SÜNEN-İ TİRMİZİ

Bablar Konular Numaralar  

KİTABU’T-TEFSİIR BAHSİ

<< 3077 >>

DEVAM: 8- Araf suresinden tefsir edilen ayetler.

 

حدثنا محمد بن المثنى حدثنا عبد الصمد بن عبد الوارث حدثنا عمر بن إبراهيم عن قتادة عن الحسن عن سمرة عن النبي صلى الله عليه وسلم قال لما حملت حواء طاف بها إبليس وكان لا يعيش لها ولد فقال سميه عبد الحارث فسمته عبد الحارث فعاش ذلك وكان ذلك من وحي الشيطان وأمره

 

قال أبو عيسى هذا حديث حسن غريب لا نعرفه مرفوعا إلا من حديث عمر بن إبراهيم عن قتادة ورواه بعضهم عن عبد الصمد ولم يرفعه عمر بن إبراهيم شيخ بصري

 

Semure (r.a.)’den rivayete göre, Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: “Havva, hamile kalınca şeytan onun çevresinde dolaştı -Havva’nın çocukları yaşamıyordu- şeytan şöyle dedi: Doğacak çocuğu Abdulharis adını ver. Havva’da çocuğuna Abdulharis adını verdi ve böylece çocukları yaşadı. Bu şeytanın vahyi ve vesvesesidir.”

 

Tirmizî: Bu hadis hasen garibtir. Bu hadisi merfu olarak sadece Ömer b. İbrahim’in, Katade’den rivayetiyle bilmekteyiz. Bazıları da bu hadisi Abdussamet’den merfu olmaksızın rivayet etmişlerdir. Ömer b. İbrahim, Basralı bir ihtiyardır.

 

 

Diğer tahric: Müsned: 19258

 

AÇIKLAMA:     İbnü’l-Esir der ki: İbn Abbas, İbn Cübeyr, es-Süddi ve diğer alimler bu iki ayetin  (Araf sûresi 189-190) tefsirinde şöyle diyorlar: "Havva, Adem (A.S.)'den meydana gelen çocuklarına ad olarak Abdullah, Abdurrahman gibi isimler verirdi. Fakat bu adlardaki çocuklar yaşamayıp ölürlerdi. Bu sıralarda İblis onların yanına gelerek: ''Eğer çocuklarınıza bu isimlerden başka isimler verirseniz, onlar muhakkak yaşarlar'' dedi. Bundan hemen sonra Havva doğurduğu çocuğunun adını Abdulharis koydu. Bu ad aynı zamanda İblis'in de adıydı. İşte: ''Sizi bir candan yaratan O'dur ... '' sözleriyle başlayan bu ayetler, bu hadiseyi anlatmak üzere indirilmişlerdir. Ayrıca bu şekildeki tefsir tarzı merfu olarak da rivayet edilmiştir. "

 

Ben diyorum ki: "Allah (C.C.)'ın Hz. Adem ile Havva'nın çocuklarını önceleri öldürmesi, Abdulharis adını verdikleri çocuğunu yaşatması onları imtihan edip denemek içindir. Her ne kadar Allah, varlıkların (durumlarını ve niyetlerini) imtihan etmeden bilirse de, bu bilgiye sevap ve ıkap terettüp etmemektedir. (Yani sevap ve azaba müstahak olmak için varlıklar (insanlar) Allah tarafından dünyada mutlaka imtihan edilirler)."