DEVAM: 3- Bakara
suresindeki tefsir edilen ayetler.
حدثنا علي بن
حجر أخبرنا
هشيم أخبرنا
مغيرة عن
مجاهد قال قال
كعب بن عجرة
والذي نفسي
بيده لفي نزلت
هذه الآية
وإياي عني بها
{ فمن كان منكم
مريضا أو به
أذى من رأسه
ففدية من صيام
أو صدقة أو
نسك }
قال كنا مع
النبي صلى الله
عليه وسلم
بالحديبية
ونحن محرمون
وقد حصرنا
المشركون
وكان لي وفرة
فجعلت الهوام
تساقط على
وجهي فمر بي
النبي صلى
الله عليه
وسلم فقال كأن
هوام رأسك
تؤذيك قال قلت
نعم قال فاحلق
ونزلت هذه
الآية قال
مجاهد الصيام
ثلاثة أيام
والطعام ستة
مساكين
والنسك شاة
فصاعدا حدثنا
علي بن حجر
حدثنا هشيم عن
أبي بشر عن مجاهد
عن عبد الرحمن
بن أبي ليلى
عن كعب بن
عجرة عن النبي
صلى الله عليه
وسلم بنحو ذلك
Ka’b b. Ucre (r.a.)’den rivâyete
göre, şöyle demiştir: Tüm benliğimi elinde tutan Allah’a yemin ederim ki şu
ayet benim hakkımda nazil olmuştur ve Allah orada beni kastetmiştir.
“... ama içinizden hasta
olan veya başında rahatsızlık olan, kimse bu yüzden daha önce traş olursa oruç
tutarak veya sadaka vererek veya kurban keserek özrünü karşılayacak bir şey
yapmalıdır.” (Bakara 196)
Ka’b b. Ucre diyor ki:
İhramlı olarak Hudeybiye’de Peygamber (s.a.v.) ile beraber idik, müşrikler
yolumuzu kesip bizi muhasara etmişler ve Ka’be’ye bırakmıyorlardı.
Benim saçlarım kulak
memesine kadar uzamıştı o derece bit vardı ki yüzüme dökülmeye başladı.
Peygamber (s.a.v.) bana uğradı ve saçındaki bitler seni rahatsız ediyor olmalı
dedi. Ben de evet dedim. Rasûlullah (s.a.v.): Tıraş ol buyurdu ve bu ayet nazil
oldu.
Mücâhid diyor ki: Oruç
üç gündür, yemek altı yoksul içindir. Kurban ise koyun ve benzerileridir.
Ali b. Hucr, Hüşeym
vasıtasıyla Ebû Bişr’den, Mûcâhid’den, Abdurrahman b. ebî Leylâ’dan, Ka’b b.
Ucre’den bu hadisin bir benzerini bize aktarmışlardır.
Diğer tahric: Buharî,
Hac; Müslim, Hac
قال أبو عيسى
هذا حديث حسن
صحيح حدثنا
علي بن حجر
حدثنا هشيم عن
أشعث بن سوار
عن الشعبي عن عبد
الله بن معقل
عن كعب بن
عجرة عن النبي
صلى الله عليه
وسلم بنحو ذلك
قال أبو عيسى
هدا حديث حسن
صحيح وقد رواه
عبد الرحمن بن
الأصبهاني عن
عبد الله بن
معقل أيضا
Tirmizî: Bu hadis
hasen sahihtir.
Ali b. Hucr, Huşeym
vasıtasıyla Eş’as b. Sevvar’dan, Şa’bi’den, Abdullah b. Ma’kıl’den, Ka’b b.
Ucre’den yukarıdaki hadisin bir benzerini bize aktarmışlardır.
Tirmizî: Bu hadis
hasen sahihtir. Abdurrahman b. el Isbahanî, Abdullah b. Ma’kıl’den buna yakın
bir hadis rivâyet etmiştir.