SÜNEN-İ TİRMİZİ

Bablar Konular Numaralar  

AHKAM BAHSİ

<< 1351 >>

16- “RUKBA” TÜRÜ BAĞIŞ DA CAİZ MİDİR?

 

حدثنا أحمد بن منيع حدثنا هشيم عن داود بن أبي هند عن أبي الزبير عن جابر قال قال رسول الله صلى الله عليه وسلم العمرى جائزة لأهلها والرقبى جائزة لأهلها

 

قال أبو عيسى هذا حديث حسن وقد روى بعضهم عن أبي الزبير بهذا الإسناد عن جابر موقوفا ولم يرفعه والعمل على هذا عند بعض أهل العلم من أصحاب النبي صلى الله عليه وسلم وغيرهم أن الرقبى جائزة مثل العمرى وهو قول أحمد وإسحاق وفرق بعض أهل العلم من أهل الكوفة وغيرهم بين العمرى والرقبى فأجازوا العمرى ولم يجيزوا الرقبى قال أبو عيسى وتفسير الرقبى أن يقول هذا الشيء لك ما عشت فإن مت قبلي فهي راجعة إلي وقال أحمد وإسحاق الرقبى مثل العمرى وهي لمن أعطيها ولا ترجع إلى الأول

 

Câbir (r.a.)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu:

 

“Umra yapılan kimse için caiz ve geçerlidir. Rukba da yine yapılan kimse için caiz ve geçerlidir.”

 

 

Diğer tahric: Ebû Dâvûd, Ticarat

 

Rukba’ya dair bilgi için buraya tıkla

 

Tirmizî: Bu hadis hasendir. Bazıları bu hadisi Ebû’z Zübeyr yoluyla aynı senetle Câbir’den mevkuf olarak rivâyet etmişlerdir. Rasûlullah (s.a.v.)’in ashabından ve başkalarından bazı ilim adamlarının uygulaması bu hadise göre olup: “Rukba da Umra gibi caizdir” derler. Ahmed ve İshâk bunlardandır. Küfelilerden ve başkalarından bazı ilim adamları ise umra ve rukba’yı ayırt ederek umra’yı caiz görüp rukba’yı caiz görmemişlerdir.

 

Tirmizî: “Rukba” kelimesi şu anlamdadır: “Yaşadığın sürece bu mülk senindir. Fakat benden önce ölürsen; o mülk benim olacaktır.” Ahmed ve İshâk’ta şöyle derler: “Rukba da aynen Umra gibidir mal kendisine verilen kişiye aid olup verene geri dönmez.”