DEVAM:
33. İKİNDİ NAMAZINDAN SONRA KAZA VE BENZERİ NAMAZ KILMAK
حدثنا
موسى بن
إسماعيل قال:
حدثنا عبد
الواحد قال:
حدثنا
الشيباني قال:
حدثنا عبد
الرحمن بن
الأسود، عن
أبيه، عن
عائشة قالت
: ركعتان،
لم يكن رسول
الله صلى الله
عليه وسلم
يدعهما سرا
ولا علانية،
ركعتان قبل
الصبح،
وركعتان بعد
العصر.
[-592-] Âişe r.anha şöyle demiştir: "İki namaz vardır ki, Allah
Resulü onları ne gizli ne de herkesin yanında kıldığı zaman terk ederdi. Bunlar,
sabah namazının farzından önce kılınan iki rekat namaz ile ikindi namazının
farzından sonra kılınan iki rekat namazdır."
حدثنا
محمد بن عرعرة
قال: حدثنا
شعبة، عن أبي إسحق
قال: رأيت
الأسود
ومسروقا،
شهدا على عائشة
قالت : ما
كان النبي صلى
الله عليه وسلم
يأتيني في يوم
بعد العصر إلا
صلى ركعتين.
[-593-] Ebu İshak'tan şöyle nakledilmiştir: "Esved ile Mesruk Aişe
r.anha'nın: "Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem her ne vakit ikindi
namazından sonra bana gelse iki rekat namaz kılardı" dediğine şahit
olmuşlardı.
AÇIKLAMA: (Nebi s.a.v.'i
vefat ettiren Allah'a yemin olsun ki, Allah Resulü ve ikindi namazından sonra
kıldığı İki rekat namazı Hak Teâlâ'ya kavuşuncaya kadar terk etmedi.} Başka bir
rivayette ise bu ifade "yanımda ikindi namazından sonra kıldığı iki
secdeyi (rekatı) terk etmedi" şeklinde geçmektedir. Bir diğer rivayette
ise "hem tek başına hem de cemaatin yanında bu namazı kılmayı terk
etmemiştir" şeklinde geçmektedir.
(Nebi s.a.v. her ne vakit İkindi namazından sonra bana gelse iki
rekat namaz kılardı)
İkindi namazından sonra, güneşin batış anında namaz kılmayı
hedeflemeden, her ne şekilde olursa olsun nafile namaz kılmayı caiz görenler bu
rivayetlere dayanmıştır. Bu konudaki farklı görüşlere daha önce temas etmiştik.
İkindi namazından sonra namaz kılmayı mekruh kabul edenler ise, Nebi s.a.v.'in
bu fiilinin, kerahet söz konusu olmadan geçirdiği revâtib sünnetleri kaza
etmesi şeklinde yorumlamıştır. Nebi s.a.v.'in ikindi namazından sonra düzenli
olarak iki rekat namaz kılması ise, kendisine özgü bir durum olarak
anlaşılmıştır. Hz. Aişe'nin kölesi Zekvân'dan nakledilen şu hadis buna delalet
etmektedir: "Hz. Âişe Zekvân'a şöyle demiştir: "Allah Resulü ikindi
namazından sonra namaz kılardı, ama başkalarının bu namazı kılmasını yasaklardı.
Kendisi visal orucu tutardı, başkalarının ise bu orucu tutmasını
yasaklardı." Bu hadisi Ebu Dâvûd nakletmiştir. Ebu Seleme de Hz. Âişe'den
buna benzer-bir rivayet nakletmiştir. Söz konusu rivayetin sonunda şu ilave
vardır: "Nebi s.a.v. bir namaz kıldığı zaman onu devam ettirirdi. Bu hadisi de İmam Müslim nakletmiştir.
Beyhakî bu konuda şöyle demiştir': "Bu namazları sürekli olarak kılmak
sadece Nebi s.a.v.'e mahsus bir durumdur. Geçmiş namazların kaza ile bir ilgisi
yoktur. Bu olay hakkında Zekvân'ın Ummü Seleme'den naklettiği şu hadis zayıftır
ve bu yüzden delil olamaz "Ummü
Seleme Nebi s.a.v.'e Ey Allah'ın elçisi!
Bu iki rekatı geçirdiğimiz zaman kazasını edelim mi?' diye sormuş, o da,
'Hayır' diye cevap vermiştir." Bu hadisi Tahâvî tahriç etmiştir. Ayrıca
bunu, delil olarak da kullanmıştır. Ne var ki, bu hadis çeşitli yönlerden
eleştirilir.
Önemli
Açıklama
Hz. Âişe, Nebi s.a.v.'in düzenli olarak ikindi namazından sonra
iki rekat namaz kılmasından hareketle, onun güneş batıncaya kadar ikindi
namazından sonra namaz kılmayı yasaklamasının herkes için değil de güneş batımı
sırasında namaz kılmaya kalkışanlar için olduğu sonucuna ulaşmıştır. Bu yüzden
yukarıda nakledilen sözleri sarfetmiştir. Kendisi de ikindi namazından sonra
nafile namaz kılardı.
İmam Buhârî "Hac Bölümünde" Abdulaziz İbn Rabî'
kanalıyla şu rivayeti nakletmiştir: "Îbnu'z-Zübeyr'in ikindi namazından
sonra iki rekat namaz kıldığını gördüm. Hz. Aişe'nin kendisine Allah Resûlü'nün
kendi evine geldiği zaman mutlaka iki rekat namaz kıldığını söylediğini
anlatırdı." Öyle anlaşılıyor ki, İbnu'z-Zübeyr de, meseleyi teyzesi Hz.
Âişe gibi anlamıştır. Doğrusunu Allah bilir.
باب: التبكير
بالصلاة في
يوم غيم.
34. Bulutlu Günlerde Namazı Erken Kılmak
حدثنا
معاذ بن فضالة
قال: حدثنا
هشام، عن يحيى،
هو ابن أبي كثير،
عن أبي قلابة:
أن أبا المليح
حدثه قال : كنا
مع بريدة في
يوم ذي غيم،
فقال: بكروا
بالصلاة، فإن
النبي صلى
الله عليه
وسلم قال: (من
ترك صلاة
العصر حبط
عمله).
[-594-] Ebu Kılabe, Ebu'l-Melih'in kendisine şöyle naklettiğini rivayet
etmiştir: "Bulutlu bir günde Büreyde ile birlikte idik. Bize 'Namazı erken
kılın! Zira Allah Resulü Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu: Her kim
ikindi namazını terk ederse ameli boşa gider' dedi."
AÇIKLAMA: Erken kılmaktan
maksat, namazı vaktin başlangıcında kılmak için acele etmektir. Asıl itibariyle
(erken yapmak), günün ilk anlarında bir şey yapmaya denirdi. Daha sonraları
bir şeyi, yapılması gereken vaktin başlarında yapmak için kullanılır olmuştur.
Buradaki erken kılmanın, ikindi namazını öne alarak öğle namazı ile cem etmek
manasına geldiği de ileri sürülmüştür. Bu görüş Hz. Ömer'den nakledilmiştir.
Rivayete göre o, şöyle demiştir: "Gökyüzü bulutlu olunca, öğle namazını
geciktirip ikindiyi de erken kılınız."