DEVAM: 7. YE'CUC VE ME'CUC KISSASI
حدثني
إسحاق بن نصر:
حدثنا أبو
أسامة، عن
الأعمش: حدثنا
أبو صالح، عن
أبي سعيد
الخدري رضي الله
عنه، عن النبي
صلى الله عليه
وسلم قال:
(يقول الله تعالى:
يا آدم،
فيقول: لبيك
وسعديك،
والخير في
يديك، فيقول:
أخرج بعث
النار، قال:
وما بعث النار؟
قال: من كل ألف
تسعمائة
وتسعة
وتسعين، فعنده
يشيب الصغير،
وتضع كل ذات
حمل حملها، وترى
الناس سكارى
وما هم
بسكارى، ولكن
عذاب الله
شديد). قالوا:
يا رسول الله،
وأينا ذلك
الواحد؟ قال:
(أبشروا، فإن
منكم رجلا ومن
يأجوج ومأجوج
ألفا. ثم قال:
والذي نفسي
بيده، إني
أرجو أن
تكونوا ربع
أهل الجنة).
فكبرنا، فقال:
(أرجو أن
تكونوا ثلث
أهل الجنة).
فكبرنا، فقال:
(أرجو أن
تكونوا نصف
أهل الجنة). فكبرنا،
فقال: (ما أنتم
في الناس إلا
كالشعرة السوداء
في جلد ثور
أبيض، أو
كشعرة بيضاء في
جلد ثور أسود).
[-3348-] Ebu Said el-Hudri r.a.'dan rivayete göre Nebi Sallallahu Aleyhi ve
Sellem şöyle buyurdu: "Yüce Allah: Ey Adem diye buyuracak. Adem: Buyur
Allah'ım, huzurundayım. Hayır yalnız senin elindedir, diyecek.
Cehennem ateşi kafilesini çıkar diyecek. Adem: Cehennem kafilesi
ne demek, diye soracak. Yüce Allah şöyle buyuracak: Her bin'den dokuz yüz
doksandokuz kişi. İşte o vakit küçük olanın saçları ağaracak. "Her hamile
yükünü bırakacak. Sen insanları sarhoş göreceksin. Halbuki onlar sarhoş
değildirler, fakat Allah'ın azabı pek şiddetlidir. " [Hac, 2] Ashab: Ey
Allah'ın Resulü, dediler. Bu (binde bir olan o) tek kişiler arasına hangimiz
girebilir ki? Şöyle buyurdu: Müjdeler olsun! Sizden bir kişi, Ye'cuc ile Me'cuc'den
bin kişi. Daha sonra şöyle buyurdu: Nefsim elinde olan'a yemin ederim ki, ben
sizin cennetliklerin dörtte biri olacağınızı ümit ediyorum. Biz tekbir
getirdik. Bu sefer: Ben sizin cennetliklerin üçte biri olacağınızı ümit
ediyorum, diye buyurdu. Biz yine tekbir getirdik. Bu sefer: Ben sizin
cennetliklerin yarısı olacağınızı ümit ediyorum, dedi. Biz yine tekbir
getirdik. Şöyle buyurdu: Sizler (sayınız itibariyle) insanlar arasında ancak
beyaz bir öküzün derisindeki siyah bir kıl'a yahut da siyah bir öküzün
derisindeki beyaz bir kıl'a benzersiniz. "
Tekrar: 4741, 6530, 7483
AÇIKLAMA: Yüce Allah'ın:
"Sana Zulkarneyn'i de soruyorlar. .. O da bir yol tuttu. "[Kehf,
83-86] başlığı ile Musannıf Buhari'nin, Zulkarneyn'i İbrahim'den önce sözkonusu
etmesi Zulkarneyn'in Yunanlı İskender olduğunu iddia edenlerin görüşlerini
zayıf bulduğuna işaret etmektedir. Çünkü İskender, İsa aleyhisselam'ın dönemine
yakın bir zamanda yaşamıştır. İbrahim ile İsa dönemleri arasında ise ikibin
yıldan daha fazla bir zaman vardır. Kuwetli gördüğümüz görüşe göre zaman
itibariyle sonradan gelen İskender'e Zulkarneyn lakabının verilmesi,
imparatorluğunun genişliği ve pek çok ülkeyi emri altına alması dolayısı ile
daha önce gelmiş bulunan İskender'e benzetilmek suretiyle olmuştur. Yahut da o
Farsları yenik düşürüp, onların krallarını öldürünce Rum ve Fars gibi iki geniş
ülkenin krallığını elde etmiş olduğundan ona "Zulkarneyn" lakabı
verilmiştir. Gerçek olan ise yüce Allah'ın Kur'an-ı Kerim'de bize haberini
anlattığı Zulkarneyn'in zaman itibariyle önce olduğudur.
Zulkarneyn hakkında görüş ayrılığı vardır. Daha önce geçtiği
üzere onun bir Nebi olduğu söylenmiştir. Bu aynı zamanda Abdullah b. Amr b.
el-As 'dan da rivayet edilmiştir. Kur'an'ın zahir (açık) ifadeleri de bunu
göstermektedir.
Bundan sonra Musannıf, bu başlıkta mutsıl senedli üç hadis
zikretmektedir:
Birincisi Cahş kızı Zeyneb'in, Ye'cuc ile Me'cuc'un seddi ile
alakalıdır. İleride buna dair yeterli açıklamalar Fiten bölümünün sonlarında
gelecektir.
İkinci hadis Ebu Hureyre'nin rivayet ettiği ona yakın muhsar bir
hadistir. O da orada gelecektir.
Üçüncüleri ise Ebu Said'in cehenneme gönderilecek kafile ile
alakalı hadisidir. Ona dair açıklamalar da Rikaak bölümünün sonlarında
gelecektir. (2530 nolu hadis)
Bu başlıkta bu hadisin zikredilmesinden kasıt Ye'cuc ile
Me'cuc'un sözkonusu edilmesi, onların çokluklarına işaret ve bu ümmetin onlara
oranının yaklaşık binde bir kadar olduğu, onların da -farklı kanaatte olanların
görüşlerini reddetmek üzere- Adem'in zürriyetinden olduklarıdır.