkmadan Mescid-i Haram'a gireceksiniz. Allah sizin bilmediğinizi
bilir. İşte bundan önce size yakın bir fetih verdi." (Fetih 27)
حدثنا عبد
الله بن
مسلمة، عن
مالك، عن إسحق
بن عبد الله
بن أبي طلحة،
عن أنس بن
مالك:
أن
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم قال:
(الرؤيا الحسنة،
من الرجل
الصالح، جزء
من ستة وأربعين
جزءاً من
النبوة).
[-6983-] Enes b. Malik r.a.'in nakline göre Resulullah
Sallallahu Aleyhi ve Sellem:
"Salih bir kişi tarafından görülen güzel rüya, Nebiliğin kırk
altı cüzünden bir cüzdür" buyurmuştur.
Fethu'l-Bari Açıklaması:
"Salih bir kişi tarafından görülen güzel rüya."
Mühelleb şöyle demiştir: Söylenmek istenen salihlerin rüyalarının büyük bir
kısmı demektir. Aksi takdirde salih kimse de bazen karışık rüyalar görebilir.
Fakat bu, şeytan ın onlara hakimiyetinin az olmasından dolayı nadirdir. Oysa salih
olmayan kimseler böyle değildir. Zira onların gördükleri rüyalardaki doğruluk
payı, şeytan ın kendilerine tasallutunun baskın olmasından dolayı nadirdir.
Mühelleb şöyle der: İnsanlar bu konuda üç dereceye ayrılırlar.
Birincisi Nebilerdir. Onların rüyalarının tamamı doğrudur.
Gördükleri rüyaların bazılarında tabire ihtiyaç olanlar olabilir.
İkincisi salihlerdir. Bu kimselerin gördükleri rüyaların büyük
bir kısmı doğru çıkar. Bazen onların rüyalarında tabire muhtaç olmayanlar
olabilir.
Üçüncüsü salihlerin dışındakilerdir. Bunların rüyalarında
doğruluk payı olduğu gibi, gördükleri karmakarışık şeyler de olabilir. Bu
gruptakiler kendi aralarında üçe ayrılırlar:
a. Durumu kapalı olanlar: Onların hakkında çoğunlukla her iki
ihtimal eşit eşittir.
b. Fasıklar: Fasıkların rüyalarında galip olan karmakarışık
olmaktır. Bu gibi kimselerin rüyalarında doğruluk payı azdır.
c. Kafirler: Bu grubun rüyasında doğruluk çok nadir, olarak
rastlanan bir şeydir. Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in "Rüyası en
doğru olanınız, sözü en doğru 0lanınızdır"(Müslim, Rüya) ifadesi buna
işaret etmektedir. Bu hadisi Müslim rivayet etmiştir. Rüyada ayaklarından bağlı
olduğunu görme bölümünde bu hadise inşallah işaret edilecektir. Hz. Yusuf
aleyhisselam ile birlikte hapiste yatan iki kişiyle, onların hükümdarlarının
rüyaları ve başkaları örneğinde olduğu gibi bazı kafirlerin sadık rüyalar
gördükleri vaki olmuştur.
"Nebiliğin kırk altı cüzünden bir cüzdür." Nebilik,
Nebi s.a.v. ile birlikte sona erdiği halde rüyanın Nebilikten bir cüz olması,
problemli bir durum olarak görülmüştür. Bunun cevabında şöyle denilmiştir:
Rüyayı gören Hz. Nebi s.a.v. ise bu gerçekten onun Nebiliğinin
cüzlerinden bir cüzdür. Hz. Nebi'in dışında birisi rüya görmüşse bunun,
Nebiliğin cüzlerinden bir cüz olması mecaz yollu bir ifadedir. Hattabi şöyle
demiştir:
Söylenildiğine göre hadisin manası şudur: Rüya, Nebiliğin geri
kalan bir parçası olarak değil, (gaybı raber alma açısından) Nebiliğe benzer
olarak gelir. Bazılarına göre hadisin manası şudur:
Rüya, Nebilik ilminin bir parçasıdır. Zira Nebilik her ne kadar
sona ermişse de ilmi bakidir. İbn Abdilberr'in naklettiği bir haberde yer alan
sözü dolayısıyla İmam Malik tenkit edilmiştir. Ona "Herkesin rüyası tabir
edilir mi?" diye sorulmuş, o da "Nebilikle oynanır mı?" demiş,
sonra "Rüya Nebilikten bir cüzdür. Nebilikle oynanmaz" diyerek devam
etmiştir. Buna verilecek cevap şudur:
İmam Malik, rüyanın Nebiliğin geride kalan bir parçası olduğunu
söylemek istememiştir, onun söylemek istediği rüya bazı gaybi bilgilere sahip
olma açısından Nebiliğe benzediği için onun hakkında bilgisizce konuşmak uygun
değildir. İbn Battal şöyle demiştir:
Rüyanın Nebilikten bir cüz olması, -bu, Nebiliğin binde bir cüzü
bile olsa- büyük görülen şeylerdendir. Şöyle demek mümkündür:
"Nübüvvet=Nebilik" sözcüğü dil açısından
"i'lam=bildirme" anlamına olan " •. :JI" kökünden
alınmadır.
Buna göre hadisin manası şöyle olur: Rüya Allahu Teala'tan gelen
bir haber-i sadıktır, yoksa yalan değildir. Nitekim nübüwetin manası da
Allah'tan gelen ve hakkında yalan söylemenin caiz olmadığı doğru haber
demektir. Netice olarak rüya, haberin doğruluğu açısından Nebiliğe benzemiştir.