باب: إماطة
الأذى عن
الصبي في
العقيقة
2. AKiKADA KÜÇÜK ÇOCUĞUN ÜZERİNDEKİ EZİYET VERİCİ ŞEYLERİ İZALE
ETMEK
حدثنا أبو
النعمان:
حدثنا حمَّاد
بن زيد، عن أيوب،
عن محمد، عن
سلمان بن عامر
قال: (مع الغلام
عقيقة). وقال
حجَّاج: حدثنا
حمَّاد:
أخبرنا أيوب
وقتادة وهشام
وحبيب، عن ابن
سيرين، عن
سلمان، عن
النبي صلى الله
عليه وسلم.
وقال غير
واحد: عن عاصم
وهشام، عن حفصة
بنت سيرين، عن
الرباب، عن
سلمان بن عامر
الضَّبيِّ،
عن النبي صلى
الله عليه
وسلم. ورواه
يزيد بن
إبراهيم، عن
ابن سيرين، عن
سلمان: قوله.
وقال أصبَغُ:
أخبرني ابن
وهب، عن جرير
بن حازم، عن
أيوب
السَّخْتِيَانيِّ،
عن محمد بن
سيرين: حدثنا
سلمان بن عامر
الضَّبيُّ
قال:
سمعت
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم يقول: (مع
الغلام
عقيقة،
فأهريقوا عنه
دماً،
وأميطوا عنه
الأذى).
[-5471-] Selman b. Amir'den, dedi ki: "Erkek
çocuk(un doğumu) ile beraber bir akika vardır. "
Bu hadis 5472 numara ile gelecektir
حدثني عبد
الله بن أبي
الأسود: حدثنا
قُرَيش بن
أنس، عن حبيب
بن الشهيد قال:
أمرني
ابن سيرين أن
أسأل الحسن:
ممن سمع حديث العقيقة؟
فسألته فقال:
من سَمُرَة بن
جُنْدب.
[-5472-] Selman b. Amir ed-Dabbi'den, dedi ki:
"Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'i şöyle buyururken dinledim:
Erkek çocuk(un doğumu) ile birlikte bir akika vardır. O halde onun
için bir kan akıtınız ve ondaki eziyet verici şeyleri izale ediniz."
Diğer tahric edenler: Tirmizî, Kurban; Nesâî, Akika
Fethu'l-Bari Açıklaması:
"AkIkada küçük çocuğun üzerinden eziyet verici şeyleri
izale etmek. .. Erkek çocuk(un doğumu) ile birlikte bir akika vardır." Bu hadisin
mefhumunu el-Hasen ve Katade delil alarak: Erkek çocuk için akika kesilir,
fakat kız çocuğu için kesilmez, demişlerdir. Ancak cumhur bu konuda onlara
muhalefet ederek: Kız çocuğun doğumu dolayısı ile de akika kesilir,
demişlerdir. Delilleri ise kız çocuğunu açıkça söz konusu eden hadislerdir.
Bundan sonra bu hadisleri zikredeceğim.
Eğer çocuklar ikiz olur ise her birisi için bir akika kesmek
müstehap olur.
Bunu İbn Abdilberr, el-leys'ten diye zikretmiş olup ilim
adamlarından bunun hilafına bir nakil geldiğini bilmiyorum, demiştir.
"Onun adına bir kan akıtınız." Bu hadiste bu şekilde
akıtılacak kan ın neyin kanı olduğu müphem bırakılmıştır. Bundan sonra Semura
yoluyla gelen hadiste de böyledir, ama bu birden çok hadis tefsir edilip
açıklanmıştır. Bunlardan birisi de Tirmizi'nin sahih olduğunu belirterek
rivayet ettiği Aişe radıyallahu anha'dan gelen hadis-i şeriftir. Bu hadiste
Yusufb. Maheklin rivayeti ile gelmiştir. Buna göre: "Abdurrahman b. Ebi
Bekr'in kızı Hafsalnın yanına girdiler ve ona akikaya dair soru sordular. Hafsa
onlara Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem 'in kendilerine erkek çocuğu için
birbirine denk iki koyun, kız çocuğu için ise bir koyun kesmelerini emrettiğini
haber verdi." Ayrıca bu hadisi dört Sünen sahibi rivayet etmişlerdir. Bunu
Ebu Davud ile Nesai de Amr b. Şuayb yoluyla babasından, o dedesinden diye
rivayet etmiş olup bu hadisi: "Her kim çocuğu için bir kurban kesmek
isterse, o takdirde erkek için birbirine denk iki koyun, kız çocuğu için de bir
koyun kessin" hadisini merfu olarak zikretmiştir. Bu hadisi Amrldan
rivayet eden Davud b. Kays şöyle demektedir: Ben Zeyd b. Eslem'e:
"Birbirine denkılbuyruğu hakkında sordum. O birbirine benzer olsunlar ve
her ikisi biri diğerinden geciktirilmeyerek bir arada kesilsinler, diye cevap verdi."
Ebu Oavud da Ahmed'den, birbirine denk lafzının, birbirlerine
yakın anlamında kullanıldığını nakletmiştir. el-Hattabı der ki: Yani yaşları
birbirine denk olmalıdır. Cumhurun görüşüne göre deve ve koyun da kesilebilir.
"Eziyet verici şeyler." Ebu Oavud'da, Said b. Ebu
Arube ile İbn Avn yoluyla Muhammed b. SMn'den şöyle dediği nakledilmektedir:
Eğer eziyetten, rahatsızlık edici şeylerden kasıt, başın traş edilmesi değil
ise ne olduğunu bilmiyorum.
Hakim'de de Aişe yoluyla gelen hadiste: 'Ve Başlarından
rahatsızlık verici şeylerin izale edilmesini emir buyurdu" denilmektedir.
Fakat bunun muayyen olarak başın traş edilmesi hakkında söylendiği ileri
sürülemez. Taberani'de, İbn Abbas'ın rivayet ettiği hadiste: "Üzerinden
rahatsızlık verici şeyler izale edilir ve Başı traş edilir" denilmiş ve
böylelikle Başın traşını da ona atfetmiştir. O halde daha uygun olan,
rahatsızlık verici şeylerin Başın traş edilmesinden daha genel bir anlamının
olduğunun kabul edilmesidir.
"Akika hadisi." Buhari'de sözü geçen hadis yer
almamıştır. Sanki o, bu hadisin meşhur olması ile yetinerek ayrıca zikretmeye
gerek görmemiş gibidir. Sünen sahipleri ise bu hadisi Katade'nin el-Hasen'den,
onun Semura'dan bir rivayeti olarak kaydetmişlerdir. Buna göre Nebi Sallallahu
Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur: "Erkek çocuk akıkası karşılığında
rehin alınmıştır. Bu akika onun için yedinci günü kesilir, başı traş edilir ve
ona isim verilir." Tirmizi: Hasen, sahihtir, demiştir; ama Ebu Hureyre'nin
rivayetinde "ve ona ad verilir" anlamındaki son kelime
zikredilmemiştir. Katade'den bunu rivayet edenler bu kelime hakkında ihtilM
etmişlerdir. Çoğunluğu: "Ona ad verilir (anlamında: müsemma şeklinde sin
ile)" şeklinde rivayet etmişlerdir; ama Hemmam, Katade'den: "Yudma:
Ona kan bulanır" diye dal harfi ile rivayet etmiştir.
Abdurrezzak, Ma'mer'den, o Katade'den: Akikasının kesildiği günü
ona ad verilir, sonra başı traş edilir, dediği rivayet edilmiştir. Ayrıca o
şöyle derdi: Ve Başına kan sürülür.
Ancak bunun nesh olduğuna dair birçok hadis vaı-id olmuştur.
Bunlardan birisi İbn Hibban'ın Sahih'inde Aişe'den şöyle dediğine dair
naklettiği rivayettir:
"Cahiliye döneminde küçük çocuk için akika kestikleri
takdirde bir pamuk parçasını akika kanına bularlardı. Çocuğun Başını traş
ettikten sonra o pamuk parçasını başının üzerine koyarlardı. Nebi Sallallahu
Aleyhi ve Sellem bunun üzerine: Kan yerine oraya koku koyunuz, diye
buyurdu." Ebu'ş-Şeyh ayrıca "doğan çocuğun başına kanın
değdirilmesini nehyetmiştir" fazlalığını da eklemektedir.
Bundan dolayı cumhur çocuğa kan bulaştırmayı mekruh görmüştür.
İbn Hazm ise bunun müstehap olduğunu Ömer ve Ata'dan nakletmiştir. Ancak
İbnu'lMünzir bunun müstehap .olduğu görüşünü el-Hasen ve Katade'den başkasından
nakletrriiş değildir. Hatta Ibn Ebi Şeybede sahih bir sened ile el-Hasen'den,
onun kan bulamayı mekruh gördüğü dahi nakledilmiş bulunmaktadır.
Nebi efendimizin: "Akikası karşılığında rehindir"
buyruğunun ne anlama geldiği hususunda da görüş ayn1ığı vardır. el-Hattabi dedi
ki: İnsanlar bu hususta görüş aynlığı içindedirler. Bu hususta söylenmiş en
güzel görüş Ahmed b. Hanbel'in benimsediği görüş olup o şöyle demiştir: Bu
husus, çocuğun şefaati hakkındadır. Yani eğer çocuğun akikasını kesmeyip, çocuk
da küçük yaşta ölürse annesi ve babası hakkında şefaatçi olmaz. Şu anlama
geldiği de söylenmiştir:
Akika gerekli ve kaçınılmaz bir şeydir. Bundan dolayı dağan
çocuk için gerekliliği ve ondan aynlmaz bir şey olduğu, rehinin rehin alan
kimsenin elinde oluşuna benzetilmiştir.
Bu, akikanın vacip olduğunu kabul edenlerin görüşünü
pekiştirmektedir.
İbn ebi Şeybe, Muhammed b. SMn'den şöyle dediğini rivayet
etmektedir: Eğer ben benim için akika kesilmemiş olduğunu bilseydim, şüphesiz
kendi adıma ben akika keserdim. el-Kaffal da bu görüşü tercih etmiştir.
el-Buveyti'de, Şafıl'nin açıkça şunları belirttiği
naklediimiştir: Büyük bir kişi için akika kesilmez. Ancak bu, kişinin kendi
adına akika kesmesinin men edildiği hususunda açık bir nas değildir. Aksine bu
sözleri ile yaşı büyüdüğü takdirde başkası adına kendisinin aklka kesmeyeceğini
kastetme ihtimali vardır. Bu sözleriyle de sanki Nebi Sallallahu Aleyhi ve
Sellem'in nübüvvetten sonra kendi adına aklka kesmiş olduğuna dair hadisin
sabit olmadığına işaret etmek istemiş gibidir. Hadisin durumu da zaten böyledir.