SAHİH-İ BUHARİ

Bablar - Konular - Numaralar

KİTABU’L-ADAHİ

<< 1886 >>

EK SAYFA – 1886-2

باب: من قال: الأضحى يوم النحر.

5. EL-ADHA. GÜNÜ, NAHR GÜNÜDÜR DİYENLER

 

حدثنا محمد بن سلام: حدثنا عبد الوهَّاب: حدثنا أيوب، عن محمد، عن ابن أبي بكرة، عن أبي بكرة رضي الله عنه،

 عن النبي صلى الله عليه وسلم قال: (إن الزمان قد استدار كهيئته يوم خلق الله السموات والأرض، السنة اثنا عشر شهراً، منها أربعة حُرُم، ثلاث متواليات: ذو القعدة، وذو الحجة، والمحرَّم، ورجب مُضَر الذي بين جمادى وشعبان. أي شهر هذا). قلنا: الله ورسوله أعلم، فسكت حتى ظننا أنه سيسميه بغير اسمه، قال: (أليس ذا الحجة). قلنا: بلى، قال: (أي بلد هذا). قلنا: الله ورسوله أعلم، فسكت حتى ظننا أنه سيسميه بغير اسمه، قال: (أليس البلدة). قلنا: بلى، قال: (فأي يوم هذا). قلنا: الله ورسوله أعلم، فسكت حتى ظننا أنه سيسميه بغير اسمه، قال: (أليس يوم النحر). قلنا: بلى، قال: (فإن دماءكم وأموالكم - قال محمد: وأحسبه قال - وأعراضكم عليكم حرام، كحرمة يومكم هذا، في بلدكم هذا، في شهركم هذا، وستلقون ربكم، فيسألكم عن أعمالكم، ألا فلا ترجعوا بعدي ضلالاً، يضرب بعضكم رقاب بعض، ألا ليبلِّغ الشاهد الغائب، فلعل بعض من يبلغه أن يكون أوعى له من بعض من سمعه).

وكان محمد إذا ذكره قال: صدق النبي صلى الله عليه وسلم، ثم قال: (ألا هل بلَّغت، ألا هل بلَّغت).

 

[-5550-] Muhammed b. Ebi Bekre'den, o Ebu. Bekre r.a.'dan, o Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'den şöyle buyurduğunu nakletmektedir:

 

"Şüphesiz zaman Allahlın gökleri ve yeri yarattığı günkü haline dönüp gelmiş bulunuyor. Sene on iki aydır. Bunlardan dört ay haram aylardır. Bunların da üçü Zülkade, Zülhicce ve Muharrem arka arkaya gelirler. Dördüncüleri ise Cumada ile Şaban arasındaki Mudarlıların (tazim ettikleri) Receb ayıdır. Bu ay hangi aydır?

 

Bizler: Allah ve Rasulü daha iyi bilir, dedik. Allah Rasulü, bu aya isminden başka bir isim vereceğini zannettirecek kadar sustu. Daha sonra: Bu Zülhicce ayı değil midir, diye sordu. Biz: Evet, Zülhiccedir, dedik.

 

Sonra: Bu belde hangi beldedir, diye sordu. Bizler: Allah ve Rasulü daha iyi bilir, dedik. Ona isminden başka bir isim verecek diye zannettirinceye kadar sustu. Daha sonra: Bu o belde (Mekke) değil midir, diye sordu. Biz: Evet, dedik.

 

Daha sonra: Peki bugün hangi gündür, diye sordu. Biz: Allah ve Rasulü daha iyi bilir, dedik. Ona isminden başka bir isim verecek diye zannettirecek kadar sustu. Sonra: Bu nahr günü değil midir, diye sordu. Biz: Evet dedik.

 

Devamla şöyle buyurdu: Şüphesiz sizin kanlarınız ve mallannız -(ravilerden) Muhammed (b. SMn) dedi ki: Zannederim Muhammed b. Ebi Bekre: Ve ırzlarınız da dedi- size bugününüzün bu beldenizde, bu ayınızda haram oluşu gibi haramdır. Yakında Rabbinizin huzuruna çıkacaksınız. Size amellerinize dair soru soracaktır. Dikkat edin! Benden sonra birbirinizin boynunu vuran dalalete düşmüş kimseler olarak gerisin geri dönmeyiniz. Dikkat edin! Burada hazır bulunan, bulunmayana tebliğ etsin. Olur ki kendisine bu tebliğin ulaştığı bir kimse, bunu bizzat işiten bazı kimselerden o tebliği daha iyi bilebilir. -Muhammed (b. SIr1n) bunu zikrettiği vakit: Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem doğru söylemiştir, derdi.- Daha sonra Allah Rasulü: Dikkat edin! Tebliğ ettim mi? Dikkat edin! Tebliğ ettim mi, diye buyurdu."

 

 

Fethu'l-Bari Açıklaması:

 

"el-Adha, nahr günüdür diyen" İbnu't-Tln dedi ki: Bundan maksadı bütün bölgelerde udhiyelerin (kurbanlıkların) nahr edildiği (kesildiği) gün demektir. Bununla özel olarak ancak o günde kurbanlıkların kesildiğini kastetmektedir, denilmiştir. Malik şunu da eklemektedir: Ondan (yani Nahr gününden) sonraki iki günde de kurban kesilir. Şafii dördüncü günü de eklemiştir. Ayrıca (İbnu't-TIn) on gün boyunca kurban kesildiği de söylenmiştir, demiş; fakat bunu muayyen bir kişiye nispet etmemiştir. Ayın sonuna kadar kurban kesileceği de söylenmiştir. Bu görüş ise Ömer b. Abdulaziz, Ebu Seleme b. Abdurrahman, Süleyman b. Yesar ve daha başkalarından da nakledilmiştir. İbn Hazm da süre kaydı getiren bir nassın varid olmayışına dayanarak bu görüşü ifade etmiştir.