SAHİH-İ BUHARİ

Bablar - Konular - Numaralar

KİTABU’L-HUDUD

<< 2226 >>

باب: من أظهر الفاحشة واللطخ والتهمة بغير بيِّنة.

43. ÇiRKiN FİİLE DELALET EDEN BiR ŞEY YAPMAK VE ELDE HERHANGİ BiR BEYYİNE OLMAKSIZIN BiR KÖTÜLÜK ATMAK VE TÖHMETTE BULUNMAK

 

حدثنا علي بن عبد الله: حدثنا سفيان: قال الزُهري، عن سهل بن سعد قال:

 شهدت المتلاعنين وأنا ابن خمس عشرة، فرَّق بينهما، فقال زوجها: كذبت عليها إن أمسكتها.

قال: فحفظت ذاك من الزُهري: إن جاءت به كذا وكذا فهو، وإن جاءت به كذا وكذا، كأنه وحرة، فهو.

وسمعت الزُهري يقول: جاءت به للذي يكره.

 

[-6854-] Sehl b. Sa'd şöyle demiştir: Ben onbeş yaşında ikenbir karı-kocanın karşılıklı lian uygulamalarına şahit oldum. Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem onların lianlarından sonra aralarını ayırdı ve boşandılar. Kadının kocası "Ya Resulallah! Ben bu kadını nikahımda tutarsam ona iftira etmiş olurum" dedi. Süfyan, ben ez-Zührl'den bundan sonrasını şöyle ezberledim dedi:

 

"Eğer kadın şöyle şöyle sıfatta bir çocuk doğurursa adam kadın aleyhinde doğru söylemektedir. Eğer kadın şöyle şöyle nitelikte kızılca keler gibi kırmızı bir çocuk doğurursa adam iddiasında yalancıdır" dedi. Süfyan şöyle dedi: Ben ez-Zührl'nin "Bu kadın, sevilmeyen sıfatta bir çocuk doğuıdu" dediğini işittim.

 

 

حدثنا علي بن عبد الله: حدثنا سفيان: حدثنا أبو الزناد، عن القاسم بن محمد قال: ذكر ابن عباس المتلاعنين، فقال عبد الله بن شدَّاد:

 هي التي قال رسول الله صلى الله عليه وسلم: (لو كنت راجماً امرأة عن غير بيِّنة). قال: لا، تلك امرأة أعلنت.

 

[-6855-] Kasım b. Muhammed şöyle demiştir: İbn Abbas lian yapan iki kişiden söz etti. Abdullah İbn Şeddad işte o kadın, Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in

 

"Eğer ben bir kadını beyyinesiz olarak recm etseydim bunu recm ederdim" buyurduğu kadındır dedi. İbn Abbas hayır, bu, çirkinliği ve fücuru açıktan yapan kadındır dedi.

 

 

حدثنا عبد الله بن يوسف: حدثنا الليث: حدثنا يحيى بن سعيد، عن عبد الرحمن بن القاسم، عن القاسم بن محمد، عن ابن عباس رضي الله عنهما:

 ذكر التلاعن عند النبي صلى الله عليه وسلم، فقال عاصم بن عدي في ذلك قولاً ثم انصرف، وأتاه رجل من قومه يشكو أنه وجد مع أهله رجلاً، فقال عاصم: ما ابتليت بهذا إلا لقولي، فذهب به إلى النبي صلى الله عليه وسلم فأخبره بالذي وجد عليه امرأته، وكان ذلك الرجل مصفراً، قليل اللحم، سبط الشعر، وكان الذي ادعى عليه أنه وجده عند أهله آدم خدلاً، كثير اللحم، فقال النبي صلى الله عليه وسلم: (اللهم بيِّن). فوضعت شبيها بالرجل الذي ذكر زوجها أنه وجده عندها، فلاعن النبي صلى الله عليه وسلم بينهما، فقال رجل لابن عباس في المجلس: هي التي قال النبي صلى الله عليه وسلم: (لو رجمت أحداً بغير بيِّنة رجمت هذه). فقال: لا، تلك امرأة كانت تظهر في الإسلام السوء.

 

[-6856-] İbn Abbas r.a. şöyle demiştir: Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in huzurunda liandan söz edildi. Asım b. Adiy bu konuda bir söz söylemiş, sonra evine gitmişti. Bundan sonra ona kendi kavminden olan bir kişi geldi ve kendi karısının yanında bir adamı yakaladığını söyleyip şikayette bulundu. Bunun üzerine Asım

 

"Ben bu belaya ancak kendi sözümden dolayı uğramışımdır" dedi ve o adamı Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in yanına götürdü. Adam Efendimize karısını birlikte yakaladığı kişiyi haber verdi. Şikayetçi olan kişi sarı benizli, az etli, düz saçlı idi. Karısıyla birlikte yakaladığını iddia ettiği kişi ise esmer, kalın ve dolgun bacaklı, çok etli, şişman bir kimse idi. Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem

 

"Allahümme beyyin= Allah'ım beyan buyur" dedi. Sonunda kadın kocasının yanında yakaladığını söylediği adama benzer bir çocuk doğurdu. Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem bu karı koca arasında lian yaphrdl. Abdullah b. Şeddad bulundukları mecliste Abdullah b. Abbas'a hitaben "İşte o kadın Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in "Eğer ben beyyinesiz olarak recm etseydim, işte bu kadını recm ederdim" buyurduğu kadındır deyince, İbn Abbas "hayır, o kadın, İslamda kötülüğü açıktan açığa işleyen bir kadındı" dedi.

 

 

Fethu'l-Bari Açıklaması:

 

"Genelde çirkin fiile delalet eden bir şey yapmak" Bu başlıktan maksat, söz konusu fiilin hükmünün ne olduğudur. "Çirkin fiile delalet eden bir şey yapmak" tabirinden maksat, elde herhangi bir beyyine veya kişinin ikrarı olmaksızın genelde fuhşa delalet eden bir şey yapmak demektir.

 

Başlıkta geçen ."lath", kötülük iftirasında bulunmaktır. "Lataha fulanun bi keza" birisi birisine şöyle bir kötülük attı demektir. ......... ona bir kötülük attı ve töhmette bulundu demektir. Töhmet, bu fiil ile suçlanan kimseye normal yoldan bile olsa tahkik etmeksizin suçlamada bulunmak demektir. İmam Buhari bu konuda iki hadise yer vermektedir. Bunlardan birisi, Sehl b. Sa'd'ın karşılıklı !ian yapan karı-koca olayı hakkında naklettiği hadistir. Bu hadis muhtasar olarak nakledilmiştir. Hadisin geniş bir açıklaması lian bölümünde geçmişti.

 

Mühelleb şöyle demiştir: Hadisten bir kimse zina ile itham edilse bile elde beyyine veya kişinin ikrarı olmaksızın ona had cezası uygulanamayacağı anlaşılmaktadır. Nevevi şöyle demiştir: "Kötü bir şeyi ortaya koyma" kişinin o kötülükle meşhur olması, bunun yaygın hale gelmesi ancak ispat için bir beyyinenin bulunmaması ve o kişinin de suçunu itiraf etmemesi demektir. Hadis bir kişinin işlediği suçun halk arasında yaygın hale gelmesi dolayısıyla ona had cezası uygulamanın gerekmediğine delildir.