باب:
الاستئذان من
أجل البصر.
11. İZİN İSTEMEK GÖRMEYE KARŞI TEDBİR OLSUN DIYEDIR
حدثنا علي بن
عبد الله:
حدثنا سفيان:
قال الزُهري:
حفظته كما أنك
ها هنا، عن
سهل بن سعد
قال:
اطلع
رجل من جحر في
حجر النبي صلى
الله عليه
وسلم، ومع
النبي صلى
الله عليه
وسلم مدرى يحك
به رأسه،
فقال: (لو أعلم
أنك تنتظر،
لطعنت به في
عينك، إنما
جعل
الاستئذان من
أجل البصر).
[-6241-] Sehl İbn Sa'd'dan dedi ki: "Bir adam Nebi
Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in hücrelerinden bir hücrenin içine baktı. Nebi
Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in elinde de kendisi ile başını kaşıdığı demir bir
tarak vardı. Adamı görünce:
Eğer senin içeriye doğru baktığını bilseydim, bunu gözüne
batırırdım. Gerçek şu ki, izin istemek görmeye karşı tedbir olsun diye
emredilmiştir."
Diğer tahric edenler: Tirmizi Edeb; Müslim, Edeb
حدثنا
مسدَّد: حدثنا
حمَّاد بن
زيد، عن عبيد
الله بن أبي
بكر، عن أنس
بن مالك:
أن
رجلاً اطلع من
بعض حجر النبي
صلى الله عليه
وسلم، فقام
إليه النبي
صلى الله عليه
وسلم بمشقص،
أو: بمشاقص،
فكأني أنظر
إليه يختل الرجل
ليطعنه.
[-6242-] Enes İbn Malik'ten rivayet e göre; "Bir
adam Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in hücrelerinden birisinin içine
bakmıştı. Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem elinde uzunca bir ok demiri -yahut
ok demirleriyle- ona doğru kalktı. Hala adamı dürtmek için ona gizlice
sokulmasını görüyor gibiyim."
Bu Hadis 6889 ve 6900 numara ile de geçiyor.
Fethu'l-Bari Açıklaması:
"İzin istemek, görmeye karşı tedbir olsun diyedir."
Yani bunun için meşru kılınmıştır. Çünkü izin isteyen kişi izin almaksızın
içeri girecek olursa, yanına girdiği kimsenin görmesinden hoşlanmayacağı bazı
şeyleri görecektir. Buhari'nin
el-Edebu'l-Müfred'de, Ebu Davud'un ve hasen olduğunu belirterek
Tirmizi'nin rivayet etmiş olduğu Sevban yoluyla gelen merfu hadiste bu husus
açıkça ifade edilmiş bulunmaktadır: "Müslüman bir kimsenin izin almadıkça
bir evin içine bakması helal değildir. Eğer böyle bir işi yaparsa içeri girmiş
demektir." Yani içeri giren kimse hükmünde olur.
Yine Buhari Ömer radıyaııa.hu anh'ın: "Kim kendisine izin
verilmeden önce bir evin iç tarafında bulunanları görerek gözüyle onlara dolu
dolu bakarsa fasıklık etmiş olur."
Ebu Davud kavi bir sened ile İbn Abbas'tan şu hadisi rivayet
etmektedir:
"İnsanların evlerinin (kapıları) üzerinde perdeleri yoktu.
Bu sebeple Allah onlara izin istemelerini emir buyurdu. Daha sonra yüce Allah
hayırlar getirip sevk etti. Bundan dolayı artık kimsenin bu emir ile amel
ettiğini görmüyorum."
İbn Abdilberr dedi ki: Zannederim onlar kapıyı çalmakla
yetindiler. Yine Ebu Davud, Abdullah İbn Busr yoluyla şu hadisi rivayet
etmektedir: "Rasulullah s.a.v. bir ailenin kapısına gidecek olursa yüzünü
kapıya doğru çevirmez, ama ya sağ ya da sol tarafında dururdu. Çünkü evlerin,
kapıları üzerinde perdeleri yoktu."
Enes'in rivayet ettiği hadiste "uzunca ok demiri yahut ok
demirleri" ifadesi, okun demir ucu enli olmayıp, uzun olduğu takdirde
kullanılan tabirdir.
"Gizlice" yani adam fark etmeksizin onu dürtmek
istemesini ... demektir.
Bundan dolayı gözü yahut başka organı isabet alıp yaralanan
kimsenin hükmü, Diyetler bölümünde gelecektir. Bu durum, kasten bakan kimse
hakkında özeldir, ama kastetmeksizin bu şekilde içeriyi gören bir kimse için
herhangi bir vebal yoktur.
Müslim'in Sahih'indeki rivayete göre "Nebi Sallallahu
Aleyhi ve Sellem'e ansızın görmenin hükmü soruldu da o: Gözünü başka tarafa
çevir, buyurdu." Ali radıyall"hu anh'a hitaben de: "Bir defa
baktıktan sonra arkasından bir daha bakma. Çünkü birincisi senin lehinedir ama
ikincisinde hakkın yoktur, buyurdu."
Bu hadis, kişinin kendi evine girmek için izin istemeye gerek
olmadığına delil gösterilmiştir. Çünkü izin istemenin meşru kılınmasınasebep
olan illet bulunmamaktadır. Evet, eğer bununla birlikte izin istemeye ihtiyaç
duyuracak yeni bir durumun ortaya çıkmış olma ihtimali varsa, izin istemesi
meşru olur. Buradan da mahremler dahil olmak üzere herkesin yanına girmek için
izin istemenin meşru olduğu hükmü anlaşılır. Böylelikle mahrem olan bir kadın,
avreti açık halde görülmemiş olur.
Buhari el-Edebu'l-Müfred'de, NMi'den: "İbn Ömer,
çocuklarından birisi ergenlik yaşına geldi mi izin almadan çocuğunun yanına
girmezdi" rivayetini nakletmiş bulunmaktadır. Alkame yoluyla da şu
rivayeti nakletmiştir: "Bir adam
İbn Mesud'a gelerek: Annemin yanına girmek için izin isteyeyim
mi, diye sordu. Ona: "O her zaman bulunduğu her halinde senin kendisini
görmeni istemez, diye cevap verdi."