SAHİH-İ BUHARİ

Bablar - Konular - Numaralar

KİTABU’L-EDEB

<< 2009 >>

EK SAYFA – 2009-5

باب: اسم الحزن.

107. HAZN ADI

 

حدثنا إسحق بن نصر: حدثنا عبد الرزاق: أخبرنا معمر، عن الزُهري، عن ابن المسيَّب، عن أبيه:

 أن أباه جاء إلى النبي صلى الله عليه وسلم فقال: (ما اسمك). قال: حزن، قال: (أنت سهل). قال: لا أغير اسماً سمانيه أبي، قال ابن المسيَّب: فما زالت الحزونة فينا بعد.

 

حدثنا علي بن عبد الله ومحمود قالا: حدثنا عبد الرزاق: أخبرنا معمر، عن الزُهري، عن ابن المسيَّب، عن أبيه، عن جده بهذا.

 

[-6190-] İbnu'l-Müseyyeb'den, O babasından rivayet ettiğine göre; "Babasının babası Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e gelince, ona:

 

Adın nedir, diye sordu. O da: Hazn'dır deyince, Allah Rasulü:

 

Sen Sehl'sin, buyurdu. O: Babamın bana verdiği adı değiştirmem, dedi."

 

İbnu'l-Müseyyeb: O zamandan beri bizde hazn (sert ve kaba oluş) süregelmiştir, dedi.

 

Hadis 6193 tede geçiyor.

 

 

Fethu’l-Bari Açıklaması:

 

"Hazn adı". Hazn, sert ve kaba olan araziye denilir. Sehl'in (yumuşak) zıttıdır. Huy hakkında da kullanılmıştır. Filan kişide hazn'lik vardır, yani huyunda bir sertlik, bir katılık vardır, denilir.

 

İbn Battal dedi ki: Hadisten anlaşıldığına göre isimlerin güzel seçilmesi ve bir adın daha güzeli ile değiştirilmesi vaciplik ifade etmez.

 

ed-Davudi dedi ki: İbnu'l-Müseyyeb huylarında bir sertlik olduğunu anlatmak istemektedir. Ancak bu huy sebebiyle Said İbn el-Müseyyeb, Allah için gazap edip hiddetlenecek bir hale sahipti.

 

باب: تحويل الاسم إلى اسم أحسن منه.

108. İSMİN DAHA GÜZEL BİR BAŞKA İSİMLE DEĞİŞTİRİLMESİ

 

حدثنا سعيد بن أبي مريم: حدثنا أبو غسان قال: حدثني أبو حازم، عن سهل قال:

 أتي بالمنذر بن أسيد إلى النبي صلى الله عليه وسلم حين ولد، فوضعه على فخذه، وأبو أسيد جالس، فلها النبي صلى الله عليه وسلم بشيء بين يديه، فأمر أبو أسيد بابنه، فاحتمل من فخذ النبي صلى الله عليه وسلم، فاستفاق النبي صلى الله عليه وسلم فقال: (أين الصبي). فقال أبو أسيد: قلبناه يا رسول الله، قال: (ما اسمه). قال: فلان، قال: (ولكن اسمه المنذر). فسماه يومئذ المنذر.

 

[-6191-] Sehl'den, dedi ki: "el-Münzir İbn Ebi Useyd dünyaya gelince, Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e getirildi. Allah Rasulü onu uyluğu üzerine oturttu. -Ebu Useyd de oturuyordu.- Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem önünde bulunan bir şey ile meşgul idi. Bunun üzerine Ebu Useyd'in emri ile oğlu Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in uyluğu üzerinden kaldırıldı.

 

Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem daldığı işten uzaklaşıp fark edince: Küçük çocuk nerede, diye sordu. Ebu Useyd: Biz onu geri aldık, dedi. Allah Rasulü:

 

Adı ne, diye sordu. Ebu Useyd: Filandır deyince, Allah Rasulü:

 

Hayır, onun ismi el-Münzir olsun, buyurdu ve babası da o gün çocuğa el-Münzir adını verdi."

 

 

حدثنا صدقة بن الفضل: أخبرنا محمد بن جعفر، عن شُعبة، عن عطاء بن أبي ميمونة، عن أبي رافع، عن أبي هريرة:

 أن زينب كان اسمها برة، فقيل: تزكي نفسها، فسماها رسول الله صلى الله عليه وسلم زينب.

 

[-6192-] Ebu Hureyre'den rivayete göre;

 

"Zeyneb'in adı Berre idi. O, kendisini tezkiye edip öğüyor denilince, Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem da ona Zeyneb adını verdi."

 

 

حدثنا إبراهيم بن موسى: حدثنا هشام: أن ابن جريج أخبرهم قال: أخبرني عبد الحميد بن جبير بن شيبة قال: جلست إلى سعيد بن المسيَّب، فحدثني:

 أن جده حزناً قدم على النبي صلى الله عليه وسلم فقال: (ما اسمك). قال: اسمي حزن، قال: (بل أنت سهل). قال: ما أنا بمغير اسماً سمانيه أبي، قال ابن المسيَّب: فما زالت فينا الحزونة بعد.

 

[-6193-] Abdulhamid İbn Cubeyr İbn Şube'den, dedi ki: "Said İbn el-Müseyyeb'in yanında oturdum. Bana tahdis ettiğine göre dedesi Hazn, Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in huzuruna gelince, ona:

 

Adın nedir, diye sormuş.

 

Dedesi: Adım Hazn'dır deyince, Allah Rasulü: Hayır, sen Sehl'sin, demiş.

Dedesi: Ben babamın bana verdiği adı değiştirmem, demiş.

İbnu'l-Müseyyeb dedi ki: İşte ondan sonra bizde hep sertlik olagelmiştir, dedi."

 

 

Fethu'l-Bari Açıklaması:

 

"el-Münzir İbn Ebi Useyd dünyaya gelince, Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e getirildi." Ebu Useyd meşhur bir sahabidir. Ashabın herhangi birisinin bir oğlu dünyaya geldi mi onu tahnik etmesi (damağına hurma gibi tatlı bir şey çalması) ve ona bereket ile dua etmesi için getirilirdi.

 

"Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem önündeki bir şeyle uğraşt!." Onunla meşgul oldu, oyaland!. Seni bir başka şeyle uğraşmaktan alıkoyan her bir şey hakkında hadisteki tabir kullanılır. İbnu't-Tin dedi ki: Meşguloldu, oyalandı anlamındaki bu "alime" vezninde "lehiye" diye rivayet edilmiştir ki meşhur olan kullanım budur. Leha şeklindeki fethalı kullanım ise Taylıların ağzıdır.

 

Zeyneb'in adı Berre idi. Amr İbn Merzuk, Şube'den bu senedie Ebu Hureyre'den rivayetle: "Meymune'nin adı Berre idi" demiştir. Bunu da musannıf, el-Edebu'l-Müfred'de ondan diye rivayet etmiştir. Ancak birincisim yaşça daha büyüktür.

 

Sözü geçen Zeyneb ise ya Cahş kızı Zeyneb'dir. Yahut da Ebu Seleme'nin kızı Zeyneb'dir. Birincisi Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in zevcesidir, ikincisi ise onun rabibesidir. (Yani Nebi efendimizin hanımı olan Ümmü Seleme'nin ilk kocası Ebu Seleme'den doğma kızıdır.) Bunların her birisinin de adı önce Berre idi. Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem bu ismi değiştirdi. İbn Abdilberr öyle demiştir

.

Cahş kızı Zeyneb'in kıssasını Müslim ve Ebu Davud, Ümmü Seleme'nin kızı Zeyneb'den diye rivayet ettiği bir hadisin muhtevasında zikretmiştir. Ümmü Seleme'nin kızı Zeyneb dedi ki: Bana Berre adı verilmişti. Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem kendi kendinizi tezkiye etmeyiniz. Şüphesiz Allah sizden hanginizin birr (iyilik) ehli olduğunu en iyi bilendir, buyurdu. Bu sefer: Peki ona ne ad verelim, diye sordular. Allah Rasulü: Ona Zeyneb adını veriniz, buyurdu."

 

"Bana tahdis ettiğine göre dedes1 Hazn ... " Taberi dedi ki: Anlamı çirkin olan bir adın verilmemesi gerekir. O ismi taşıyanı tezkiye etmeyi gerektiren ismin de sövmek ve hakaret anlamına gelen ismin de verilmemesi gerekir. Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem pek çok isim değiştirmiştir. Ama onun bu değiştirmesi bu isimleri vermenin yasaklanışı suretinde değildir. Tercih suretindedir. Devamla der ki:

 

Bundan dolayı Müslümanlar çirkin kimseye hasen, bozuk adama salih adının verilmesini caiz görmüşlerdir. Buna da Hazn'in adının Sehl'e çevrilmesini kabul etmeyince, kabul etmesi için Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in onu zorlamamış olması delildir. Eğer bu bağlayıcı olsaydı, Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem onun:

 

"Babamın bana verdiği bir adı değiştirmem" şeklindeki cevabını kabul etmezdi. ----İktibas özetle burada sona ermektedir. ---