17- Nahl suresinden
tefsir edilen ayetler.
بسم الله
الرحمن
الرحيم حدثنا
عبد بن حميد
حدثنا علي بن
عاصم عن يحيى
البكاء حدثني
عبد الله بن
عمر قال سمعت
عمر بن الخطاب
يقول قال رسول
الله صلى الله
عليه وسلم
أربع قبل
الظهر بعد
الزوال تحسب
بمثلهن في
صلاة السحر
قال رسول الله
صلى الله عليه
وسلم وليس من
شيء إلا ويسبح
الله في تلك
الساعة ثم قرأ
{ يتفيأ ظلاله
عن اليمين
والشمائل سجدا
لله }
الآية كلها
قال أبو عيسى
هذا حديث غريب
لا نعرفه إلا
من حديث علي
بن عاصم
Abdullah b. Ömer
(r.a.)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Ömer b. Hattâb’ın şöyle dediğini
işittim: Rasûlullah (s.a.v.), şöyle buyurdu: “Güneşin tepe noktasından batıya
kaydığı andan sonra ve öğle namazından önce kılınan dört rekatlık sünnet, seher
vakti kılınan namazın iki katına denk sevap kazandırır.”
Rasûlullah (s.a.v.),
sözüne şöyle devam etti: “O saatte Allah’ı tesbih etmeyen hiçbir varlık yoktur”
sonra Nahl sûresi 48. ayetini okudu: “Öyleyse
gerçekleri örtbas edenler, Allah’ın yarattığı nesneleri görmüyorlar mı? Onların
gölgeleri Allah’ın iradesine bütünüyle boyun eğerek, bir sağa, bir sola dönüp
Allah için saygı ve ta’zimle nasıl yere kapanmaktadırlar.”
Tirmizî rivâyet
etmiştir.
Tirmizî: Bu hadis
garib olup sadece Ali b. Âsım’ın rivâyetiyle bilmekteyiz.