SAHİH-İ BUHARİ

Bablar - Konular - Numaralar

KİTABU’L-İSTİ’ZAN

<< 2030 >>

باب: من ناجى بين يدي الناس، ومن لم يخبر بسر صاحبه، فإذا مات أخبر به.

43. İNSANLAR ARASINDA YANINDAKİNE GİZLİCE BİR ŞEYLER SÖYLEYEN VE ARKADAŞlNIN KENDİSİNE SÖYLEDİÖİ SIRRI BAŞKASINA HABER VERMEYEN, ÖLÜMÜNDEN SONRA İSE ONU HABER VEREN KİMSE

 

حدثنا موسى، عن أبي عوانة: حدثنا فراس، عن عامر، عن مسروق: حدثتني عائشة أم المؤمنين قالت:

 إنا كنا أزواج النبي صلى الله عليه وسلم عنده جميعاً، لم تغادر منا واحدة، فأقبلت فاطمة عليها السلام تمشي، ولا والله لا تخفى مشيتها من مشية رسول الله صلى الله عليه وسلم، فلما رآها رحب وقال: (مرحباً بابنتي). ثم أجلسها عن يمينه أو عن شماله، ثم سارها، فبكت بكاء شديداً، فلما رأى حزنها سارها الثانية، فإذا هي تضحك، فقلت لها أنا من بين نسائه: خصك رسول الله صلى الله عليه وسلم بالسر من بيننا، ثم أنت تبكين، فلما قام رسول الله صلى الله عليه وسلم سألتها: عم سارك؟ قالت: ما كنت لأفشي على رسول الله صلى الله عليه وسلم سره، فلما توفي، قلت لها: عزمت عليك بما لي عليك من الحق لما أخبرتني، قالت: أما الآن فنعم، فأخبرتني، قالت: أما حين سارني في الأمر الأول، فإنه أخبرني: أن جبريل كان يعارضه بالقرآن كل سنة مرة. (وإنه قد عارضني به العام مرتين، ولا أرى الأجل إلا قد اقترب، فاتقي الله واصبري، فإني نعم السلف أنا لك). قالت: فبكيت بكائي الذي رأيت، فلما رأى جزعي سارني الثانية، قال: (يا فاطمة، ألا ترضين أن تكوني سيدة نساء المؤمنين، أو سيدة نساء هذه الأمة).

 

[-6285 - 6286-] Mu'minlerin annesi Aişe radıyallahu anha'dan dedi ki: "Bizler, yani Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in zevceleri aramızdan birimiz eksik olmamak üzere hep birlikte onun yanında bulunuyarken Fatıma aleyhisselam, karşıdan yürüyerek geldi. Allah'a yemin ederim ki onun yürüyüşü Rasulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in yürüyüşünden hiç farklı değildi. t)nu görünce güzel bir şekilde onu karşıladı ve:

 

Kızıma merhaba' dedikten sonra onu sağ -yahut sol- tarafına oturttu. Daha sonra ona gizlice bir şeyler söyleyince, Fatıma çok şiddetli bir şekilde ağladı. Onun bu kadar üzüldüğünü görünce, ikinci bir defa ona gizli bir şey daha söyledi. Bu sefer güıüverdi.

 

Sonra Nebiin diğer hanımları arasında ben ona: Rasulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem aramızdan özelolarak sana gizlice bir şeyler söyledi, sonra sen ağladın, dedim. Rasulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem gittikten sonra ona: Sana ne söyledi, diye sordum, o: Ben Rasulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in sırrını açıklayacak değilim, dedi.

 

Rasulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem vefat ettikten sonra Fatıma'ya: Senin üzerindeki hakkım için senden mutlaka bana (Allah Ras(ı!ünün sana gizlice söylediklerini) haber vermeni istiyorum, dedim. Fatıma: Şimdi söyleyebilirim deyip bana haber vererek şunları söyledi: Birinci defada benimle gizlice konuştuğunda şunu haber vermişti: Cibril her sene bir defa Kur'an-ı Kerim'i başından sonuna kadar onunla karşılıklı olarak okuyordu. Bu sene ise benimle Kur'an'ı iki defa karşılıklı olarak okudu. Gördüğüm kadarıyla bunun tek sebebi ecelimin oldukça yaklaşmış olduğudur. O halde sen de Allah'a karşı takvalı ol ve sabırlı ol. Şüphesiz ki bep senin için senden önce gidecek en iyi bir kimseyim, demişti. (Fatıma devamla) dedi ki:

 

İşte bundan dolayı ben de senin o gördüğün şekilde ağladım. Benim dayanamadığımı görünce, bana ikinci defa gizlice bir şeyler söyleyerek: Ey Fatıma! mu'minierin kadınlarının efendisi -yahut bu ümmetin kadınlarının efendisi- olmaya razı değil misin, buyurdu."

 

 

Fethu'l-Bari Açıklaması:

 

"İnsanların arasında yanındakine gizlice bir şeyler söyleyen ve arkadaşının sırrını bildirmeyip öldükten sonra onu haber veren kimse." Buhari bu başlık altında Aişe'nin, Fatıma radıvalIa.hu anha'nın, Nebi S.A.V.'in ona gizlice bir şey söyleyince ağlaması, ikinci bir defa ona gizli bir şeyler söyleyince de gülmesi ile ilgili olayı anlattığı hadisi zikretmektedir.

 

Bu hadise dair açıklamalar hem Menakıb bölümünde, hem Nebi s.a.v.'in vefatı bahsinde geçmiş bulunmaktadır.

 

İbn Battal dedi ki: Topluluk huzurunda bir kişi ile bir diğer kişinin gizlice konuşması caizdir. Çünkü tek kişinin dışarıda tutularak gizlice konuşmaktan çekinilen husus, topluluğun dışarıda tutularak gizlice konuşma halinde söz konusu değildir.

 

باب: الاستلقاء.

44. SIRT ÜSTÜ YATMAK

 

حدثنا علي بن عبد الله: حدثنا سفيان: حدثنا الزُهري قال: أخبرني عباد بن تميم، عن عمه قال:

 رأيت رسول الله صلى الله عليه وسلم في المسجد مستلقياً، واضعاً إحدى رجليه على الأخرى.

 

[-6287-] Ubade İbn Temim'den, o amcasından dedi ki: "Ben Rasıllullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'i mescidde bir ayağını diğerinin üstüne atarak sırt üstü yatmış gördüm."

 

 

Fethu'l-Bari Açıklaması:

 

"Sırt üstü yatmak." İstilkaa (sırt üstü yatmak), ister uyusun, ister uyumasın sırt üstü yatmaya denilir. Bu başlık ve buradaki hadis, daha önce Edeb bölümünden az önce Libas bölümünün sonlarında geçmiş bulunmaktadır. Hükümlere dair açıklamalar da Namaz bölümünde Orada böyle bir yatmanın nesh olduğunu iddia edenlerin görüşünü zikretmiş ve rivayetlerin arasını cem ve telif edip açıklamanın daha uygun olduğunu, yasağın avretin açılması ile ilgili, cevazın ise avretin açılmaması hali ile ilgili olduğunu belirtmiş idim. Bu, aynı zamanda el-Hattabi'nin ve ona tabi olanların da cevabıdır.

 

AÇIKLAMALARIN OLDUĞU SAYFA İÇİN BURAYA TIKLAYIN