SAHİH-İ BUHARİ

Bablar - Konular - Numaralar

KİTABU’L-EDEB

<< 1996 >>

EK SAYFA – 1996-3

باب: هل يزور صاحبه كل يوم، أو بكرة وعشياً.

64. KİŞİ ARKADAŞINI HER GÜN MÜ YOKSA SABAH VE AKŞAM MI ZİYARET EDER?

 

حدثنا إبراهيم بن موسى: أخبرنا هشام، عن معمر. وقال الليث: حدثني عُقَيل: قال ابن شهاب: فأخبرني عروة بن الزبير: أن عائشة زوج النبي صلى الله عليه وسلم قالت:

 لم أعقل أبوي إلا وهما يدينان الدين، ولم يمر عليهما يوم إلا يأتينا فيه رسول الله صلى الله عليه وسلم طرفي النهار، بكرة وعشية، فبينما نحن جلوس في بيت أبي بكر في نحر الظهيرة، قال قائل: هذا رسول الله صلى الله عليه وسلم، في ساعة لم يكن يأتينا فيها، قال أبو بكر: ما جاء به في هذه الساعة إلا أمر، قال: (إني قد أذن لي بالخروج).

 

[-6079-] Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in zevcesi Aişe'den, dedi ki: "Ben aklımın erdiğinden itibaren mutlaka anne ve babamın İslam dinine tabi olduklarını hatırlıyorum. Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in sabah akşam olmak üzere günün iki tarafında bize gelmediği bir günün anne babamın üzerinden geçtiğini de hatırlamıyorum. Bir keresinde bizler öğle sıcağında Ebu Bekir'in evinde iken,

 

Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in bize gelme itiyadında bulunmadığı bir saatte birisi: İşte Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem, dedi. Ebu Bekir: O bu saatte ancak önemli bir iş için gelmiştir, dedi. Allah Rasulü: Gerçek şu ki, Rabbim benim Mekke'den çıkmama izin vermiş bulunuyor, buyurdu."

 

 

Fethu'l-Bari Açıklaması:

 

"Arkadaşım her gün mü yoksa sabah ve akşam mı ziyaret eder?" Denildiğine göre aşiy (akşam), zevalden karanlık vaktine kadar olan süredir. Tan yerine kadar olan süre olduğu da söylenmiştir. Hadisin uzun haliyle yeteri kadar şerhi daha önce "Medine'ye hicret" başlığında geçmiş bulunmaktadır.

 

Buhari bu başlıkla: "Ara sıra ziyaret et ki, sevgin de artsın" diye meşhur olan hadisin senedinin zayıf olduğuna işaret etmiş gibidir. Bu hadis çeşitli yollardan varid olmakla birlikte çoğunun rivayet yolları garip olup onların hiçbirisi tenkitten kurtulamamıştır.

 

İbn Battal dedi ki: iltifat gösteren dostun çokça ziyaret edilmesi -başkasından farklı olarak- ancak sevgiyi artırır.

 

باب: الزيارة، ومن زار قوما فطعم عندهم.

65. ZİYARET ETMEK VE BİR TOPLULUĞU ZiYARET EDİP YANLARINDA YEMEK YİYEN KİMSE

 

وزار سلمان أبا الدرداء في عهد النبي صلى الله عليه وسلم فأكل عنده.

Selman, Nebi s.a.v. döneminde Ebu'd-Derda'yı ziyaret etmiş ve yanında yemek yemiştir.

 

 

حدثنا محمد بن سلام: أخبرنا عبد الوهاب، عن خالد الحذاء، عن أنس بن سيرين، عن أنس بن مالك رضي الله عنه:

 أن رسول الله صلى الله عليه وسلم زار أهل بيت في الأنصار، فطعم عندهم طعاماً، فلما أراد أن يخرج، أمر بمكان من البيت فنضح له على بساط، فصلى عليه ودعا لهم.

 

[-6080-] Enes İbn Malik r.a.'dan, dedi ki: "Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem ensardan bir hane halkını ziyarete gitti ve yanlarında bir yemek yedi. Çıkmak isteyince, evin bir yerini göstererek verdiği emir ile bir yaygı üzerine onun için su serpildi, sonra o yaygının üzerinde namaz kılıp ev halkına dua etti."

 

 

Fethu'l-Bari Açıklaması:

 

"Ziyaret", yani ziyarette bulunmanın meşru oluşu "ve bir topluluğu ziyaret edip yanlarında yemek yiyen kimse." Bu da ziyaretin tamam olması için ziyarette bulunan kimseye hazır bulunan bir yiyeceği sunmanın sözkonusu olduğu anlamına gelir. Bu açıklamayı da İbn Battal yapmıştır. Böyle bir iş, aradaki sevgiyi sağlamlaştırır ve artırır.

 

Derim ki: Bu hususta Hakim'in ve Ebu Ya'la'nın, Abdullah İbn Ubeyd İbn Umeyr yolu ile rivayet ettikleri bir hadis vardır. Abdullah İbn Ubeyd İbn Umeyr dedi ki: "Cabir'in yanına Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in ashabından birkaç kişi girdi. O da onlara ekmek ve sirke takdim etti. Yiyiniz, dedi. Çünkü ben Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'i: Sirke ne güzel katıktır, buyururken dinledim. Şüphesiz bir adamın yanına kardeşlerinden birkaç kişi gelip de evinde bulunan şeyleri sunmayı küçümseyerek onlara takdim etmemesi o kişinin helaki demektir. Onların da kendilerine sunulan yemeği küçük görmeleri, helak olmaları demektir."

 

Ziyaret yapmanın fazileti hakkında çeşitli hadisler varid olmuştur. Bunlardan birisini hasen olduğunu belirterek Tirmizi, sahih olduğunu da belirterek İbn Hibban rivayet etmiş olup, Ebu Hureyre'nin Nebie merfu olarak naklettiği şu hadistir: "Kim bir hastayı yahut Allah yolunda kardeşi olan birisini ziyaret ederse, bir münadi ona: Sen de hoşsun, yürümen de hoştur ve sen cennetten bir yer edinmiş oldun, diye nida eder."

 

Bu hadisin el-Bezzar'da, Enes'ten ceyyid bir senedie rivayet ettiği bir şahidi vardır. Malik ve sahih olduğunu belirterek İbn Hibban, Muaz İbn Cebel'den şu merfu hadisi zikretmektedirler: "Benim için birbirleri ile ziyaretleşenlere sevgim bir haktır."

 

Hadisten ziyaretin, ziyaret eden kimsenin de ziyaret edip yanında yemek yediği kimselere dua etmesinin müstehap olduğu anlaşılmaktadır.