باب: إذا طول
الإمام، وكان
للرجل حاجة،
فخرج فصلى.
60. İmam Namaz'ı Çok Uzattığı İçin Cemaat'in Namazdan Çıkıp Tek
Başına Kılması
حدثنا
مسلم قال:
حدثنا شعبة،
عن عمرو، عن
جابر بن عبد
الله : أن
معاذ بن جبل،
كان يصلي مع
النبي صلى
الله عليه
وسلم، ثم يرجع
فيؤم قومه.
[-700-] Cabir İbn Abdullah (r.a.)'ın şöyle dediği nakledilmiştir:
"Muaz İbn Cebel (r.a.), Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem ile
birlikte namaz kıldıktan sonra gider ve kabilesine imamlık yapardı.
Tekrar: 701, 705, 711 ve 6106.
وحدثني
محمد بن بشار
قال: حدثنا
غندر قال: حدثنا
شعبة، عن عمرو
قال: سمعت
جابر بن عبد
الله قال: كان
معاذ بن جبل
يصلي مع النبي
صلى الله عليه
وسلم، ثم يرجع
فيؤم قومه،
فصلى العشاء،
فقرأ بالبقرة،
فانصرف الرجل،
فكان معاذا
تناول منه،
فبلغ النبي
صلى الله عليه
وسلم، فقال:
(فتنان، فتان،
فتان). ثلاث مرار،
أو قال:
(فاتنا،
فاتنا، فاتنا)
وأمره بسورتين
من أوسط
المفصل. قال
عمرو: لا
أحفظهما.
[-701-] Cabir İbn Abdullah (r.a.)'ın şöyle dediği
nakledilmiştir: "Muaz İbn Cebel (r.a.), Resulullah Sallallahu Aleyhi ve
Sellem ile birlikte namaz kıldıktan sonra gider ve kabilesine imamlık yapardı.
Bir defasında yatsı namazını kıldırırken Bakara'yı okumuştu. Bunun üzerine
cemaatten birisi namazdan çıkmış (ve mescidin bir köşesinde tek başına namazını
kılmıştı. Galiba bu yüzden Muaz İbn Cebel o kişiyi diline dolamıştı. Resulullah
Sallallahu Aleyhi ve Sellem olay kendisine intikal edince Muaz'a üç defa: Sen فتان fettansın (insanları namazdan soğutan birisin).
Rvii Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in bu sözünü şu
şekilde de nakletmiştir: Sen فاتنا fatin oldun (insanları namazdan soğutan biri oldun) - demiş ve
bundan böyle mufassal sûrelerin orta uzunlukta olanlarından iki sure okumasını
emretmişti."
Bu rivayeti nakleden Amr İbn Dînâr "Bu iki surenin hangi
sureler olduğunu hatırlamıyorum demiştir."
AÇIKLAMA: Rivayette geçen
"Bakara'yı okumuştu" ifadesi, "Bu sûre anlatılırken sadece
Bakara demek uygun değildir, bunun yerine Bakara suresi denmelidir" diyenlere
karşı bir delil teşkil eder. Dolayısıyla sûre kelimesi kullanılmadan Bakara demekte
herhangi bir sakınca yoktur.
Bundan böyle mufassal sûrelerin orta uzunlukta olanlarından iki
sûre okumasını emretmişti şeklinde geçen Resulullah buyruğu Müslim'in
naklettiği İbn Uyeyne rivayetinde: "Şu ve şu sûreyi oku" şeklinde
geçmektedir. İbn Uyeyne şöyle demiştir: "Amr İbn Dînâr'a 'Ebü'z-Zübeyr'in
Câbir'den naklettiğine göre Resulullah, Muaz'a, Şems, Leyl ve A'lâ surelerini
oku! diye emir buyurmuş, öyle mi?’ diye sorduğumda bana şu cevabı vermişti:
Galiba bunun gibi bir emirdi."
Mufassal sûrelerle ilgili ayrıntılı açıklamalar ve farklı
görüşler Kitâbu fezâili'I-Kur'on'da ele alınacaktır. Ancak burada belirtilen
görüşler içinde en doğrusunun "Ku’an’ın Kâf suresinden başlayıp Nâs sûresi
ile biten kısmıdır" şeklindeki görüş olduğunu belirtelim.
Hadislerden
Çıkarılan Sonuçlar
1. Farz namaz kılmakta olan bir kimse nafile namaz kılan İmama uyabilir.
Çünkü Muaz, Resulullah s.a.v. ile birlikte kıldığı ilk namazda farza niyet
ediyordu fakat kendi kabilesine namaz kıldırırken nafile namaz kılıyordu.
2. Cemaatin durumu gözetilerek namazı kısa tutmak ve insanları
sıkıntıya düşürecek şekilde uzatmamak müstehaptır, güzel bir davranıştır.
3. Kişinin yapması gereken iş veya gidermesi gereken İhtiyaç
dünyevî bile olsa, namazı kısa tutmak için meşru bir mazerettir.
4. Aynı namazı bir gün içinde ikinci defa kılmakta herhangi bir
sakınca yoktur.
5. Cemaat herhangi bir mazereti sebebiyle namazdan çıkabilir.
6. Eğer meşru bir mazereti ve gerekçesi varsa bir kimse cemaatle
namaz kılanların bulunduğu bir mescitte tek başına namazını kılıp işine gücüne
bakabilir.
7. Bir kimse hata yaptığı zaman onu tatlı bir dille uyarmak
gerekir. Nitekim Resûlullah Muaz'ı uyarırken daha yumuşak bir form olan soru
ifadesini kullanmıştır.
8. Yanlış yapan kimseleri kaldırabilecekleri tarzda uyarmak
gerekir. Burada uyarıyı yapan kimse yanlışı kabul etmediğini açıkça ifade etmeli
ve sözlü ikazla yetinmelidir.
9. Hatalı davranan
kimseleri mazur görmek gerekir.
10. Cemaati terk etmek ve
cemaatten geri kalmak münafıkların hasletlerinden ve davranışlarından biridir.