باب: الخميصة
السوداء.
22. SİYAH HAMİSA
حدثنا أبو
نُعَيم: حدثنا
إسحق بن سعيد،
عن أبيه سعيد
بن فلان، هو
عمرو بن سعيد
بن العاص، عن أم
خالد بنت خالد:
أتي
النبي صلى
الله عليه
وسلم بثياب
فيها خميصة
سوداء صغيرة،
فقال: (من ترون
أن نكسو هذه).
فسكت القوم،
فقال: (ائتوني
بأم خالد)
فأتي بها
تُحمل، فأخذ
الخميصة بيده
فألبسها،
وقال: (أبلي
وأخلقي). وكان
فيها علم أخضر
أو أصفر،
فقال: (يا أم
خالد، هذا
سناه). وسناه بالحبشية
حسن.
[-5823-] Halid'in kızı Ümmü Halid'den, dedi ki:
"Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e aralarında küçük, siyah bir hamisanın
da bulunduğu bazı kumaşlar getirildi. Bunun üzerine: Bu kumaşı kime
giydirmemizi uygun görürsünüz, dedi. Orada bulunanlar sustular. Allah Rasulü:
Bana Ümmü Halid'i getirin, buyurdu. Ümmü Halid taşınarak
getirildi. Hamisa'yı eliyle alıp onu Ümmü Halid'e giydirdi ve:
Sen bunu (afiyetle) eskit ve parala, buyurdu.
Hamisa'da yeşil ya da sarı bir alamet vardı. Nebi:
Ey Ümmü Halid, bu -Habeşçe- senadır, senadır, buyurdu."
حدثني محمد
بن المثنَّى
قال: حدثني
ابن أبي عدي،
عن ابن عون،
عن محمد، عن
أنس رضي الله
عنه قال:
لما
ولدت أم
سُلَيم، قالت
لي: يا أنس،
انظر هذا
الغلام، فلا
يصيبنَّ
شيئاً حتى
تغدو به إلى النبي
صلى الله عليه
وسلم
يحنِّكه،
فغدوت به،
فإذا هو في
حائط، وعليه
خميصة
حُرَيثيَّة، وهو
يَسِمُ الظهر
الذي قدم عليه
في الفتح.
[-5824-] Enes r.a.'dan, dedi ki: "Ümmü Süleym doğum
yapınca bana:
Ey Enes, bu çocuğa dikkat et. Onu sabah Nebi Sallallahu Aleyhi ve
Sellem'e damağına tatlı bir şey çalmak (tahnik etmek) için götürünceye kadar,
sakın ağzına bir şey girmesin, dedi.
Sabah çocuğu alıp yanına götürdüm. O bir bahçede idi ve üzerinde
Hureysı bir hamisa vardı. O sırada da fetih (zafer) dolayısıyla kendisine
ganimet olarak gelmiş bulunan yük develerini damgalıyordu."
Fethu'l-Bari Açıklaması:
"Siyah hamisa." el-Esmaı dedi ki: Hamisa denilen
elbiseler, üzerlerinde alamet bulunan kalın ipek yahut yün elbiselere denilir.
Renkleri siyah olup herkesin giydiği elbiselerden idi.
"Halid'in kızı Ümmü Halid." Bu, Halid b. ez-Zubeyr b.
el-Awam adındaki oğlu ile künyelenmiş bir cari ye idi. ez-Zubeyr onunla
evlenmiş ve Halid b. ezZubeyr ile Amr b. ez-Zubeyr adındaki çocukları ondan
olmuştu. İbn SaId'ın naklettiğine göre o Habeşistan'da doğmuş ve Hayber'den
sonra aklı eren bir çağda iken babası ile birlikte Medine'ye gelmişti.
"Ümmü Halid taşınarak getirildi." O sırada yaşının
küçüklüğüne bir işaret vardır. Fakat yine de o esnada mümeyyiz (aklı eren) bir
halde bulunmasına engel değildir.
"Eskit ve parala, diye buyurdu." Araplar bu ibareyi
muhataplarına söyleyerek uzun bir ömür yaşaması için dua etmek amacıyla
kullanırlar. Yani bu elbise eskiyip paralanıncaya kadar hayatı uzasın, gitsin.
Bu açıklamayı Ebu Davud'un sahih bir sened ile Ebu Nadra'dan
diye naklettiği rivayet pekiştirmektedir. Ebu Nadra dedi ki: "Resulullah
Sallallahu Aleyhi ve Sellem 'in ashabından birisi yeni bir elbise giyindi mi
ona: Elbisen eskiyip paralansın, Allah da hna onun yerine başkasını versin,
derlerdi."
"Allah Rasulü: Ey Ümmü Halid -Habeşçe- bu senadır, senadır,
buyurdu."
Sena Habeşçe'de güzel demektir.